İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Bitlis'te seçim Koordinasyon Merkezi'nin açılışından sonra Ahlat’a geldi. Ahlat’ta Yukarı Çarşı Park AVM önünde saatin geç olması ve havanında oldukça soğuk olmasına rağmen kendisini bekleyen vatandaşlara seslenen Soylu, “Allah sizden razı olsun. Ahlat’a sahip çıktığınız için, bin yıllık başkentimize sahip çıktığınız için şu Kubbet-ül İslam’a sahip çıktığınız için, buralarda elif gibi dik durduğunuz için minnettarız, müteşekkiriz. Hepinize sevgilerimizi, saygılarımızı ve hürmetlerimizi arz ediyoruz, sağ olun varolun. Kıymetli Ahlatlı hemşerilerim şunu söylemek istiyorum yaklaşık şuradan 200 metre geride otobüsümüzü durdurduk, sayın Cumhurbaşkanımızla konuştuk. Bana nerede olduğumuzu sordu bende kendisine Ahlat’ta olduğumuzu söyledim. İnanın sayın Cumhurbaşkanımıza Ahlat deyince gönlü kıpır kıpır eder, sesi titrer Ahlat’ı duyunca. Size selamlarını, size muhabbetlerini ve size sevgilerini iletti ve dedi ki ’31 Mart’ta Ahlat’tan rekor bekliyorum rekor.’ İfadelerini kullandı.
Vatandaşların sık sık ‘Ahlat seninle gurur duyuyor’ sloganları üzerine Bakan Soylu, “Biz Ahlatla gurur duyuyoruz. Bu kadar saldırmalarına rağmen, bu kadar milletimizi rahatsız etmek istemelerine rağmen, on yıllardır içeriden ve dışarıdan huzurumuzu bozmak istemelerine rağmen Ahlat elif gibi dik durdu biz minnettarız, müteşekkiriz” dedi.
Türkiye’nin üzerinde büyük oyunlar oynandığının altınız çizen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, sözlerini şöyle sürdürdü; “Bakın on yıllardır bu ülke insanına ve bu ülkeye sıkıntıya sokuyorlar. Rahat etmemizi istemiyorlar. Huzurlu olmamızı istemiyorlar, büyümemizi istemiyorlar, zenginleşmemizi istemiyorlar, tam bağımsız olmamızı istemiyorlar, sevincimizi yaşamamızı istemiyorlar. Ülkemizin yarına umutla bakmamızı istemiyorlar. Bu ülkede başbakan astılar, bu ülkede bakanlar astılar, bu ülkede milletin seçtiği adamları, liderleri gazete manşetleriyle itibarsız hale getirmeye çalıştılar, ailelerine saldırdılar. Amerika’dan Avrupa’dan bize parmak salladılar. Ekonomimize saldırdılar, terör çıkardılar, anarşiyi çıkardılar. Bu ülkede birliği beraberliği bozmak için ellerinden gelen her şeyi yaptılar. Yeter ki rahat olmayalım, yeter ki huzurlu olmayalım. Bu ülkede değerlerimize saldırdılar. Kutsallarımıza saldırdılar. Minarelerimizi, ezanlarımızı aldılar. 15 yaşından küçük çocuklarımız Kur’an-ı Kerim okuyamaz diye bize ültimatom verdiler. Bu ülkede Türk-Kürt, alevi-sunni, sağcı-solcu, laik-dindar, başı açık-başı kapalı, hep birbirimizi birbirimizden ayırmaya çalıştılar. Her 10 yılda bir darbe yaptılar bu ülkede. 60’da darbe, 71’de darbe, 80’de darbe, 28 Şubat’ta darbe 27 Nisan ve en son o hain Amerikan uşağı Pensilvanya’daki şarlatanın 15 temmuzda yapmak istediği darbe. Yetti mi? hayır yetmedi. Bilmenizi istiyorum. Daha ötesi var Irak’ın kuzeyinde devlet kurmaya çalıştılar. Ardından Afrin’e terör yerleşkesi kurmaya çalıştılar. Ardına bir terör hattı kurup Türkiye’yi Ortadoğu’dan güneyinden ayırmak istediler. Yetti mi? Hayır. Ardından dolarla saldırdılar, dövizle saldırdılar. Türkiye’nin ekonomisini biraz rahatsız edelim vatandaşla hükümetin arasını ayıralım da yerel seçime girerken biraz hükümet zafiyete girsin, oy kaybetsin önümüzdeki 4 buçuk yıl onların anasından emdiği sütü burnundan getirelim diye tekrar bir oyun tekrar bir kumpas kurdular.”
Terör örgütü elebaşlarının küçük kız çocuklarını masalarına meze yaptığını ifade eden Soylu; “Bana diyorlar ki çok sert konuşuyorsun. Çok sert mi konuşuyorum ben Ahlatlılar. Ne diyorum? Kadın çıkacak diyecek ki, ‘PKK’ya, PYD’ye sırtımı dayadım’. Bende ne diyeceğim sırtını mı sıvazlayacağım. Bende ona bir şey söyledim. Sana 4 tane duvar verdim şimdi. İstediğin duvara daya. Bu ülkenin huzurunu bir terör örgütüne bozdurmayız, bunu net bir şekilde söylüyorum. Şurada tekrar ifade ediyorum. Kardeşlerim 13-14 yaşındaki kızları aldılar. O hayvan Cemil Bayık, o hayvan Murat Karayılan’ın masasına meze yapıp çocukları taciz ettiler, tecavüz ettiler. Bir kardeşiniz söylüyorum. Eğer onları o masaya meze yapanlara o Murat Karayılan ve Cemil Bayık’ın burnundan fitil fitil getirmezsek namerdiz” diye konuştu.
10 yıl 12 yıl önce insanların ben dindarım demekten çekindiğini belirten Soylu; “ Kendimden biliyorum. Bakınız dindarım demekten çekiniyorlardı. Şimdi herkes ben dindarım diyor. İnsanlar ben aleviyim demekten çekiniyorlardı. Bugün rahat bir şekilde ben aleviyim diyorlar. İnsanlar Kürdüm demekten çekiniyorlardı, bugün rahat bir şekilde söylüyorlar. Kimsenin kendini tanımlamasına bugün ki Türkiye’de bir engel yok. Herkesin hüviyetinin, özgürlüğünün istediği kadar alabileceği bir an var. Ama biraz önce anlattım. Terör örgütünün derdi başkadır. Burada doğu ve güneydoğudaki çocukları ailelerinden alıyorlar dağa götürüp terörist yapmak istiyorlar. Ben onlara bir şey söylemek istiyorum. O çocukları niye alıyorsunuz. Niye yoksul ailelerin çocuklarını alıyorsunuz. Kendi çocuklarınızın bir eli yağda bir eli balda. Alında onları Murat Karayılan’ın yanına götürün onları terörist yapın. Kendi evlatlarınızı terörist yapın” dedi.
Her seçim döneminde Avrupa ve Amerika’nın oyunlarının olduğunu söyleyen Soylu şunları söyledi; “Seçim yaparız Avrupa peşimizde, seçim yaparız Amerika peşimizde. PKK’nın arkasında kimin olduğunu düşünüyorsunuz. Avrupa ve Amerika var. Bu Amerika’nın bir yere huzur getirdiğini gördünüz mü? Afganistan’da yıllardır duruyor getirdi mi? Pakistan’a getirdi mi? Suriye’ye getirdi mi? Irak’a getirdi mi? Bakın her yerde huzursuzluğu var. Bakın yaptığı şudur. Ülkeleri birbirine katıp ondan sonra ordan paraları alıp silah endüstrisini, silah sanayisini güçlendirmektir. Ortadoğu’ karıştırmak ve karıştırarak Ortadoğu’yu yönetmeye çalışmaktır. Bunu bu coğrafyada ki en büyük ortağı da PKK terör örgütüdür. Biz yemin ettik, ahdettik. Milletimizle sözleşme yaptık. Yaptığımız sözleşme şudur. Cumhurbaşkanımız milletimizle sözleşme yaptı. Bu ülkenin huzurunu bozmaya çalışan terör örgütlerinin ipini çekeceğiz. Hangisi olursa olsun PKK, PYD, DEAŞ, FETÖ hepsine bu mücadeleyi gerçekleştiriyoruz.”
Ahlat’ın memleketin en önemli yerlerinden biri olduğunun altını çizen İçişleri Bakanı Soylu; “Diyelim ki 31 Mart’ta zayıfladık biz. Yani milletimiz dediki ‘ Biz size az oy verdik’. 31 Mart’tan böyle çıktık. Ertesi gün ne olur biliyor musunuz? Ertesi gün sizin bildiğiniz olaylar olur. 6 yaşındaki masum çocukların eline taşı verirler kaymakamı Valiyi sokağa çıkaramaz hale getirirler itibarsız hale getirirler. Bu yaşandı mı bu bölgede. Hep beraber yaşadık mı? Evet yaşadık. Cumhurbaşkanımızla biraz önce arabada konuşurken bana dedi ki Ahlat’ta külliye yapıyoruz. Bir Cumhurbaşkanlığı otağı getiriyor Ahlat’a Allah razı olsun. Bilmenizi istiyorum bu önemli bir imzadır. Güzel bir imzadır. Bu hakikaten çok anlamlı bir imzadır. Ahlatlılar bize güç ve kuvvet verin. Ahlatlılar hemşerilerim bizi kandilin önünde eğik bırakmazsınız değil mi? Bizi FETÖ şarlatanına güldürmezsiniz değil mi? Bizim elimizi bağlayıp bizi hainlere karşı zayıfa düşürmezsiniz değil mi? Allah bizi size mahçup etmesin İnşallah. Allah sizden razı olsun, sözünüz dua olsun. Sözünüz kuvvet olsun, sözünüz güç olsun. Hepinizin huzurunda Cumhur İttifakı için hem Cumhurbaşkanımız sayın Recep Tayyip Erdoğan’a, hemde sayın Devlet Bahçeli’ye teşekkür ediyorum. Hürmetlerimizi sunuyoruz. Sağolsunlar, varolsunlar. Hepinizi sevgiyle saygıyla selamlıyorum. Allah’a emanet olun” dedi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, konuşmasının sonunda Ahlat’ın Cumhur İttifakı adayı A.Mümtaz Çoban’a destek isteyerek ilçeden ayrıldı. Bakan Soylu’nun katıldığı mitinde AK Parti Bitlis Milletvekilleri Vahit Kiler ve Cemal Taşar, Bayındırlık ve İskan Eski Bakanı Zeki Ergezen, AK Parti Bitlis İl Başkanı Engin Günceoğlu, AK Parti Ahlat İlçe Başkanı Oğuz Atılgan, MHP Ahlat ilçe Başkanı Tahsin Gülsar’da yer aldı. (İHA)