Bakan Günay'dan "şirince'ye Akın Edin" Çağrısı

Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Maya Takvimi'ne göre 21 Aralık'ta kıyametin kopacağı ve Selçuk ilçesine bağlı Şirince köyünün bundan etkilenmeyeceği iddialarına ilişkin, "Bütün söylentileri destekliyorum. Şirince'ye insanlar akın akın gitsinler ama Şirince'den mutlu ayrılsınlar. Şirince'de kötü yemekle, içecekle, yatakla hele abartılı fiyatla karşılaşmasınlar. Onun için benden 'selam' söyleyin Şirince halkına, eğer gelenler mutlu ayrılmazsa esas kıyamet 22'sinde onlara kopacak" dedi.

Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Ekonomi Muhabirleri Derneği üyeleriyle kahvaltılı basın toplantısında bir araya geldi. Basın mensuplarının sorularını cevaplayan Günay, turizmi ekonominin gizli güçlerinden biri olarak nitelendirdiğini belirterek, "Ekonomi değerlendirmeleri, bütçe tartışmalarında turizmin çok fazla adı geçmiyor ama şu anda turizmin Türkiye ekonomisine 2011 sonu itibarıyla bıraktığı rakam, TÜİK'in açıklamalarıyla 23 milyar dolar. 23 milyar tutar, 'olsa olsa yönetimiyle' hesaplanmış bulunan asgari tutar" dedi.

TÜİK'in yılda 4 defa anketörler tuttuğunu anlatan Günay, sınır kapılarına iş arayan vatandaşları gönderdiğini ve onların da turistlerin 'kırık dökük İngilizcesi ile' anket formlarını uzattığını söyledi. Bu anket formlarını dolduranların turlara ödedikleri miktar neyse onu söylediğini bildiren Günay, "Hiç kimse cebine koyduğu pahalı bir hediyeyi, halıyı, kilimi, yediği pahalı bir yemeği söylemiyor. Tura verileni söylüyor. Buradan 'olsa olsa yöntemiyle' bir hesaplama çıkıyor. Biz buna itiraz ettiğimiz zaman TÜİK de hak verdi. Sosyal statüsü yüksek olanlara anketörler yaklaşamıyor zaten. Anketör, kendi sosyal seviyesine uygun olana gidiyor. Açıkça resmi olarak, VIP, CIP, marinalar da bu hesaplamanın dışında" diye konuştu.

Günay, yurt dışı tur operatörlerinin Türkiye'ye bıraktığı oranın yüzde 40'larda hesaplandığını ve şimdilerde yurt içinde kalması gereken payın yüzde 53-55 arasında olduğunu ifade etti. Bunun da hesaplamaya katılmadığını belirten Günay, konuyu irdelediklerini ve 28 soruluk bir soruluk bir anket formunun turistlere uzatıldığını söyledi. Bu anketleri insanların bir çoğunun doldurmadığını anlatan Günay, bu soruların azaltığını söyledi. Günay, "Şimdi yeni bir yöntem üzerinde konuşuyoruz TÜİK'le. Hesaplamalar biraz daha gerçekçi olacak, marinalar, CIP'ler katılacak. Telefon görüşmeleri yapılacak. Havayolu taşımacılığı bu hesapların içinde yok. TÜİK'in açıkladığı 23 milyar dolar, olsa olsa yöntemiyle açıklanan en alt düzeyde turizm geliri" dedi.

Bakan Günay, TÜİK'in hesaplama yöntemlerini yıl başından itibaren düzelteceğini ve geriye doğru revize edeceğini belirtti. Turizmin istihdama doğrudan ve dolaylı bir katkısı olduğunu vurgulayan Günay, ekonomi tartışmalarında turizmin çok adının geçmediğini o yüzden turizmin 'gizli kahraman' olduğunu dile getirdi.

Günay, yurt dışından Türkiye'ye gelen turistlerin şikayetlerinin değerlendirilmesi ve turistlerin Türkiye'de yaşadığı olumsuz olaylara ilişkin, "Olay oluyor, ama trafik kazası Belçika'da da, Almanya'da da oluyor. İçki zehirlenmesi İtalya'da oluyor. Bu olaylar, turizmi olumsuz etkilemedi. Biz de önlemlerimizi alıyoruz. Olaylar oluyor ama Türkiye bunu önlemek için de sonuçlarını takip etmek için de en büyük gayreti gösteriyor' deniliyor. Bu konuda mesafe aldığımızı somut bir biçimde görüyorum" şeklinde konuştu.

MAYA TAKVİMİNE GÖRE 21 ARALIK'TA KIYAMETİN KOPACAĞI İDDİALARI

Kıyamet söylentileri üzerine birçok insanın Şirince'ye gittiğini ve gideceğini belirten Günay, "Bütün söylentileri destekliyorum. Benim için tanıtıma ne faydası olacaksa, onu destekliyorum. Şirince'ye insanlar akın akın gitsinler ama Şirince'den mutlu ayrılsınlar. Şirince'de kötü yemekle, içecekle, yatakla hele abartılı fiyatla karşılaşmasınlar. Onun için benden selam söyleyin Şirince halkına, eğer gelenler mutlu ayrılmazsa esas kıyamet 22'sinde onlara kopacak" dedi.

İzmir Turizm Müdürlüğü'nün bütün müdür yardımcılarını Şirince'ye gönderdiğini bildiren Günay, gelen ziyaretçinin yerli işletmeden mutlu ayrılması gerektiğine dikkati çekerek, sürdürülebilir bir şey yapılmaya çalışıldığını ifade etti. Şirince'de 500 civarında yatak kapasitesinin olduğunu belirten Günay, bunun en fazla bine çıkabileceğini dile getirdi. Günay, "Bu yıl Şirince'de hoş bir yemek oldu, güzel sokaklarda dolaştık' şeklinde bir anı kalırsa insanlarda, gelecek yıl bir hale dönüşebilir" dedi.

Günay, Türkiye'nin tanıtım filminin yapılıp yapılmayacağına ilişkin, "Kısa metrajlı bir film için ihale çalışmamız var. Ama bütün Türkiye'yi anlatan çarpıcı bir film konusunda bizi mutlu eden bir çalışma gelmiyor açıkçası" diye konuştu.

Terörün turizmi etkileyip etkilemediğinin sorulması üzerine, Günay, "1980'li yılların ortasından itibaren de terörle savaşıyoruz. Terörün bizi uğraştırmasına rağmen Türkiye büyük mesafe aldı. Bu, Türk turizminin başarısıdır. Türkiye, doğusunda güneydoğusunda bir silahın patlamadığı, bir tek insanın burnunun kanamadığı bir ortamda olsa bugün olduğundan daha fazlası olur" şeklinde konuştu. Turizmin bir sosyal dönüşüm projesi olduğunu söyleyen Günay, Güneydoğu'da bu potansiyelin hareketlendirilmesi konusunda bir miktar yol alındığına işaret etti.

TARİHİ ESERLERİN YURT DIŞINDAN TÜRKİYE'YE GETİRİLMESİ

Bir gazetecinin, "Tarihi eserlerin yurt dışından Türkiye'ye getirilmesi konusunda çalışmalarınız oluyor ve Avrupa'da sizi Türk milliyetçiliği yapmakla suçluyorlar" sorusuna Günay, "Lübnan, Suriye Osmanlı toprağı iken oradaki kazılardan Türkiye'ye getirilmiş bir takım eserler var. Ama biz çalmamışız. Uluslararası mevzuat bu konuda hiçbir tartışma getirmiyor. Biz o dönem tamamen yasal çerçeve içinde ülkemize eser getirmişiz. Onların da, 'Osmanlı'yla biz anlaşmıştık, demir yolunu kazarken yolun etrafında çıkan eserlerin yarısı sizin yarısı bizim anlayışıyla aldık, götürdük' dedikleri eserler var. Bir gün uluslararası mevzuat 'her eser kendi toprağına dönecek' derse, biz elimizde ne varsa vermeye hazırız. Veririz 200 eser, bize 20 bin eserin gelmesi lazım bu çerçevede" cevabını verdi.

Günay, Türkiye'nin 2013 yılında Eurovision'a katılmamasına ilişkin, "Eurovision'u fazla büyütüyoruz gibi geliyor bana. O açıdan, katılmamak çok bir şey kaybettir mi ölçmek lazım. Turizme etkisi olacağını düşünmüyorum" dedi. Günay, Eurovision'da oylama yönteminin değiştirildiğini ve halk desteğinin sonuçlara etkisinin değiştirildiğini söyledi.