Ankara (AA)- MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Dün, devrilen treni terk ederek siyasete başlayanlar, bugün kendi devirdikleri trenden kaçmak isteyenleri engellemek için yol ve yöntemler aramaya başlamışlardır" dedi.
Bahçeli, partisinin grup toplantısında, bugün yaşanılan siyasi, ekonomik ve toplumsal darboğazın öncelikli sorumlusu ve sebebinin Başbakan Recep Tayyip Erdoğan olduğunu ileri sürerek, Erdoğan'ın da artık bu gerçeğin farkına vardığını ve partisinde muhtemel bir çözülmeyi durdurmak için işi artık tehdit boyutlarına vardırdığını savundu.Erdoğan'ın "Başbakan Erdoğan'ın yanlış makas değiştirerek, yanlış yöne yol verdiği partisini terke hazırlananlara yönelik, 'Trenden inen bir daha binemez' uyarısı, kendi siyasi çizgisindeki, 'Aktarmalı' yolculuğun dramatik bir tekrarına işaret etmektedir" diyen Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Dün, devrilen treni terk ederek siyasete başlayanlar, bugün kendi devirdikleri trenden kaçmak isteyenleri engellemek için yol ve yöntemler aramaya başlamışlardır. İktidar partisine mensup milletvekillerine kadar yansıyan umutsuzluk hali, partilerinin kapatılacağına dair beklentileri arttırmış görünmektedir. Bunun yansıması olarak AKP, kolektif karar alma ve onları uygulayabilme özelliğini kaybetmek üzeredir. Kapatılma davası sonuçlanana kadar Meclisi tatile çıkarmama yönündeki girişimi, bu panik halinin açık bir işareti olmuştur. Başbakan Erdoğan, bu yaklaşımı ile milletvekillerine olan güvenini tamamen kaybettiğini ortaya koymakta ve ara istasyonlarda ineceklere engel olmak için treni tam hızla sürmeye çalışmaktadır. Sayın Başbakan'ın yaklaşımına göre ise seyir halindeki AKP treninden atlayacak olanların akıbetlerinden ise kendileri sorumlu olacaktır. Kapatılma davası sonuçlanana kadar Meclisin tatile çıkarılmaması yönündeki AKP girişimi de bir seçim hazırlığı olarak
yorumlanmalıdır."
Bahçeli, partisinin siyasi geçmişinde, millete gitmekten ve siyasi rakipleriyle sandıkta hesaplaşmaktan hiç bir zaman kaçmadığını ifade ederek, "Ancak, henüz üzerinden bir yıl bile geçmeden tekrarlanması halinde yapılacak bir seçimin siyaseten ülkemize ne kazandıracağını veya neleri kaybettireceğinin tahlili mutlaka iyi yapılmalıdır" dedi.CHP'yi de eleştiren Bahçeli, "Ana muhalefet partisi, sorumluluktan muaf olmadığı gibi bu konuda imtiyazlı bir konumda da değildir. Herkesle küs ve kavgalı olmak, bütün diyalog kapılarını kapatmak, bu yöndeki çabaları tartışmadan ve düşünmeden elinin tersiyle itmek, sorumlu muhalefet anlayışı ve demokrasi inancıyla bağdaştırılamayacaktır. Krizi körüklemenin ve bundan siyasi kazanç sağlama hesaplarının, basiretli ve dürüst siyaset anlayışına sığmayan bir gaflet olacağı da kabul edilmelidir. MHP'nin normalleşme sürecinin önünü açmak için gündeme getirdiği düşünceler karşısında, bizim önce demokrasi ve rejimi düşünmemiz gerektiğini söyleyen ana muhalefet liderinin mantığını ve tutumunu anlamak bu bakımdan kolay olmamaktadır. Bugünkü krizin iki mimarı olan AKP ve CHP'nin çatışma ve kavga üzerine kurulmuş gerginlik stratejilerini gözden geçirmeleri, rejim ve demokrasi ortak paydası üzerinde buluşacakları bir diyalog sürecini başlatmaları Türkiye'nin hayrınadır."