Bakan Bayraktar: AB’den kaynaklanan nedenlerle müzakereler yavaş ilerliyor

Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, Türkiye’nin, Avrupa Birliği (AB) ile müzakereler konusunda üzerine düşen her şeyi yerine getirdiğini, ancak AB’den kaynaklanan nedenlerle müzakerelerin son derece yavaş ilerlediğini söyledi.
Bakan Bayraktar, Avrupa Birliği Delegasyonu Türkiye Daimi Temsilcisi Büyükelçi Jean Maurice Ripert ile Çevre Müsteşarı Hanier Menendez'i makamında kabul etti. Bakan Bayraktar, Türkiye’nin, Avrupa Birliği'ne katılım sürecinin, Avrupa Birliği ve Türkiye için getireceği ortak faydaların önemine dikkat çekti.
Bayraktar, “Bugün dünyaya, Avrupa’ya ve Türkiye’ye baktığımızda, Türkiye’nin ve Avrupa’nın tarihi bir bütünlük içerisinde olduğu aşikârdır. Dünyada ve Avrupa’da ortaya çıkan ekonomik krizin derinleşme tehlikesi ve bu tehlikenin yol açacağı sonuçlar bizleri daha dikkatli olmaya itmektedir. Bu süreçte de Türkiye ile Avrupa Birliği'nin ortak fayda çerçevesinde birlikte hareket etmeleri, krizin atlatılmasında ve azaltılmasında önemli fayda sağlayacaktır. Türkiye, kendi iç dinamikleri sebebiyle Avrupa mevzuatlarına uygun çok ciddi çalışmalar ve gelişmeler kaydetmektedir. Bütün bunlara karşı müzakereler son derece yavaş ilerlemektedir.” dedi.
Avrupa Birliği’ne uyum sürecinde, Türkiye’nin Çevre Müktesebatına uyumu kapsamında, çevre faslının şu anda devam ettiğini belirten Bakan Bayraktar, “Çevre konusu hem çok önemli bir konu hem de çok zor bir konudur, aynı zamanda önümüzdeki 2023 yılına kadar da yaklaşık 60 milyar Euro’luk bir bütçe gerektirmektedir. Biz çevre konusunda hem Avrupa Birliği Müktesebatı doğrultusunda hem ülke vatandaşlarımızın hayat standartlarını geliştirme noktasında çalışmalarımızı titizlikle yürütmekteyiz. Bu çerçevede vatandaşlarımıza daha sağlıklı, dengeli ve sürdürülebilir çevrede yaşama ve gelecek nesillere daha iyi bir ülke bırakma doğrultusundaki çalışmalarımız devam edecektir.” diye konuştu.
Türkiye’nin, büyük bir azimle yürütmeye çalıştığı müzakerelerin, hakkaniyet çerçevesinde devam edeceğini ifade eden Bayraktar, yavaşlamaların ortadan kalkmasını temenni ettiğini bildirdi.

"TÜRKİYE’NİN ÇEVRE KONUSUNDAKİ ÇALIŞMALARI SON DERECE ETKİLİ"
Büyükelçi Jean Maurice Ripert ise “Yakın zamanda alınan Avrupa Birliği Konseyi kararları ile bize pozitif gündemle yaklaşmamız tavsiye edildi. Bu noktada, bakanlarınız ve bürokratlarınız Türkiye’nin AB’ ye katılımı için çok önemli bir noktada bulunuyor.” diye konuştu.
Büyükelçi Ripert, “İnanıyorum ki siz de yakın bir zaman içinde AB’nin bir parçası olabileceksiniz. Türkiye ve AB’nin ortak bir kaderi olduğunu düşünüyorum.” şeklinde konuştu.
Çevre konularının zor konular olduğunu belirten Büyükelçi Ripert, Türkiye’nin çevre konusundaki çalışmaları son derece etkili olduğunu söyledi. AB ile Türkiye müzakerelerinde çevre faslının çok önemli olduğunu ifade eden Büyükelçi Ripert, şöyle devam etti: “Atık su yönetimi, içme suyu, çevrenin korunması, bio-çeşitlilik, enerji çeşitliliğinin artırılması konularında çalışmalıyız.”
Büyükelçi Ripert, Karadeniz’in kirliliğe karşı korunmasını amaçlayan Bükreş Sözleşmesi'ne Türkiye’nin taraf olduğunu hatırlatarak, “AB olarak biz de bu sözleşmeye taraf olmak istiyoruz. Bu konuda Türkiye’nin desteğini bekliyoruz.” diye ifade etti. Büyükelçi, AB’nin çevre alanında tahsis edilen hibe niteliğindeki yardımlarının yönetimi amacıyla faaliyet gösteren IPA’ya önem verdiklerini belirterek, 2014-2020 yılları için IPA’nın farklı bir maliye uygulayacağını söyledi. Büyükelçi, daha önce IPA aracılığıyla yapılan projelerin gözden geçirilerek, gelecekteki işlerin de buna göre yapılmasını planladıklarını ifade etti.
Bakan Bayraktar da Türkiye’de IPA kanalıyla yaptığı yatırımların, çevre konusunda yapılan toplam yatırımların sadece yüzde 0,5'ini oluşturduğunu hatırlattı ve Avrupa’nın sanayileşme sürecinde çevreye karşı gösterdiği duyarlılıktan, Türkiye’nin 100 kat daha duyarlı davrandığını vurguladı. Bakan Bayraktar, şöyle devam etti:
“Türkiye’nin, Fransa'da olduğu gibi, çamur akan nehirleri yok. Nehirleri, denizleri, temiz. AB müktesebatına uygun olarak sanayileşmeye çalışıyoruz ve çevreyi korumak için büyük paralar harcıyoruz.