MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın başka coğrafyalardaki sorunlara odaklanmak yerine, Türkiye'de durmadan metastaz yapan bölücülük ve terör kanserine başını çevirmesinin, ahlaken ve vicdanen boynunun borcu olduğunu söyledi.
Terör örgütü PKK'nın saldırılarına ilişkin yazılı bir açıklama yapan Bahçeli, örgütün menfur saldırılarının, milletin tahammül ve sabır sınırını aşarak vahim bir mecraya ulaştığını belirtti. Türk milletinin birliğini ve bin yıllık kardeşliğini baltalamaya çalışan kirli cinayet şebekesi ve siyasetteki uzantılarının, huzursuzluğun ve istikrarsızlığın çıban başları olduğunu dile getiren Bahçeli, AK Parti hükümetinin bugüne kadar gösterdiği kayıtsızlık, ihmal ve toleransın bölücü terörün ideolojik ve lojistik ikmal kanallarını açık tuttuğunu ve önündeki pürüzleri birer birer kaldırarak tutunduğu zemini güçlendirdiğini iddia etti.
Şehitlerin artmasıyla hükümet cenahından gelen kararlılık beyanlarının şu ana kadar etkili bir sonuç doğurmadığını, milletin öldürülen teröristlerin istatistikî bilgisinden başka bir gelişmeye şahit olmadığını savunan Bahçeli, "Başbakan Erdoğan'ın 'bıçak kemiğe dayandı', 'sabrımız tükendi' açıklamalarıyla süslediği hamaseti ve günü kurtarmaya dönük sözleri bölücü terör çetesini ve hain eylemlerini durduramamış ve şehadetleri engelleyememiştir. Ne acıdır ki Türkiye, kimi zaman bir halı sahada top oynarken kalleşçe; kimi zaman da yolda yürürken ensesinden alçakça vurulan evlatlarımızın şehit edildiği güvensiz, karanlık ve saldırganların köşe başını tuttuğu bir ülke haline gelmiştir. En son olarak Tunceli'de bir polisimizle bir öğretmenimizin şerefsizce katledilmesi acımızı ve üzüntümüzü daha da derinleştirmiştir. Bu vesileyle Cenab-ı Allah’tan tüm şehitlerimize rahmet, gözü yaşlı ailelerine ve milletimize sabır ve başsağlığı, yaralı olup da hala tedavi görenlere acil şifalar diliyorum." dedi.
"BDP KONGREDE AÇIKÇA MEYDAN OKUDU"
Bu ortama, ileri demokrasi ve daha fazla özgürlük iddialarıyla gelindiğini ileri süren Bahçeli, seri cinayetlerin failleri dağda iş başındayken, siyasetteki işbirlikçilerinin boş durmadığını ve kendilerine paratoner yaptıkları demokrasi, barış ve çözüm gibi pozitif içerikli kavramlarla nefretlerini saçtığını ifade etti.
Meclis'te temsil imkânı bulmasına rağmen; Kandil ve İmralı'nın iki tarafından tutarak kukla olarak kullandığı bölücülüğün siyasi adresinin her fırsatta zehirli niyetini gösterdiğini ve gittikçe cüretleşen bir tavır takındığını dile getiren Bahçeli, şöyle devam etti: "Bu kapsamda, BDP'nin geçtiğimiz hafta sonu PKK paçavraları eşliğinde yapılan kongresinde, İstiklal Marşımız yerine terör örgütünün sözde marşı çalınmış ve Türk milletine açıkça meydan okunmuştur. Rezaletler ve küstahlıklar bununla da sınırlı kalmamış; vatan evlatlarını şehit eden canilere saygı duruşu yapılmış, bunlara destek mesajları verilmiş ve Mehmetçikle militan aynı seviyede gösterilmiştir. Aziz milletimizi bölmeye karar vermiş olan bir avuç bölücü Ankara’nın göbeğinde; pusu kuran, mayın döşeyen, kahpece arkadan vuran, öğretmene kıyan, polise, askere silah doğrultan, sivil vatandaşlarımızı kaçıran, imama, kaymakama saldıran insanlık mikroplarına arka çıkmışlardır. Bu ibretlik dehşet tablosu karşısında, cumhuriyet savcılarının yürüttükleri soruşturmayı derinleştirerek, fütursuzca terör propagandası yapanlara hukuk devletinin icaplarını yerine getirmeleri zorunlu bir hal almıştır. AKP'yle birlikte kökleşen, 'yapanın yanına kar kalan' anlayışı değişmeli, bölünmez bütünlüğümüzü ve milli yeminlerimizi çiğneyenlere ne gerekiyorsa yapılmalıdır."
"TÜRKİYE ÇADIR DEVLETİ DEĞİLDİR"
Türkiye'nin çadır devleti, Türk milletinin de rastlantıların bir araya getirdiği dönemsel bir kalabalık olmadığını vurgulayan Bahçeli, Türk vatanını; her önüne gelenin dikleneceği, hakaretler yağdıracağı, kafasına göre ayrılma hesapları yapacağı derme çatma bir yer olarak görenlerin milletin demir yumruğunu kafalarında mutlaka hissetmesi gerektiğini ifade etti.
AK Parti azdırdığı, heyecanlandırdığı ve umutlandırdığı bölücü mihrakların ve cinayet örgütünün tehditleri karşısında geri adım atmaması ve aldığı millet iradesinin gereğini yerine getirmesini isteyen Bahçeli, "Bilinmelidir ki bu son gelişmeler hem ülkemiz hem de milletimiz açısından kırılma ve tarihi bir sapmadır. Nitekim Türkiye’nin bölücülük ve terör yükü taşınamayacak kadar ağırlaşmış ve millet hazinesinin yağmalanarak dağılması artık an meselesi haline gelmiştir. Etnik alt kimliklerin dar kültürel ve siyasal alanda kümelenmesi maalesef asırları aşan Türk milleti gerçeğini bozguna uğratma riskini çoğaltmıştır. Bugünkü açmazların temelinde Başbakan Erdoğan’ın hezeyanlarla dolu politikaları ve birlikte yaşamaya yapılan suikastlara gaflet içinde gösterilen sessizlik bulunmaktadır. Başbakan Erdoğan’ın; başka coğrafyalardaki sorunlara odaklanmak yerine, vatanımızda durmadan metastaz yapan bölücülük ve terör kanserine başını çevirmesi ahlaken ve vicdanen boynunun borcudur.
Mazlum Filistinli kardeşlerimizin haklarını savunurken, Türk milletini geri plana itmek, gerçeklerden koparak başka coğrafyaların güvenliğine kilitlenmek ve dayanılmaz bir aşamaya gelen iç sorunları ötelemek ya da görmezden gelmek aymazlık olduğu kadar da basiretsizliktir. Türk milleti, ayrışmayı da aşan ve bölünmeye giden bir sürecin içine hapsedilmişken, hükümetin bekleyecek ve oyalanacak bir anı bile kalmamıştır." diye konuştu.
"İYİ NİYETLİ YAKLAŞIMLARIN YANINDA DURACAĞIZ"
Ecdadın, sınırlarını kanlarıyla çizdiği vatan coğrafyası üzerinde hıyanet emellerini uygulamaya cüret edenlerin hakkından gelmenin, en başta siyasi sorumluluk taşıyan AK Parti'nin haysiyet ve namus meselesi olduğunu ifade eden Bahçeli, MHP'nin her türlü desteği vermek için sabırsız ve hazırlıklı olduğunu belirtti.
Bahçeli, "12 Haziran Milletvekili Genel Seçimi'nde geçerli oyların yüzde 49,8'ini alan ve artan terörist katliamlar karşısında bağımsız adayları tercih edenlerin dışındaki geniş seçmen desteğinin bulunduğu bir ortamda; Başbakan Erdoğan'ın korkmasının, çekinmesinin ve dengeleri gözeterek hareket etmesinin asla yeri ve zamanı değildir. Adalet ve Kalkınma Partisi tarih sayfalarında; vatanı bölen ve Türk milletini dağıtan bir hükümet olarak anılmayı istemiyorsa milli gerçeklerden ve politikalardan kesinlikle ayrılmamalıdır. Gür ve güçlü bir hükümet etme kararlılığıyla milletimizin boğuştuğu bölücülük ve terör sorunu mutlaka bitirilecektir. Milliyetçi Hareket Partisi, bu süreçte olumlu ve iyi niyetli yaklaşımların yanında duracak; tehlikeli ve tehditlerle dolu uygulamalarla ne pahasına olursa olsun mücadele edecektir. Unutulmamalıdır ki Türk milliyetçileri aşılmadan, yenilmeden ve geçilmeden hain emellerin başarıya ulaşma şansı asla olmayacaktır." dedi.
"İSRAİL'E UYGULANDIĞI GİBİ TERÖRE YÖNELİK EYLEM VE YAPTIRIM PLANI HAZIRLANMALI"
Bahçeli'nin, AK Parti hükümetinden yapmasını istediği 7 madde ise şöyle: Tıpkı İsrail'e uygulandığı gibi; bölücülük ve terörle mücadele konusunda bir eylem ve yaptırım planı hazırlanmalı ve arkasından da uygulanması için gereken titizlik gösterilmelidir.
Doğu Akdeniz’in dalgalarıyla mücadele etmek yerine önce; Kandil Dağı’ndaki her taşın altı kaldırılmalı, terörist inleri yaşanmaz hale getirilmeli ve kış gelmeden ‘Kara Harekâtı’ bir an önce hayata geçirilmelidir. Irak’ın kuzeyinde güvenlik kuşağı oluşturulmalı ve sınırlarımızdan sızmalara karşı uyanık ve dikkatli olunmalı, sınır karakollarının hepsi emniyetli bir hale getirilmelidir. ABD’nin bölgedeki hesap ve hedeflerine göre değil; takip edilecek siyaset Ankara jeopolitiğinin gereklerine göre icra edilmelidir.
Bölücülük ve terör suçlarına verilecek cezalar ağırlaştırılmalı ve bu konuda tavizsiz olunmalıdır.
Demokratik açılım adı verilen yıkım projesine son verildiği açıklanmalı, İmralı canisiyle tüm görüşmeler kesilerek bugün veya gelecekte hiçbir şart altında ev hapsi ya da serbest kalma imkânı bulamayacağı duyurulmalı ve bu konuda geri adım atılmayacağı ilan edilmelidir. PKK’ya hamilik yapan, besleyen ve kışkırtan peşmerge yönetimine haddi bildirilmeli ve hangi dilden anlıyorsa misliyle cevap verilmelidir.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz