Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Suriye yönetiminin kendi halkını, sanayicilerini, ihracatçılarını ve müteşebbislerini cezalandırdığını ifade etti.
Bakan Çağlayan, Suriye’nin Türkiye ile Serbest Ticaret Anlaşması’nı askıya alma açıklamasını yazılı bir açıklama ile değerlendirdi. Bakan Çağlayan, Suriye’nin 1 Aralık itibariyle Türkiye ile Serbest Ticaret Anlaşması’nı askıya aldığının açıklandığını; ancak henüz kendilerine resmi bir bildirim yapılmadığını belirterek şöyle devam etti: “Bu karar, Suriye yönetiminin ve onu etkileyenlerin kendi halklarını cezalandırmasıdır. Suriye yönetiminin her türlü kararına rağmen, Türkiye olarak devletiyle, işadamıyla, ihracatçısıyla, vatandaşıyla kardeş Suriye halkının yanında ve destekçisi olmaya devam edeceğiz.”
2010 yılı itibariyle Türkiye’nin Suriye’ye ihracatının 1 milyar 844 milyon, ithalatının ise 663 milyon dolar olduğunu aktaran Çağlayan, “Suriye’den ithalatımız bizim toplam ithalatımızın sadece binde 3’ü. Suriye ise toplam ithalatının yüzde 10.6’sını Türkiye’den yapıyor. Böylesine Türkiye’ye bağlı bir ekonomide STA’nın askıya alınması demek çarkların dönmesinde ciddi sıkıntı anlamına gelecektir. Bu da Suriye halkının cezalandırılmasıdır. 'Keskin sirke küpüne zarar verir' bizden hatırlatması. Suriye yönetimini aklıselime davet ediyoruz.” dedi.
Bakan Çağlayan, şöyle devam etti: "Türkiye olarak Suriye yönetiminin halkına uyguladığı şiddet nedeniyle bir takım yaptırım kararları uygulamaya başladık. 9 maddelik yaptırım kararlarımızın içinde Suriye halkını, sanayicilerini ve ihracatçılarını sıkıntıya sokacak, onların gündelik yaşamlarını sekteye uğratacak herhangi bir karar söz konusu değildir. Bizim çabamız ve gayretimiz Suriye halkının bu süreçten bir an önce çıkması içindir. Suriye yönetiminin Suriye halkının haklı talep ve isteklerine bir an önce yanıt vermesini, şiddetin bir an önce durdurulmasını istiyoruz. Suriye yönetimi, 1 Aralık’ta STA’yı askıya aldığını açıkladı, ancak henüz bize resmi bir bildirimde bulunmadı. Bu Suriye yönetiminin ve onu etkileyenlerin; kendi halkını, Suriye vatandaşlarını ve işaadamlarını cezalandırmasıdır. STA’nın askıya alınması demek, Suriye sanayisinin, ticaretinin ihtiyaç duyduğu ara malı fiyatlarının yükselmesi demektir. Zaten tedarikte sıkıntı çeken Suriye’nin ekonomik sıkıntılara daha fazla maruz kalması anlamına gelmektedir. Şu anda Türkiye Suriye’nin ara malı tedariğinde en önemli kapıdır. Çin’in 2011 yılının ilk 6 ayında Suriye’ye ihracatının yüzde 70 oranında düştüğü dikkate alındığında, STA’nın askıya alınmasının Suriye ekonomisine büyük maliyetler getireceği ortadadır... STA’nın askıya alınması ile birlikte Suriye’de yatırımı bulunan Türk ve Suriyeli sanayicilerin, girdi maliyetleri yükselecek, rekabet güçleri azalacak, üretimde ihtiyaç duydukları makine-teçhizat ve yedek parça gibi temel ihtiyaçların karşılanması güçleşecektir. Bu durum da, Suriye ekonomisinin içinde bulunduğu ekonomik sorunların derinleşmesine neden olacaktır. Krizin derinleşmesinden de en fazla Suriye halkı zarar görecektir. Alınan bu karanın tek anlamı vardır, o da kendi halkını cezalandırmak. Bu yıl itibariyle Türkiye’nin Suriye’ye ihracattan kaybedeceği dünyaya yaptığı 1 günlük ihracat kadar olabilecektir. Yani ihmal edilebilir bir rakamdır. Ancak, Suriye için durum çok daha ağır olacaktır.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz