ANKARA(ANKA) - MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Türkiye'de ayağa düşmeyen bir şey, ucuzlamayan, yıpranmayan, zaaf geçirmeyen bir değer bırakılmadığını belirterek, "Kurulan özür değirmenlerinde tarihi hakikatleri öğüterek zalimleri süsleyip püsleyenler; gün gelecek zulüm kataloğunda yerini alacaklardır" ifadelerini kullandı.
MHP lideri Bahçeli Twitter'dan takipçilerine paylaşımlarda bulundu. Son günlerde "zulüm" kelimesinin dillerden düşmediğine işaret eden Bahçeli, "Tarihte ideolojik kazı yapanların estirdiği fırtına dinmek bilmiyor. Garipsediğim husus geçmişte zulüm izi sürenlerin, katliam çetelesi tutarak dünü suçlayanların niyetlerinde en küçük beyaz nokta olmamasıdır" dedi.
"TÜRKİYE'DE AYAĞA DÜŞMEYEN BİR ŞEY KALMADI"
Şeklen veya laf olsun diye zulme meydan okuyanların, mazlum edebiyatı yapanların kalelerine sokulan tahta atlar gibi döküp saçıldığının altını çizen Bahçeli, "Maalesef ki Türkiye'de ayağa düşmeyen bir şey kalmadı. Ucuzlamayan, yıpranmayan, zaaf geçirmeyen bir değer bırakılmadı. Tarihimize, milli ahlak ve mirasımıza sanki cami avlusunda bulunmuş kimsesiz çocuk muamelesi yapılması çok acı vericidir" değerlendirmesinde bulundu.
Zalimle mazlumu karıştırmak, haklıyla haksızı yer değiştirmek, günahla sevabı ayırt edememenin sadece gafletle izah edilemeyeceğinin altını çizen Bahçeli, "Ateşle su arasında tarafsız bölge olur mu? Doğruyla yanlış arasında tepkisiz durulur mu? Zalime vicdan vesikası hazırlamak ahlaka sığar mı? Bir şeyi kendi yerinden başka bir yere koymak zulümdür. Bir kimseye adalet vermek yerine hakkını esirgemek zulüm kere zulümdür" ifadelerini kullandı.
"HACI BEKTAŞ-I VELİ'DEN DESTUR ÇIKMAZ"
Zulmün eziyet olduğu kadar haksızlık olduğunu da belirten Bahçeli, "Ecdadımızın kaleme aldığı nice siyasetname, nice nasihatnamede devlet adamlarına zulmün zararları, kötü sonuçları anlatılmıştır. Hükümdar Kutadgu Bilig'te şöyle konuşur: 'Benim beğenmediğim şeylerden biri yalan, diğeri zulümdür.' Türk tarihinde zalim övülmemiş, alkışlanmamış, taraftar bulmamıştır. Zulme ortak olanlar, zulüm yapanlar hep kötülenmiş, hep dışlanmıştır. Asırlarca söylenmiştir: 'Zulm ile Bağdat viran olur, zulm ile dünya harap olur'. Zulm ile yapılan çabuk yıkılır, zalim ettiğini bulur. Zalime ses çıkarmamak, zalimden mazlum üretmek, haini masumlaştırmak korkunç bir zul ve zulümdür. Zulüm tanımlarını keyfi değiştirenlere, zalimlere kefil olanlara Hz. Yesevi'nin dergâhında yer olmaz, Hacı Bektaş-ı Veli'den destur çıkmaz. İlk insanlar güneş tutulması karşısında dövünür, yakınır, korkarlarmış. Çünkü güneşin öldüğünü zannederlermiş. Bugün ise kendimize mesele yapmamız ve dertlenmemiz gereken güneşin değil, akılların, duyguların, dillerin, gönüllerin tutulmasıdır" dedi.
Ziya Paşa'nın Terkîb-i bendinden, "Zalimleri adlin ne zaman hak edecektir. Mazlumların çıkmaktadır göklere ahı" ifadelerini paylaşan Bahçeli, "Kurulan özür değirmenlerinde tarihi hakikatleri öğüterek zalimleri süsleyip püsleyenler; gün gelecek zulüm kataloğunda yerini alacaklardır" açıklamasında bulundu. (ANKA)