Bağış:Fransa’daki kısıtlama kağıt üzerindeki bir takım kurallardan ileri gidemez

Avrupa Birliği (AB) Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Fransa, İsviçre gibi ülkelerde ifade özgürlüğünü kısıtlamaya çalışmaların sadece kağıt üzerindeki bir takım kurallardan ileri gitmeyeceğini söyledi.

İsviçre’nin Davos kasabasındaki Dünya Ekonomik Forumu’nun ardından İstanbul’a gelen Egemen Bağış, forumla ilgili değerlendirmelerde bulundu. Bu yıl Türkiye’nin çok farklı bir ilgi gördüğünü ifade eden Bağış, görüştüğü birçok kişinin Haziran ayında İstanbul’da yapılacak Dünya Ekonomik Forumu’na büyük heyecan duyduğunu söyledi. Bu forumla ilk kez Doğu’nun, Batı’nın, Kuzey’in ve Güney’in bir araya geleceğini kaydeden Bağış, “Dünya Ekonomik Forumu ilk defa Davos dışında bu kadar geniş kapsamlı bir toplantı düzenliyor olacak. İş dünyasının önde gelen temsilcileri, liderler ve akademik çevrelerin katılması bekleniyor. Sadece İstanbul’daki toplantıyla ilgili benim katıldığı 4 toplantı yapıldı. Bu kadar önemseniyor.” dedi.

Fransa Senatosu’nun 1915 olaylarına ilişkin Ermeni iddialarının inkarını suç sayan yasa teklifini kabul etmesini değerlendiren Bağış, “İsviçre’de basın mensupları Fransa’da geçirilmeye çalışılan yasa gibi İsviçre’de de inkarın suç olduğunu söylediler. Ben, ‘1915’te yaşanan acıların soykırım olduğuna inanmıyorum. Bu konuda da hodri meydan isteyen gelsin buradayız.’ dedim. Herhangi bir şey olmadı. Bu kadar saçma bir şey olamaz. Herkes kendi inançlarını ifade edebilmelidir. Dünyanın her yerinde ifade özgürlüğü konusunda adımlar atılırken, demokrasinin beşiği olduğunu zanneden Fransa gibi, İsviçre gibi ülkelerde ifade özgürlüğünü kısıtlamaya çalışmak sadece kağıt üzerindeki bir takım kurallardan ileri gidemez. Bunun bir mantığı olmaz.” diye konuştu.

Herkesin Fransa konusunda Türkiye’ye hak verdiğini dile getiren Bağış sözlerini şöyle tamamladı: “Aslında işin Türkiye ya da Ermenistan’la tarihi konularla ilgili olmadığını, sadece mayıs ayında Fransa’da gerçekleşecek olan Cumhurbaşkanlığı seçimine yönelik bir kampanya istismarı olduğunu herkesin kabul ediyor. Mayısa kadar sabırlı olursak mayısta bu kilidi Fransız halkı çözecektir. Bu arada da Fransız senatosunda da akıl sahibi insanların imza toplaması bizi sevindiriyor.