HABER

Bakan Soylu canlı yayında soruları yanıtladı

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu: (4) - "Kürt kardeşlerim konusunda bugüne kadar ne söylemişim de bir ayrıştırıcı politikayı ortaya koymuşum?" - "Bana faşist diyor. Kim diyor? HDP'liler diyor. Benim ne faşizanlığım var? Hangi ırkı ayırmışım?" - "Türkiye'ye gelenlerin yüzde 65'i misakı milli sınırlarımızdan gelme" - "(Eski İstihbarat Daire Başkanı Sabri Uzun'un tutuklanması) Yarın ben bu işi bırakacağım. Ne yapacağım, bugüne ait bildiklerimi yarın öbür gün söyleyecek miyim, söylemem mi gerekiyor? O zaman bu millet, bu devlet bize niye mahremini teslim ediyor?"

İSTANBUL (AA) - İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Kürt kardeşlerim konusunda bugüne kadar ne söylemişim de bir ayrıştırıcı politikayı ortaya koymuşum?" dedi.

Bakan Soylu, TGRT Haber'de katıldığı Gündem Özel programında yaptığı açıklamada, Doğu ve Güneydoğu'da kayyum tarafından yönetilen bazı belediyelerin HDP'ye geçmesi konusundaki soruyu yanıtladı.

Belediyelerdeki faaliyetlerin takip edildiğini, kimseye terör üssü kurdurmayacaklarını aktaran Soylu, milletin bu konuda rahat olmasını istedi. Doğu ve Güneydoğu'da bu seçimde 94 kayyum atanan belediyenin 45'ini AK Parti ve diğer siyasi partilerin aldığını aktaran Soylu, "Benim beklentim dahi bu kadar değildi." ifadelerini kullandı.

"Kürtler Süleyman Soylu'ya olumsuz bakıyor." şeklinde yorumların hatırlatılması üzerine Soylu, Doğu ve Güneydoğu’da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın siyasi bir "vakıa" ve bir lider olarak görülmesine dikkati çekti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Doğu ve Güneydoğu'daki çocukların terörün baskısından kurtulması için kayyumu önemsediğini dile getiren Soylu, bunda ne kadar doğru bir yaklaşım içerisinde olunduğunun son seçimlerde de anlaşıldığını vurguladı.

Bu bölgelerdeki yatırımlara da değinen Soylu, "Güvenlik kuvvetlerimiz orada bir taraftan güvenliği sağlarken bir taraftan da şefkati getirdik. Öyle ceberut bir anlayış da söz konusu değil. Tam bir demokratik anlayışın gerçekleştirebildiği bir süreç. Allah'ınızı severseniz ben Kürt kardeşlerim konusunda bugüne kadar ne söylemişim de bir ayrıştırıcı politikayı ortaya koymuşum? Evet bu yürütüldü. Bana faşist diyor. Kim diyor? HDP’liler diyor. Benim ne faşizanlığım var? Hangi ırkı ayırmışım? Kendileri neyi ayırıyorlar, neyi ortaya koyuyorlar? Bunlar siyasi irrasyonel, rasyonel olmayan elbette ki değerlendirmelerdir. Kimse görmüyorsa Cenab-ı Allah görüyor. Biz buna inanıyoruz." diye konuştu.

- "Türkiye'ye gelenlerin yüzde 65'i misakı milli sınırlarımızdan gelme"

"Suriye'den yeni bir göç dalgası söz konusu mu?” şeklindeki soru üzerine Soylu, bundan 6-7 ay önce bu ihtimal üzerinde Göç İdaresi Genel Müdürlüğü, AFAD, Kızılay gibi kuruluşlarla çalışmalar yaptıklarını hatırlattı.

Düzensiz göç konusunda da önemli bir gayreti ortaya koyduklarını vurgulayan Soylu, "Şöyle bir problemimiz var, gönderdiğimiz yer Afganistan, Pakistan. Bunlar bizim kardeşlerimiz. Bu da bir Amerikan tezgahı. Bunu da açık söyleyeyim. Biz bu ülkelerle kötü olmamak zorundayız. Bu ülkeler bizim kurtuluş mücadelemizde varlar. Bu ülkeler bizim her zor dönemimizde varlar. Göndermek zorundayız doğru ama gönderirken de içim kan ağlıyor. Çünkü Türkiye'nin oradaki algısının değişmesi bizim için doğru bir yaklaşım değil, kötü bir yaklaşım ama bu göçe de bir şekilde set koymak zorundayız." dedi.

Türkiye’de 125 bin yabancı öğrencinin bulunduğuna dikkati çeken Soylu, şunları söyledi:

"Her gördüğümüz kişi Türkiye'ye kaçak gelmiş değil. İstanbul'da 450 binin üzerinde ikametli çalışan, etrafımızdaki bütün coğrafyadan ve Avrupa coğrafyasından gelen insanlar var. Bunu sadece her gördüğümüzü 'Bunlar nereden geldiler, Türkiye’yi İstanbul'u istila ettiler' diye bir değerlendirme yapılmanın yanılgısında olmasın diye bu ifadeyi ortaya koymak istedim. Bu konuda 326 bin kişi, mesela bizim özellikle Cerablus, Azez, Mare, Afrin hattı bizim için önemlidir. Türkiye’ye gelenlerin yüzde 65'i misakı milli sınırlarımızdan gelme."

Türkiye'den Suriye'ye dönen Suriyeli sayısının 326 bine ulaştığını aktaran Soylu, Türkiye'de 3 milyon 608 bin Suriyeli'nin bulunduğunu açıkladı.

Türkiye’de 450 bin Suriye kökenli çocuğun doğduğunu aktaran Soylu, bu konuda Göç İdaresi Genel Müdürlüğü, Emniyet, Jandarma, Sağlık Bakanlığı, Milli Eğitimin çok önemli bir çalışma yürüttüğünü vurguladı.

- FETÖ ile mücadele

Soylu, kamudaki FETÖ üyeleriyle mücadele önemli adımlar atıldığını, yalnızca Emniyetten 50 bin personelin tasfiye edildiğini, mülki idarede yarıya yakın kişinin görevden uzaklaştırıldığını aktardı.

Gelecek nesillere bir bedel daha ödettirmemek üzere çalıştıklarını aktaran Soylu, "TSK, Emniyet, yargı ve bürokraside ne kadar FETÖ'cü vardı, ne kadar kaldı?" şeklindeki soru üzerine ise, "Söylemeyeyim isterseniz… 'Çoğu gitti azı kaldı' diyebiliriz. ifadelerini kullandı.

- Sabri Uzun'un tutuklanması

Cumhurbaşkanına hakaret ve terör örgütüne yardım suçlarından tutuklanan eski İstihbarat Dairesi Başkanı Sabri Uzun, konusundaki soru üzerine ise Soylu, şöyle dedi:

"İşin yargı boyutuna karışmam ama devlet bize namusunu teslim etti. Yani, biz görevimiz esnasında konuşabiliriz, vatandaşımızı doğru bilgilendirmek için. Soruyorsunuz söylüyoruz ama yani ben şunu anlayamıyorum, bugünkü İstihbarat Başkanımızın ismini biliyor musunuz? Bilmiyorsunuz. Jandarmada biliyor musunuz? Buralar devletin mahrem yerleri, namus yerleri. O adamlar işlerini kahramanlıkla yaparlar, orada çalışırlar. Ben geçen akşam istihbaratta bin kişiyle beraber iftar yaptım. İnanın konuşmaya çıktım, gözlerim şimdi bile nemlendi, yaşardı. Sebebi şu, biz uyurken bu çocuklar çalışıyorlar ve bunun elinde her şey var. Namusumuz bizim bunların elinde. Herkes yani vıdı vıdı vıdı bu nedir ben bunu anlamıyorum. Yarın ben bu işi bırakacağım. Ne yapacağım, bugüne ait bildiklerimi yarın öbür gün söyleyecek miyim, söylemem mi gerekiyor? O zaman bu millet, bu devlet bize niye mahremini teslim ediyor?"

Türkiye'de insan kaynağının adeta heder edildiği, insanların birbirine olan güveninin sorgulandığı çok zor bir dönemden geçildiğini, aktaran Soylu, "Bütün bunların içerisinde bir yerlerde birileri oturmuşlar, sanki geçmişte çok iyi bir iş... Getirdiniz, yaptığınız iş belli 15 Temmuz, Allah'ı seversen. Bu kadar basit." ifadelerini kullandı.

Son dönemde dezenformasyon içeren haberlerle sıkça karşılaştıklarını aktaran Soylu, bu konuda mücadele için "Dezenformasyon Müdürlüğü" şeklinde bir oluşum düşündüklerini ifade etti.

Soylu, sınırda terörle mücadele konusunda sis ve puslu hava nedeniyle sıkıntı yaşandığını da dile getirdi. El yapımı patlayıcı ve teröristlerin kullandığı uzun menzilli keskin nişancı tüfeği gibi tehlikelerin bulunduğunu aktaran Soylu ancak insansız hava araçları, drone'lar konusunda Türkiye'nin büyük yol katettiğine dikkati çekti.

Soylu, "Hem insan kaynağı hem teknoloji konusunda çok güçlüyüz ve kendimizi çok geliştiriyoruz. Karşı taraf atak yaptığı zaman, ağabeyleri bunlara bir teknoloji öğrettiği zaman o teknolojiye cevabımız çok uzun süre almıyor. Burada TÜBİTAK'tan savunma sanayine kadar muhteşem bir sinerji var ve bu sinerjide herkes koşuşturuyor." ifadelerini kullandı.

(Sürecek)

En Çok Aranan Haberler