Bakan Eroğlu, Çay-Karacaören’de Temel Atma Törenine Katıldı

Çevre ve Şehircilik Bakanı Veysel Eroğlu, Afyonkarahisar'daki programı kapsamında Çay- Deresenek Regülatörü ve Sulaması, Çay-Karamık-Karacaören-Pazarağaç Göleti ve Sulaması, Çay- Karamık Göleti ve Sulaması ile Çay-Eber 2. Kısım Taşkın Koruma tesislerinin temel atma törenine katıldı.

Pazarağaç beldesinde gerçekleştirilen temel atma töreninde konuşan Bakan Eroğlu, İstanbul Taksim'de yaşanan 'Gezi Park' olaylarına değinerek, olayların ağaç meselesi olmadığını kaydetti. Gelmiş geçmiş en çevreci hükümetin kendileri olduğunu ve yaşanan olaylarda dış güçlerin bağlantısı bulunduğunu dile getiren Bakan Eroğlu, "Gezi Parkı'nı çok iyi bilirim. Avuç içi kadar bir yer. Büyükşehir belediyemiz Taksim'deki trafiği yer altına almak için çalışma yaparken, yaya kaldırımını genişletmek için 3 tane ağaç kesmiş, 5 tane ağacı da Maçka Parkı'na taşımış. Efendim bundan kıyamet koptu. Halbuki biz ağaçlandırmada dünya rekoru kıran, Hindistan ve Çin'den sonra en çok ağaç diken üçüncü olan ve en çok ağaç diken ülkeyiz. Rakamlar burada hodri meydan. Gelmiş, geçmiş hükümetlerin içinde en çevreci, en çok ağaç diken biziz."

KILIÇDAROĞLU GÜLÜNÇ DURUMA DÜŞTÜ

Konuşmasında, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun 'Türkiye'ye 2 milyar 800 milyon ağaç dikilemez' şeklindeki sözlerini de eleştiren Bakan Eroğlu, Kılıçdaroğlu'nun bu sözlerinden dolayı gülünç duruma düştüğünü aktararak, "Onlar Türkiye'nin yüzölçümünü bile hesap edememişler. Ben buradaki küçücük çocuklara sorsam şimdi onlar bile, '780 bin kilometrekare, 780 milyon değil 780 milyar metrekare yapar' derler. Ama maalesef ana muhalefet partisinin genel başkanı dahil kilometrekareyi metrekareye çevirmekten aciz bir durumda. '2 milyar 800 milyon fidan Türkiye'de dikilemez Türkiye'nin alanı yetmiyor' diye bir çıkış yaptı. Tabii ki gülünç duruma düştü Allah'a şükür." diye konuştu.

Türkiye'de son 10 yılda ekonomik alanda AK Parti hükümetinin büyük dönüşümlere imza attığını kaydeden Veysel Eroğlu şunları söyledi: "Paramızdan altı sıfır atarak, faiz oranlarını düşürerek büyük bir başarıya imza attık. Geçmişte hükümetler yüzde 63 ile borçlanıyor ve yatırıma para kalmıyordu. Toplanan bütün vergilerin yüzde 86'sı faiz ödemelerine gidiyordu. Millet gece gündüz çalışıyordu ama kazanamıyordu. Geçmişte ki bütün kazanımlar faiz lobisine gidiyordu. Biz buna son verdik. Devletin şuanda faize ödediği oran yüzde 6, geriye kalan da okul, hastane ve yol gibi yatırımlara gidiyor. Biz bir defa hortumları kestik. Geçmişte bazı bankaların sahipleri bankaları hortumladı gitti ve bazıları Paris'te hoş vakit geçiriyor. Onlar hoş vakit geçirse de hükümetimiz bu bankaların parasını ödemek zorunda kaldı. Geçmiş hükümetlerin faturası olarak bu millet, bu devlet bu parayı ödemek zorunda kaldı. Şuanda döviz ile kasalar dolu. İMF bize geçmişte borç vermiş. Fakat borçlar o kadar çoğalmış ki biz 23,5 milyar dolar borç devir aldık. Borçlu olunca boynun bükük oluyor. Türkiye'nin de borcu vardı ve boynu büküktü. İMF dünyada kriz olunca bize geldiler ve 'antlaşmayı imzalayın' dediler. Ama Başbakanımız ağır şartları olan bu antlaşmayı imzalamadı ve dik durdu. Biz İMF'ye boyun eğmedik. İMF, 'borcunuzu ödeyin' dedi. Başbakanımız da 'vadesi gelen borcumuz ödeyeceğiz' dedi ve Allah'a şükür borçlarımızı ödedik. 14 Mayıs'ta son borcumuzu ödedik ve şuanda onlar bizden borç istiyorlar. Gururu duyacağınız bir hükümetiniz, iftihar edeceğiniz bir başbakanınız var.