Bakan Çağatay Kılıç'ın 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik Ve Spor Bayramı Mesajı

Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı dolayısıyla bir mesaj yayımladı.Bakan Kılıç, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün Samsun'a çıkıp istiklal mücadelemizi ateşleyişini temsil eden 19 Mayıs’ın , aynı zamanda bir milletin yeniden diriliş destanının da sarsılmaz hatırası olduğunu vurgulayarak “ Mustafa Kemal’in 95 yıl önce memleketimden, Samsun’dan yakmış olduğu bağımsızlık ateşi, milletimizin cesaret ve özgüveniyle birleşerek Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunu müjdelemiştir.O gün malını, canını, bütün varlığını vatanın kurtuluşu için siper eden ecdadımızın aziz hatırası önünde saygıyla eğiliyor, bu mücadele uğruna şehit düşmüş bütün istiklal kahramanlarımızı saygıyla ve minnetle yâd ediyoruz” ifadesini kullandı.Atatürk tarafından Türk gençliğine armağan edilen bu değerli emaneti yaşatmak ve korumak, gelecek nesillere en iyi şekilde aktarmanın gençlik başta olmak üzere herkesin sorumluluğu olduğunu vurgulayan bakan Kılıç şöyle devam etti:“ Gençlik ve Spor Bakanlığı olarak bu emaneti en iyi şekilde muhafaza ediyor, geleceğe sağlıklı bir şekilde ulaşması adına gerekli mücadeleyi yine gençliğimizle birlikte veriyoruz. Türk gençliği ecdadından aldığı ilhamla Türkiye’yi aydınlık yarınlara taşıyacak, dünyaya örnek olacak ve milletçe hepimizi gururlandıracak çalışmalara imza atacak kudrete ve vizyona sahiptir.Türkiye Cumhuriyeti’nin istiklalinde gençlerin cephenin en ön saflarında verdiği kararlı ve cansiperane mücadelenin, istikbal mücadelemize de ışık tuttuğuna inanıyoruz. Bu sebepten dolayı 19 Mayıs’ı anmaktan ziyade 19 Mayıs ruhunu anlamayı daha çok önemsiyorum. 19 Mayıs ruhu Türkiye Cumhuriyeti’nin bağımsızlık ateşini temsil ettiği gibi bu ülkenin evlatlarının elele, gönül gönüle verdiği zaman üstesinden gelemeyeceği hiçbir meselenin olamayacağını da anlatmaktadır.İyi gününde bir araya gelip heyecanını ve coşkusunu paylaşarak çoğaltan Türk milleti, yeri geldiğinde tarihinin en çetin sınavlarında kederde ve acıda da birleşmeyi bilmiş, bu sınavların üstesinden gelmiştir.19 Mayıs 1919'dan 95 yıl sonra bugün ülke ve millet olarak ne yazık ki çok zorlu, çok acı bir badireyle karşı karşıyayız. Manisa’nın Soma ilçesindeki maden kazasında 301 emekçimiz yüz karasıyla değil, kömür karasıyla evine helal rızık götürmenin peşinde şehit oldu.Bu elim kaza milletimizi derinden sarsmış, insani erdemlerle anılmaya müstehak olmayanların dışında, 77 milyon yaralı yürek bu acıda birleşmiştir. Soma'daki şehitlerimize dökülen feryatlarımız sırasında bir şeyi anladık ki rengi olmadığını sandığımız gözyaşlarının da aslında rengi varmış ve kapkaraymış. Gözlerden dökülen o kapkara yaşlar, milletimizin matemine ve feryadına da tercüman olmaktadır.Türkiye Cumhuriyeti tarih boyunca atlattığı çetin sınavlar gibi bu badirenin de üstesinden gelecek, bu faciadan gereken dersleri çıkaracak, bu acıyı asla unutmayacak ama yaraları bir an evvel sarmak için bütün imkânlarını seferber edecektir.Bir kez daha milletçe başımız sağolsun. Soma’daki şehitlerimizi, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını, Kurtuluş Savaşı'nın tüm kahramanlarını saygıyla anıyorum.”