Fonksiyonel Tıp çalışmaları yürüten Acıbadem Fulya Hastanesi Uzmanı Dr. Aynur Ketene “Bahar alerjisi polenler ile tetiklenir yani hassas bireylerin burun mukozası polenler ile temas edince vücutlarında birtakım karışık mekanizmalar çalışmaya başlar ve semptomlar ortaya çıkar. Alerjiden sorumlu olan bağışıklık sistemidir. Bağışıklık sistemimiz polenleri tehlikeli olarak algılar ve antikor adı verilen savunma sistemleri harekete geçer. Alerjik reaksiyonlar başlar histanamin salınımı olur. Histamin salınımı sonucu da burun akıntısı, burun kaşıntısı, hapşırık, gözlerde kızarıklık, göz altında halkalanmalar ve öksürük gibi şikayetler meydana gelir” diyor. Dr. Aynur Ketene, alerjik şikayetlerin yaygınlaştığı bugünlerde bahar alerjisine karşı alınabilecek 8 etkili önlemi anlattı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.
Yeterli su tüketimi vücudun işleyişi ve toksinlerin atılımında, bağışıklık sisteminin dengelenmesinde önemlidir. Vücut kilonuza göre, kilogram başına ortalama 40 ml su içmeye dikkat edilmelidir. Çay ve kahve gibi içecekler ise sıvı alımı yerine geçmez. Aksine vücuttaki sıvının daha fazla atılımına yol açarak bedeni olumsuz etkiler.
Alerjiden sorumlu olan bağışıklık sistemidir. Bağışıklık sisteminin yüzde 80’inden bağırsaklarımız sorumludur. Bağırsak mikrobiyotasının bozulmasına yol açan hazır, katkı maddeli endüstriyel beslenmeden uzak durun. Bağırsak sisteminin güçlenmesini sağlayan bol lifli ve probiyotik besinler tüketin. Örneğin; enginar, kefir, turşu, yoğurt, havuç, kabak, ceviz, badem gibi bağırsak dostu besinler alerjik reaksiyonlarla mücadeleyi güçlendirir. Soğan ve sarımsak aşırı mukusun azaltılmasına yardımcı olurken, C vitamini de alerji belirtilerini azaltır.
Kaliteli ve yeterli uyku bağışıklık sistemini güçlendirirken, alerji gibi bağışıklık sistemiyle ilgili problemlerde yardımcı olur. Özellikle gece boyunca vücudu toksinlerden uzaklaştırıp, kişiyi ertesi güne hazırlayan en güçlü antioksidanlardan olan melatonin hormonu 23.00-03.00 saatleri arasında salgılanır. Bu nedenle bu saatlerde mutlaka uykuda olun.
Sigara, alkol, parfüm, sprey, egzoz dumanı gibi toksinlerden uzak durmak vücutta toksin birikimini, karaciğerin yükünü azaltarak bağışıklık sistemine katkıda bulunur. Alüminyumlu deodorantlar, katkı maddeli gıdalar, saç boyaları, şampuanlar ve makyaj malzemeleri gibi toksinler de vücutta ayrıca yük oluşturarak bağışıklık sistemini olumsuz etkileyip alerjiyi tetikler. Gereksiz kullanılan antibiyotikler de bağırsak dostu bakterileri yok ederek bağışıklık sistemini zayıflatır. Bu da alerji riskini artırır.
Alerjiyi tetiklediğinden çamaşırları bulunduğunuz odada ve dışarıda kurutmayın. Aksi taktirde bulunduğunuz odada çamaşır kurutmak deterjan kokusuna maruz kalmanıza ve alerjinin tetiklenmesine yol açacaktır. Özellikle bahar aylarında dışarıda çamaşır kurutmak da polenlerin çamaşırların üzerine yapışmasına ve bu yolla alerjik şikayetlerinizin artmasına neden olur. Kurutucu yoksa başka bir odaya asıp daha sonra odayı mutlaka havalandırın.
Polenler sabah 05:00-10:00 arası yayıldığından bu saatlerde gerekmedikçe dışarı çıkmayın. Polenlerin yoğun olduğu zamanlarda evi havalandırmayın. Dışarı çıkarken ağzınıza ve burnunuzu kapatmak için polen maskesi takabilir, güneş gözlüğüyle de gözlerinizi koruyabilirsiniz.
Özellikle de yattığınız odada fazla eşya bulundurmayın. Peluş oyuncak, halı ve battaniye gibi toz tutabilen eşyalar da alerjiyi tetikleyerek alerjik rahatsızlıkların artmasına yol açar. Nevresim takımlarınızı her hafta 60 derecede yıkamaya özen gösterin. Evinizde kedi, köpek varsa yattığınız odaya girmemesine dikkat edin. Evinizi sık sık süpürüp nemli bezle toz alın. Yüksek etkinlikte partikül yakalayıcı yani hepa filtreli klima kullanın ve hepa filtreli süpürge ile evi temizleyin. Eve gelir gelmez üzerinizi değiştirin ve ellerinizi gün içerisinde sık yıkayın.
Fonksiyonel Tıp çalışmaları yürüten Dr. Aynur Ketene “Düzenli egzersiz sağlıklı yaşam için her açıdan son derece önem taşımakta, bağışıklık sisteminin güçlenmesini sağlayarak alerjilerle mücadelede destek olmaktadır” diyor.