HABER

Bakan Canikli Balıkesirli gençlerle buluştu

Milli Savunma Bakanı Canikli: (2) - "Böyle bir ortamda, dönemde müttefikimiz Amerika, terör örgütüne binlerce tır dolusu silah ve mühimmat veriyor. En son sofistike silah sistemleri, bizde olmayan, bize vermedikleri, parayla satın alamadığımız. Zeytin Dalı Harekatı'nda teröristler bunları kullandılar" - "Örgüt üyeleri, teröristler, Almanya başta olmak üzere bütün Avrupa'da istedikleri gibi dolaşabiliyor, geziyor. Finansal kaynaklar sağlıyorlar. Almanya da bizim müttefikimiz. Yıllarca kader birliği yaptık, 1. Dünya Savaşı başta olmak üzere. Böyle bir tabloyla karşı karşıyayız"

BALIKESİR (AA) - Milli Savunma Bakanı Nurettin Canikli, "Böyle bir ortamda, dönemde müttefikimiz Amerika, terör örgütüne binlerce tır dolusu silah ve mühimmat veriyor. En son sofistike silah sistemleri, bizde olmayan, bize vermedikleri, parayla satın alamadığımız. Zeytin Dalı Harekatı'nda teröristler bunları kullandılar." dedi.

Canikli, Balıkesir'de Hasan Basri Çantay Gençlik Merkezi'nde "Gençlerle Buluşma" programında yaptığı konuşmada, Türkiye'nin sadece terör örgütleriyle değil, onların arkalarındaki destekçileriyle de mücadele ettiğini söyledi.

Türkiye'nin NATO içinde bugüne kadar en büyük bedeli ödeyen, fedakarlığı yapan ülke konumunda olduğunu belirten Canikli, "Soğuk savaş döneminde Sovyet blokuna karşı Türkiye set oldu. Çünkü Sovyet blokuyla sınırı olan tek NATO ülkesi Türkiye. Yıllar boyunca o riski biz taşıdık. Belki sıcak çatışma yaşanmadı ama yaşanabilirdi. Onun bütün gerginliğini biz, Türkiye olarak üstlendik." diye konuştu.

Canikli, Türkiye'nin terör örgütlerince toprak bütünlüğüne, egemenliğine yapılan saldırılarla karşı karşıya olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:

"Böyle bir ortamda, dönemde müttefikimiz Amerika, terör örgütüne binlerce tır dolusu silah ve mühimmat veriyor. En son sofistike silah sistemleri, bizde olmayan, bize vermedikleri, parayla satın alamadığımız... Zeytin Dalı Harekatı'nda teröristler bunları kullandılar. Özellikle hava araçlarına karşı roket sistemleri, son derece etkili. Kara unsurları, kara araçları, hepsini kullandılar. Bunları veren de Amerika. Örgüt üyeleri, teröristler, Almanya başta olmak üzere bütün Avrupa'da istedikleri gibi dolaşabiliyor, geziyor. Finansal kaynaklar sağlıyorlar. Almanya da bizim müttefikimiz. Yıllarca kader birliği yaptık, 1. Dünya Savaşı başta olmak üzere. Böyle bir tabloyla karşı karşıyayız. Yani savaş, mücadele, sadece görünen o teröristlerle değil, onlar birer piyon. Bu, FETÖ için de geçerli. Onlar birer taşeron. Üst aklın desteği olmadan bu kadar stratejik hamle yapmaları kesinlikle mümkün değil."

Afrin'deki operasyonda bir kez daha terör örgütlerinin hepsinin aynı yerden kumanda edildiğini, desteklendiğini gördüklerini anlatan Canikli, "Orada tespit edilen tahkimatlar, tüneller ancak güçlü bir üst akıl tarafından hayata geçirilebilir. O kadar sofistike ve karmaşık. O tahkimatların, tünellerin amacının da savunma değil, oralardan Türkiye'ye saldırmak amacıyla inşa edildiği çok net. Eğer biz, Afrin Operasyonu'nu şimdi yapmasaydık bir süre sonra savaş Türkiye topraklarında olacaktı. Bunu ertelemek için Türk Silahlı Kuvvetleri bu sınır ötesi operasyonu gerçekleştirdi." ifadesini kullandı.

- "Bu coğrafyada çok ciddi bir operasyon yapılıyor"

Terör örgütünün çok açık bir şekilde Türkiye topraklarının yüzde 25'ini istediğini söyleyen Canikli, şöyle devam etti:

"Suriye'nin kuzeyinde oluşturmak istedikleri bir siyasi oluşuma katmak için istiyorlar ve bunu gizlemiyorlar. Terör örgütü PKK ve yandaşları bunu zaten sürekli zikrediyor. Türkiye'nin belli bölgesinin kopartılarak, başka bir siyasi oluşuma dahil edilmesi hedeflerini saklamıyorlar ve sen, bu terör örgütüne açıkça destek veriyorsun. Eskiden gizli, istihbarat örgütleri tarafından yapılırdı. Biz biliyoruz, daha önce de 30 yıl önce de müttefiklerimiz, PKK'ya destek veriyordu ama bu kadar açık yapılmıyordu. Filmlere konu olan casusuluk olayları üzerinden yapılırdı, yardımlar, teröristlerin desteklenmesi. Şimdi her şey açık. Biz de zaten tırları sayıyoruz, görüntüye alıyoruz, havadan takip ediyoruz. Amerika'nın terör örgütüne verdiği silah yüklü tırları hem yerde sayıyoruz hem fotoğraflarını çekiyoruz hem de havadan İHA'larla tespit ediyoruz. O kadar netki. Aynı şekilde binlerce uçak dolusu bunlara mühimmat ve her türlü desteği veriyorlar."

"Bunlar için Amerika ile konuşmuyor musunuz?" diye kendilerine sorulabileceğini dile getiren Canikli, şunları söyledi:

"Konuşmaz olur muyuz? PYD'nin, YPG'nin PKK'nın kendisi olduğunu, birlikte hareket ettiklerini, aralarında organik bir ilişki olduğunu gösteren bütün fotoğraf, bilgi, belgeleri hepimiz muhataplarımıza defalarca verdik, dosyalar oluşturduk. YPG, PYD'nin PKK'nın Suriye kolu olduğu konusunda bugün hiçbir tereddüt kalmadı. Kendileri de inkar edemiyor, verdiğimiz bilgi ve belgeler çerçevesinde. Cumhurbaşkanımız Trump'a, Dışişleri Bakanımız, onların Dışişleri Bakanı'na, ben Savunma Bakanlarına defalarca söyledik. Onlar başka şey söylüyor. Net ve kesin olan şu, bu coğrafyada çok ciddi bir operasyon yapılıyor."

Canikli, ABD'nin Türkiye'nin parasını ödediği silah mühimmatlarını teslim etmeyi geciktirdiğini dile getirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Direkt söylemiyorlar ama örtülü bir ambargo uyguluyorlar. Hatta daha da ileri gidiyorlar. Türkiye'yi havadan gelecek, özellikle balistik füzelere karşı şu anda uçaklarla korumaya çalışıyoruz. Bu tür saldırılara karşı koruyacak balistik füze savunma sistemimiz yeterli değil. Buna ihtiyacımız var, toprakları korumamız lazım. Yıllarca Amerika'dan parasıyla talep ettik, vermediler. En sonunda hava füze savunma sistemi olan S-400'leri Rusya'dan aldık. Teşekkür ediyoruz Rusya'ya, ihtiyacımız olan bu sistemi bize verdi. Şimdi Amerika, 'Sen böyle bir sistemi Rusya'dan nasıl alırsın? Sana ambargo uygulayacağım' diyor. S-400'leri aldığımız şirket bir resmi devlet şirketi. 'Ambargo kapsamındaydı, sen ondan alışveriş yaptın. Sana da ambargo uygulayacağım.' diyor. Can havliyle 'İhtiyacımız var' diyoruz, vermiyor. Sonra başka yerden temin ediyoruz, 'Sana ambargo uygulayacağız.' diyor. Hatta el altından 'M-35 uçaklarıyla ilgili projeden seni çıkarabiliriz.' diyor. Yıllar önce NATO ülkeleri bir araya gelmiş, böyle bir ortak proje geliştirmişler. Şu anda sonuçlanıyor, uçaklar teslim edilmeye başlanıyor. Biz de bu projede, bir ticari anlaşma çerçevesinde paramızı ödemişiz. Böyle bir şey olabilir mi? El altından Türkiye tehdit edilmek isteniyor. Biz bu tür tehditlere pabuç bırakacak bir ülke değiliz."

- "Antitank füzesi imha eden sistem"

Zeytin Dalı Harekatı'nda havada ve karada kullanılan mühimmatın yüzde 96-97'sinin yerli olarak üretilebildiğini aktaran Canikli, "Onlar bize vermiyor, satmıyor. Biz de hemen yerlisini geliştiriyoruz. 'Kötü komşu ev sahibi yapar' diye bir laf vardır, biraz öyle oldu." değerlendirmesinde bulundu.

"Fırat" isminde yeni bir sistemin Türk mühendisler tarafından geçen ay tamamlandığını belirten Canikli, "Tankın altı yerine bomba, bir de radar konuluyor. Tanka karşı bir antitank füzesi atıldığı anda onu tespit ediyor, havada onu izliyor. Tanka muhtemel yaklaşma zamanını tespit ediyor. Tanka 10 metre kala tankın üzerindeki bomba, otomatik olarak ateşleniyor ve imha ediliyor. Basit gibi görünüyor ama altında çok ciddi bir mühendislik var. Yüzde yüz yerli mühendislerimiz tarafından şu anda yapılıyor ve tanklarımıza monte ediliyor." diye konuştu.

(Bitti)

En Çok Aranan Haberler