Dünyanın ve Türkiye'nin bir numaralı gündem maddesi Suriye haline geldi. Suriye'de Esad rejiminin muhalif gruplarca devrilmesi geniş yankı uyandırdı.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç da sosyal medya hesabından son gelişmelerle ilgili şu açıklamayı yaptı:
"Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın güçlü liderliğinde Türkiye, yıllardır iç savaşın sürdüğü Suriye’nin mazlum halkına kucak açmış, masum insanların hayatta kalabilmesi için mücadele etmiş, bölgenin istikrara kavuşması için uluslararası alanda her türlü diplomatik çabayı göstermiştir.
Mayası kardeşlikle yoğrulan, göğsünde bin yıllık birlik, beraberlik ve kardeşliğin nişanesini taşıyan aziz ve asil milletimiz mazlumların sığınağı olmuş, tarih önünde ve insanlık vicdanında bir yıldız gibi parlamıştır.
Mazlumların ve mağdurların umudu olan Türkiye, katliama uğrayan, bir dilim ekmeğe muhtaç olan, ölüm kalım savaşı veren masum insanlara kucak açmış, cansız bedeni sahile vuran Aylan bebek gibi nice bebekler, çocuklar ölmesin diye mücadele etmiş, her platformda insan haklarını savunmuştur.
Bundan sonra Suriye’de savaş ve gözyaşının yerini barış ve kardeşlik almalı, komşu coğrafyamızda artık hürriyet ve istikrar hakim olmalıdır. Suriyeli kardeşlerimiz, kendi topraklarında özgürce ve güven içerisinde yaşamalıdır.
Ülkede istikrarın yeniden tesisi için bölgedeki iç karışıklıkların ve çatışmaların bir an önce sona ermesi en temel arzumuzdur.
Suriye’nin toprak bütünlüğünün korunması için uluslararası topluma da büyük bir görev düşmektedir.
Suriye’de oluşacak yeni yönetim, kimseyi ötekileştirmeden ülkenin milli birliği, toprak bütünlüğü, istikrarı ve halkının refahı için çalışmalıdır.
Türkiye Cumhuriyeti, bugüne kadar komşularının toprak bütünlüğüne ve ulusal güvenliğine azami ihtiramı göstermiş olup bundan sonra da aynı politikayı büyük bir hassasiyetle takip edecektir.
Diğer yandan ülkemizin güvenliği, milletimizin huzuru için terör örgütleriyle kararlı mücadelemiz kesintisiz şekilde devam edecektir.
Suriye’nin ve tüm mazlum coğrafyaların geleceği ve güvenliği için, sulh için, kardeşlik için mücadelemizi sürdürecek; bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da daima haktan, hakkaniyetten, adaletten yana olacağız."