HABER

Bakan Gül'den Kerkük uyarısı

Bakan Gül'den Kerkük uyarısı

ANKARA (İHA) - Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, Kerkük'te 2007 yılında yapılması planlanan referandumun sorunu çözüme ulaştırmayacağını aksine geri dönüşü olmayacak kırılmalara yol açabileceğini vurguladı.

Irak'taki Kürt gruplara da sitem eden Bakan Gül, "En zor zamanlarında Iraklı Kürt kardeşlerimizin de yanında olduk biz. Hem de her zeminde. Gerektiğinde pasaportlarını veren ülke Türkiye'dir. Sınırlarımıza geldiklerinde evlerimizi açan, ekmeğimizi paylaşan, geçici yerleşim imkanlarını hazırlayan da biziz. Biz Türkiye olarak Türkmen, Arap ve Kürt ayrımı yapmaksızın Irak'taki bütün unsurların hakkaniyet, adalet ve hukuk çerçevesinde bir arada yaşayabilmelerinin zeminini oluşturmanın çabasındayız" dedi.

Dışişleri Bakanı Gül, AK Parti'nin 'Türkiye Bülteni'ne dış politikada yaşanan son gelişmeleri değerlendirdi. Irak'taki gelişmelerle ilgili açıklamalarda bulunan Gül, Irak'ın zorlu sorunlarla karşı karşıya olduğu güç bir dönemden geçtiğini kaydetti. Türkiye'nin önündeki sorunların hemen tamamının aşılmasında en önemli unsurun Irak'ta karşılıklı anlayış ve iş birliği ruhunun yerleşmesi olduğunu dile getiren Bakan Gül, böylelikle Iraklıların etnik ve mezhepsel önceliklerini bir kenara bırakarak karşılarındaki meselelere uzlaşı temelli çözümler aramaya başlayabileceğini vurguladı. Bu meseleler arasında en önemlilerinden bir tanesinin Kerkük olduğunu ifade eden Gül, Kerkük'ün geleceği, nüfus yapısı ile Irak'ın küçük bir modeli olduğunu, bu nedenle Irak'ın geleceği açısından emsal teşkil edeceğini bildirdi. Gül, Kerkük'e yönelik dar bakışlı ve tek taraflı politikaların sürmesi halinde 2007 yılında yapılması planlanan referandum sonunda çözüme ulaşılamayacağını aksine geri dönüşü olmayabilecek kırılmalara yol açılacağını ifade etti. Gül, Kerkük'te de yapılması gerekenin, vilayeti oluşturan gruplar arasında uzlaşıya dayanan bir çözüm üretilmesi olduğunu bildirdi.
Hükümet olarak Irak'ta kalıcı barışın ve toprak bütünlüğünün tesis edilmesi için gayret verdiklerini ve çözüm için yol gösterdiklerini anlatan Bakan Gül, "Irak üzerinde çıkarlara dayalı bir hesap taşımadan Irak halkının bir an önce kesintisiz barışa ulaşması için çalışıyoruz. Türkiye elbette bu hassas dönemde komşusu Irak'ın yanındadır" dedi. Türkmenlerin Irak'ta hak ettikleri yere gelebilmeleri amacıyla hükümet olarak tüm desteği verdiklerini hatırlatan Gül, başta eğitim, sağlık ve diğer insanı yardımlar olmak üzere bütün zorunlu ihtiyaçların karşılanmasında Türkmenlerin yanında olduklarını kaydetti. Bakan Gül, Türkmenlerin, Irak'taki diğer gruplarla birlikte bir an önce kalıcı barışa kavuşması, insani ihtiyaçlarının en üst düzeyde sağlanması, can ve mal emniyetleri ile mülkiyet haklarının korunmasının en temel yaklaşımları arasında olduğunu bildirdi. Yakın geçmişin de unutulmaması gerektiğine işaret eden Gül, şunları kaydetti:

"En zor zamanlarında Iraklı Kürt kardeşlerimizin de yanında olduk biz. Hem de her zeminde. Gerektiğinde pasaportlarını veren ülke Türkiye'dir. Sınırlarımıza geldiklerinde evlerimizi açan, ekmeğimizi paylaşan, geçici yerleşim imkanlarını hazırlayan da biziz. Türkiye'nin her tarafından, Kürt akrabalarımızın insani ihtiyaçlarını karşılamak üzere seferber edilen yardım konvoyları hala hepimizin hatıralarındaki tazeliğini korumaktadır. Biz Türkiye olarak Türkmen, Arap ve Kürt ayrımı yapmaksızın Irak'taki bütün unsurların hakkaniyet, adalet ve hukuk çerçevesinde bir arada yaşayabilmelerinin zeminini oluşturmanın çabasındayız".

AB İLE İLİŞKİLER Bakan Gül, Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne (AB) üyelik sürecine ilişkin de değerlendirmelerde bulundu. AB ile tam üyelik sürecinin Türkiye'nin önceliği olduğunu belirten Gül, "Dönemsel olarak bazı sorunların daha çok öne çıkması bu gerçeği perdelemez. Bu bir devlet politikasıdır artık ve geriye dönüşü yoktur. Türkiye'nin son dört yılda attığı adımlar dünyanın her tarafında sessiz devrimler olarak adlandırılıyor. Dünyanın gözü Türkiye'nin üzerinde. Büyük ilerlemeler sağladık bu alanda. Tabii kolay geçişler olacaktır, zor rampalar olacaktır. Bu işin doğasında var bunlar ama duraksama yok kesinlikle" dedi. Kıbrıs sorununa da değinen Gül, hükümetin Kıbrıs politikasına yönelik eleştirilere cevap verdi. Eleştirilerin hükümetin sağladığı tarihi başarıları gölgeleyemeyeceğine dikkati çeken Gül, "Biz Kıbrıs'ta milliyetçiliğin kısır hamasi nutuklarla değil, icraatla yapılması gerektiğini herkese gösterdik. Bugün sesi çok çıkanlar da değişik nedenlerle pozisyon kaybına uğrayanlardır. Bunlara fazla aldırış etmemek gerekir. Kıbrıs'ta haklı olan, çözüm isteyen taraf olduğumuzu bütün dünyaya kanıtladık. İşte başarının en büyüğü ve özü buradadır" mesajını verdi.

İRAN MESAJI
Türkiye'nin komşularıyla olan ilişkilerini de tek tek değerlendiren Bakan Gül, İran ile ilişkiler konusunda önemli açıklamalar yaptı. "İran ile ilişkilerin rejim ihracı kıskacına takıldığı günler çok gerilerde artık" diyen Bakan Gül, Türkiye'nin İran'a bakışının bugün çok farklı noktaya geldiğine vurgu yaptı. İki ülke arasındaki ticaret hacminin her geçen gün gelişti"e7in gayret verdiklerini ve çğine dikkati çeken Gül, son yıllarda Türkiye'yi ziyaret eden İranlıların sayısında artış olduğunu kaydetti. Gül, Türkiye ile İran arasındaki karşılıklı temasların en üst düzeyde sürdürüldüğünü belirterek, "İran'ın üçüncü ülkelerle iyi ilişkilerinin artırılmasına yönelik katkılarımızı köklü komşuluk ilişkilerimizin gereği olarak her zeminde veriyoruz" dedi. Türkiye-Suriye ilişkilerine de değinen Gül, Suriye'nin artık Türkiye'ye yönelik bölücü teröre destek veren bir ülke olmadığını ifade etti. Gül, Türkiye-Suriye ilişkilerini şöyle özetledi: "Bizim için bir sorun yumağı değil. Her alanda sınır illerimizdeki akrabalık bağlarımızı da dikkate alarak ilişkilerimizi güçlendiriyoruz. İzliyorsunuz, Sayın Esad Türkiye'ye geldi. Sayın Başbakanımız da bu ülkeye iade-i ziyaret gerçekleştirdi. Çok samimi ve sıcak ortamlarda gerçekleşiyor bu temaslar. Öte yandan, Suriye ile serbest ticaret anlaşması imzaladık. Tabiatı ile bu da çok önemli bir gelişmedir".
Yunanistan ile ilişkilerin de geçmişe göre çok iyi noktaya geldiğini belirten Gül, Başbakan Erdoğan'ın ziyaretiyle ilişkilerde yeni bir dönem açıldığını kaydetti. Gül, "Belli ihtilaflar olacaktır elbette ama nihai hedefimiz barış ve güven ortamını kurmak ve korumaktır" dedi. Bakan Gül ayrıca, İslam ülkeleriyle olan ilişkilerde gelinen noktayı da değerlendirdi. Suudi Arabistan, Mısır, Birleşik Arap Emirlikleri, Ürdün ve diğer İslam ülkelerinin hepsiyle çok iyi ilişkiler kurduklarını ifade eden Gül, ticaretin arttığını, diplomatik temasların geliştiğine işaret etti. Gül, şöyle dedi: "Hiçbir komplekse kapılmadan, geçmişteki olumsuzluklara takılmadan yürütüyoruz bu ilişkileri. Türkiye İslam ülkeleriyle olan ilişkilerinde ilk kez bu kadar rahat, ilk kez bu kadar komplekssiz. Suudi Arabistan ve Körfez ülkelerine artık vize uygulamıyoruz. Kapıda alıyorlar".

En Çok Aranan Haberler