Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde 2020 yılına ilişkin dış politika değerlendirme toplantısı düzenledi. Bakan Çavuşoğlu, 2020'de pandeminin tüm dünyayı sarstığını belirterek, ölü sayısının 1.8 milyona yaklaştığını söyledi. Bakan Çavuşoğlu, "Büyük güçler arasında rekabetin daha da arttığını görüyoruz. Çatışma bölgelerinde durum daha da kötüleşti. Daha önce endişe duyduğumuz trendlerin tırmandığını görüyoruz, özellikle İslam düşmanlığı daha da arttı. ABD seçimleri 2020'nin en önemli seçimlerinden biri oldu. Asya'nın ekonominin merkez gücü olmaya başladığını sürekli söylüyoruz. Asya Ticaret Anlaşması 2020'ye damga vuran bir anlaşma oldu. Dünyanın en büyük ticaret bloku oluşmuş oldu" dedi.
Bakan Çavuşoğlu, Türkiye cumhuriyeti tarihinin en büyük tahliye operasyonunu gerçekleştirdik. Yine 156 ülke ve 11 kuruluşa ihracat izni, hibe şeklinde destek sağladık. Bu anlamda Çin'den sonra ikinci durumdayız. Yurt dışından koronavirüsten vefat eden 1800 cenazemizi ülkemize getirdik. Uçak ambulans bu yıl 332 vatandaşımızı farklı ülkelerden getirdik. Pandemi döneminde sonra nasıl bir dünya bizi bekliyor çalışma yaptık. Nasıl bir dünya bizi bekliyor buna hazırlıklı olmamız lazım" diye konuştu.
Bakan Çavuşoğlu, 2020'de de önceliklerinin diplomasi olduğunu belirterek, "Ama diplomasinin tıkandığı yerde sahaya indik, tekrar diplomasinin önünü açtık. Böylece Suriye, Libya, Doğu Akdeniz, Yukarı Karabağ konularından pandemiye rağmen oyunun önemli bir parçası olduk, çok önemli kazanımlar elde ettik. Yeri geldi oyunu biz kurduk, yeri geldi kurulan oyunları da biz bozduk. 2020'nin bizim için en önemli olaylarından birisi Yukarı Karabağ'dır, tarihi bir gelişmedir. 30 yıldır diplomasiden sonuç alınmayınca Azerbaycan sahaya indi, hakkını geri aldı. Biz de Türkiye olarak tam destek verdik. Sadece kardeşimiz olduğu için değil haklı olduğu için destek verdik. Rusya ile ortak gözlem merkezi hayata geçiyor. Askerlerimiz Azerbaycan'a gitti. Bu süreç sağlıklı işlerse Ermenistan ateşkese riayet ederse Azerbaycan'ın toprak bütünlüğüne saygı duyarsa ilişkiler normalleşebilir" ifadesini kullandı.
Bakan Çavuşoğlu, Doğu Akdeniz'de yaşanan gelişmelere ilişkin, "Meşru çıkarlar için adım attığımız zaman herkesi memnun etmediğimizi gördük. Ama bizim önceliğimiz birilerini memnun etmek değil, bizim önceliğimiz Türkiye'nin ve milletimizin çıkarlarını korumaktır. Doğu Akdeniz de bunlardan biridir. Doğu Akdeniz'de diyalog çağrılarımız yanıt vermeyince tek taraflı adımlara karşı biz de sahada faaliyet gösterdik, bayrak dalgalandırdık. Bize rağmen bir şey yapılamayacağını sadece Avrupa Birliği'ne değil herkese gösterdik. Ne yapabileceğimizi dost da düşman da gördü. Arzumuz Doğu Akdeniz'in bir barış ve istikrar bölgesi olması. Burada herkesin hakça paylaşımdan yana olmasını istiyoruz. O nedenle de Cumhurbaşkanımızın, AB'ye teklif ettiği çok taraflı konferans için çalışmalarımızı AB, sayın Josep Borrell ile ve komisyon ile sürdürüyoruz" dedi.
Bakan Çavuşoğlu, AB ile ilişkilerde inişler çıkışlar olduğunu vurgulayarak, "Ama 2020 özellikle daha çok Yunanistan ve Rum Kesimi'nin ve daha sonra Fransa'nın katılımıyla ikili meseleleri AB gündemine taşıması nedeniyle gergin geçen bir yıl oldu. Ama son Aralık ayındaki zirveyle birlikte sağduyunun hakim olduğunu görüyoruz. Türkiye ile ilişkilerin önemini anlayan ve 'Türkiye ile gerginlik yerine daha iyi diyalog kurmanız gerekir' diyen ülkelerin görüşleri hakim oldu. Elbette sonuç bildirgesinde memnun olmadığımız hususlar var. Seneye ilişkilerin daha pozitif ortamda yürütülmesi için Türkiye olarak biz hazırız. AB'nin de hazır olmasını bekliyoruz. Biz açılımlar yapıyoruz, dünyanın her yerine ulaşıyoruz. Biz Avrupa'nın da bir parçasıyız. AB üyesi değiliz; ama diğer Avrupa kurumlarının kurucu üyelerindeniz" ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın son dönemde reform vurgusu yaptığını hatırlatan Çavuşoğlu, "Başta 15 Temmuz hain darbe girişimi dahil karşı karşıya kaldığımız zor dönemlerin travmalarını atlatırken reforma tekrar ağırlık veriyoruz. Bir taraftan terör ile mücadelemizi sürdüreceğiz, diğer taraftan reform sürecine de ivme kazandıracağız. Ocak ayında AB ile temaslarımızın hızlanacağını görüyoruz. Portekiz dönem başkanlığını üstleniyor, 7-8 Ocak'ta Portekiz ve İspanya'yı ziyaret ediyoruz, onların daveti üzerine. Belçika Dışişleri Bakanı da ocak ayının ortasında ülkemizi ziyaret ediyor. Ocak ayı içinde Türkiye'deki AB ülkelerinin büyükelçileri ile bir araya geleceğiz. Fransa samimiyse ilişkilerimizi normalleştirebiliriz. Fransa'nın ya da başka ülkenin attığı adıma karşı sessiz kalmamız mümkün değil" diye konuştu.
ABD ile ilişkilerin var olan sorunların gölgesinde geçtiğini belirten Bakan Çavuşoğlu, "FETÖ sorunu devam ediyor. ABD'nin özellikle Suriye'nin kuzeyinde PKK/YPG'ye yönelik desteği devam etti. S-400 konusu sürekli gündemdeydi. CAATSA yaptırım kararını da açıkladılar. Yaptırımın hafif ya da ağır olmasını önemli değil. Her şeyden önce siyasi ve hukuki olarak yanlış bir karar, egemenlik hakkımıza saldırıdır. ABD yaptırım kararından sonra daha önce bizim teklif ettiğimiz 'gelin birlikte ortak çalışma grubu kuralım ve bu konuyu kendi aramızda çözmeye çalışalım' teklifinde bulunmuştuk. Şimdi o teklif ABD tarafından geldi. Biz her zaman diyalogdan yana olduğumuz için o teklife 'evet' dedik, görüşmeler de başladı. 2021'de yeni yönetimle ilişkilerimizi daha sağlıklı bir şekilde götürmek için biz hazırız. Saydığım sorunların çözümü konusunda da adım atmaya da varız, umarım yeni yönetim de bu anlayış içinde olur" ifadesini kullandı.
Bakan Çavuşoğlu, "2020'de terörle mücadelede hız kesmedik. PKK ve FETÖ'ye karşı duyarlılığın farklı ülkelerde arttığını görüyoruz. Bu yıl 9 FETÖ okulu kapatıldı, 3'ü devralındı. Bir tanesi de kamulaştırıldı. Bayrağımızın dalgalandığı her yerde vatandaşlarımıza kaliteli hizmet vermeyi prensip edindik. 2021'e yabancı düşmanlığı konularında Batı'da yaşanan gelişmelere ilişkin yıllık rapor uygulamasını başlatacağız. Bu tür eylemleri listeleyeceğiz, rapor haline getireceğiz, uluslararası örgütler ile paylaşacağız. Ekonomi diplomasisi önceliğimizdir, önceliğimiz olmaya devam edecek. Yeni büyükelçilik açtığımız ülkelerde ticaretimiz yüzde 27 artmış. 2021'de önceliğimiz yine diyalog ve diplomasi olacak. Yeri geldiği zaman 2020'de olduğu gibi sert gücü kullanmakta da tereddüt etmeyiz. Gerek Avrupa gerek AB ile yeni sayfalar açabiliriz. Bu sadece bize bağlı değil, onların da aynı anlayışta olması gerekiyor. Terör ile mücadelemizi kararlılıkla sürdürmemiz lazım. Milletimizin çıkarı ne yöndeyse o yönde dış politika izleyeceğiz. 2021 yılı diplomasinin şahlandığı yıl olacak" diye konuştu.
DHA