Sekvan KÜDEN/ŞIRNAK, (DHA)- GIDA, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba, "Bakın bakanım, ama ben halkın hizmetkârıyım arkadaş. Beni evelallah, önce Allah, sonra siz getirdiniz buraya. Beni bakan yaptınız, eğer ben sizin emrinizde olmadığım takdirde, o zaman ben ne işe yararım? Bütün arkadaşlarımız öyle. İl Başkanımız da Valimiz de Emniyet Müdürümüz de sizin için varız" dedi.
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba, bir dizi temaslarda bulunmak üzere Şırnak'a geldi. Bakan Fakıbaba, ilk olarak Şehit Mehmet Esin Caddesi'nde esnafı ziyaret etti, ardından da Ak Parti İl Başkanlığı'na geçerek, düzenlenen Siyaset Akademisi'ne katıldı. Bakan Fakıbaba burada yaptığı konuşmada, herkesin çok çalışması gerektiğini belirterek, "Hele Şırnak ve Cizre’deki kurşun izlerini gördükten sonra çok çalışmamız lazım. O kurşun izlerini gördüğümde sebep neydi, neyimizi paylaşamıyorduk. Yani Şırnak’ımız öyle güzel bir yer ki, öyle hoş bir yer ki. Kardeşçe; Kürt’ü Türk’ü Arap’ı Laz’ı Çerkez’i Şırnak’ta yaşayamaz mı? Şırnak’taki bu zenginlik hepimize yetmez mi? Niye bencil davranıyoruz niye her şey benim olsun istiyoruz" dedi.
'PROBLEMLERİNİZİ ÇÖZMEK İÇİN GÖREVLENDİRİLDİM'
Bakan Fakıbaba, konuşmasına şöyle devam etti:
"Eskiden ne kadar işe yaramaz bürokrat varsa buraya gönderilirdi. Hakikaten doğru. Yani sanki Hakkari'si, Şırnak'ı, Diyarbakır’ı, Şanlıurfa’sı, Erzurum’u, işe yaramayan birisinin tayini çıkması gerektiğinde oraya gönderiliyordu. Buraya geldiği zaman halka üstten bakıyordu. Halk, vali nedir, bakan nedir, emniyet müdürü nedir, kimse görmezdi hocam. Kimse bilmezdi de. Yani üstten bakarlar, bu tabi devletle halk arasındaki o iletişimi her geçen gün bozmaya başladı. Halk öfkelendi. Bazen eleştiriler olduğu zaman ben diyorum haklı. Biz devlet olarak öyle halktan uzaklaştık, halka öyle bir üstten baktık, öyle küçümsedik ki; halk da bu sefer bizden yüz çevirdi arkadaşlar. Bu yalan da değil, bu bir özeleştiridir. Ama Allaha çok şükür. Ben demiyorum 15 yıldan beri, bundan önce de çok değerli bürokrat arkadaşlarımız vardı, ama 15 yıldan beri başta siyasetçi olmak üzere bakın bakanım, ama ben halkın hizmetkârıyım arkadaş. Beni evelallah, önce Allah, sonra siz getirdiniz buraya. Beni bakan yaptınız, eğer ben sizin emrinizde olmadığım takdirde, o zaman ben ne işe yararım. Ben sizin problemlerinizi çözmek için görevlendirildim. Bütün arkadaşlarımız öyle. İl Başkanımız da, Valimiz de, Emniyet Müdürümüz de, biz sizin için varız ya. Siz olmazsanız biz ne oluruz ya, değil mi?" diye konuştu.
'DEMOKRASİYİ EN FAZLA BİZ İSTİYORUZ'
Şırnak'ta yaşanan olaylara da değinen Bakan Fakıbaba, "On binlerin üzerinde evler tahrip edildi, insanlar öldü. Biz hiçbir insanın ölmesini istemeyiz. İnsanların yaşaması lazım. Demokrasiyi en fazla biz istiyoruz. Demokrasiyi bu memlekete en çok biz getirdik. Bunların tek amacı, demokrasinin gelişmesini engellemektir. Her tarafta inşaatlar, altyapılar devam ediyor. Bunun arkasından yoksulluğun biteceğinden, daha büyük özgürlüklerin geleceğinden emin olun. Terör örgütlerinin amaçları bu özgürlükleri yasaklamaktı. Eğer böyle bir şey olmasaydı, şimdi özgürlüğümüz daha fazla olacaktı. 2002’de iktidar olduktan sonra getirdiğimiz yasalarda yerel yönetimlere verilen haklara baktığımızda, bizim amacımız tamamen işi yerel yönetimlere devretmekti. Halkıma hizmetkarlık yapabiliyorsam, halkıma gerçekten bir şeyler verebiliyorsam, halkımla beraber olabiliyorsam, halkım için canımı verebiliyorsam, o zaman ben Ahmet Fakıbaba’yım. Ak Parti’nin başarısının arkasındaki en önemli etken budur" şeklinde konuştu.
'TÖRENE KATILDI'
Fakıbaba daha sonra, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, TİGEM ve Ziraat Bankası'nın birlikte yürüttüğü 'Üretici Şartlarında Sözleşmeli Küçükbaş Hayvancılık Projesi'nin başlatılması için düzenlenen törene katıldı. Kumçatı Beldesi'ndeki törende konuşan Şırnak Valisi Mehmet Aktaş, kentteki tüm yaylaların açık olduğunu belirterek, "Terör maalesef hayvancılığımızı da vurdu, büyük oranda sekteye uğrattı. Maalesef yaylalarımıza çıkamadık, hayvancılığımızı yapamadık. Ama terörle mücadelede belli bir mesafeye ulaştıktan sonra yaylalarımızı da açtık. Şu anda bütün yaylalar vatandaşlarımızın istifadesine açıktır"dedi.
'ET İTHALATINI DURDURUCAĞIZ'
Daha sonra kürsüye çıkan Bakan Fakıbaba hayvancılık projesinin Ak Parti döneminde gerçekleştirilen önemli proje olduğunu belirterek, şunları söyledi:
"Toprağın da, hayvancılığın da temel kaynağı anadır. Ana olmadan dana olmaz. Dana olmadan et ve süt olmaz. İşte bu nedenle anayı önemsiyoruz. Allah’ın izniyle bu et ithalatını durduracağız. Hayvancılığı öncelikli sektör olarak ele alıyoruz. Uzun yıllar ihmal edilen bu bölgeleri, biz ihmal etmemişiz. Başkaları tarafından, terör tarafından ihmal edilmek zorunda bırakılmış. Bırakın hayvancılığı, okul, yol, cami yaptırmamışlar. Sağlık hizmetlerine, öğretmenlerin gelmesine engel olmuşlar. Okulun, eğitimin, sağlık hizmeti almanın ne zararı var? Benim hemşehrilerim bundan neden yoksun bırakılmış? Biz ihmal etmedik. Belki bizim de ağır davranmış olduğumuz konular olabilir. Özeleştiri de yapmamız lazım. Birçok proje var ve bunları hayatı geçireceğiz. Projelerimizden biri 250 bin deve projesidir. Buna 10 Mayıs'ta Erzincan'da start vereceğiz. Büyükbaş hayvan varlığımızı arttırmak için toplam 250 bin hayvanı 3 yıl içinde üreticilerimize teslim edeceğiz. Proje kapsamında 7 yılda 1,5 milyon damızlık hayvan sayısına ulaşmayı planlıyoruz. Böylelikle anayı artırarak, danayı arttıracağız. Bir diğer projemiz de küçükbaş hayvan varlığını artırmayı hedeflediğimiz, TİGEM aracılığı ile hayata geçirdiğimiz sözleşmeli üretim modeli projemizdir. Her bir üretici için 300 başa kadar, yıllık 500 bin küçükbaş koyun vereceğiz. Bu proje kapsamında sigorta, işçilik, faaliyet giderlerini avans olarak veriyoruz. Üretilen hayvanlar için alım garantisi veriyoruz. Bu proje ile 8 yılda ilave 5 milyon koyun elde etmiş olacağız. Bu çok büyük para değil. İnşallah seneye Sayın Cumhurbaşkanımıza bu sayıyı 1 milyona çıkarmamızı söyleyeceğiz. Bu para, 2017'de ithal ete verdiğimiz 4’te biri kadardır. Biz bunu ülkemizde üreteceğiz. Kırmızı et ihtiyacımızın yüzde 25’ini seneye karşılayacağız."
'BİZ BİRLİKTE TÜRKİYE'YİZ'
Eskiden yatırımlara engel olunduğunu belirten Fakıbaba, "Okul inşaatları bombalanıyor. İş makinesi giremez, yol yapılamaz. Niye benim vatandaşımın hakkı değil mi? Nedir sebep, insanlar mutlu olmayacaklar, devletlerine küsecekler. Hayır kardeşim, biz etle tırnak gibiyiz. Bizim ayrılmamız mümkün değil. Allah’tan başka kimse de bizi ayıramaz. Bizim zenginliğimiz, ayrı etknik gruplara sahip oluşumuz. Hep birlikte biz kardeşiz. Bizim ayrılmamız mümkün değil. Başka ülkeler, başka etnik grupları buraya getirip İncil üzerine yemin ettirirken, Müslüman olarak bizim ayrılmamızın sebebi nedir? Bunu birileri çıksın anlatsın. Kimin projesi, hangi dış ülkelerin projesi, kimlerin maşaları olduğunu anlatmaları lazım. Bu sadece PKK için değil, FETÖ için de aynı, DEAŞ için de aynı, PYD için de aynı. Her türlü terör örgütüne karşıyız. Biz birlikte Türkiye’yiz" dedi.
Yapılan konuşmaların ardından hak sahiplerine çekleri verilerek, hatıra fotoğraf çektirildi. Fakıbaba daha sonra hak sahiplerine verilen hayvanları inceledi.
FOTOĞRAFLI