Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi (FSMVÜ) Hukuk Fakültesi, Birinci Şehir ve Hukuk Konuşmaları Sempozyumu düzenledi. Haliç yerleşkesinde düzenlenen sempozyumda, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Mehmet Cahit Turhan, 'Ulaşım politikaları açısından İstanbul' başlıklı bir konuşma yaptı. Bakan Turhan, “İstanbul’un ulaşım altyapısına 78 milyar 876 milyon lirası Yap, İşlet, Devret (YİD) kapsamında olmak üzere toplam 133 milyar 131 milyon lira yatırım yaptık. Bu yatırımların içinde İstanbul Havalimanı var. İstanbul Havalimanı, kamu bütçesinden tek kuruş para harcanmadan yapılan bir yatırımdır” dedi.
Ulaşımın insan hayatındaki en önemli ihtiyaçlardan biri olduğunu söyleyen Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Mehmet Cahit Turhan, İstanbul’da hayatına devam eden insanlar, hiçbir araç kullanmadan gününü geçirmiyordur. Mutlaka bir araca ihtiyaç var. İstanbul’un tarihi bizim Marmaray’ı inşa etmeye başladığımız zaman 8 bin yıl olarak biliniyordu. 13 bin yıllık insan hareketinin, tarihinin olduğu burada medeniyetlerin kurulduğu bilgisine ulaştık. İstanbul 500 yıldır bizim vatanımız. Özellikle cumhuriyet tarihinden sonra İstanbul’da hızlı bir nüfus artışı ve düzensiz bir yapılaşma ortaya çıkmış. Bunun da getirdiği şehircilik problemlerinin başında altyapı çalışmalarının plansız olması geliyor. Günümüzde en temel sorunların başında ulaşımda yaşanan problemler geliyor” ifadelerini kullandı.
Kanal İstanbul projesine Türkiye’nin neden ihtiyaç duyduğunu açıklayan Bakan Turhan, “İstanbul Boğazı, aynı zamanda uluslararası deniz trafiğine hizmet eden bir su yoludur. İstanbul Boğazı uzun zamandır deniz trafiğinde S.O.S veriyor. Özellikle 2013 ve 2014 yıllarında boğazdan günde 40 bin yük gemisi geçti. Boğazın güvenli bir şekilde hizmet verebilmesi bu rakam maksimum 25 bin. Karadeniz ve Marmara’da gemiler boğazı geçmek için 2 gün bekliyor. Gemilerin beklemesi para demek. Geminin büyüklüğüne göre bir günün maliyeti 100 bin dolarla 400 bin dolar arasında değişiyor. Hizmet aksıyor, dünyada zenginlik giderek doğuya kayıyor. Orta Asya zenginleşiyor. Ortadoğu’nun zenginliği zaten vardı şu anda bir yıkım içerisinde yapılacak. Çin uzakta kaldı, çok hızlı büyüdü, gelişiyor. Dünyanın atölyesi halinde, üretiyor bu mallar pazarlara taşınacak” diye konuştu.
Bakan Turhan, “Bununla ilgili olarak kara, demir ve deniz yollarımızı geliştirmemiz lazım. Ülkemiz doğal bir ulaşım koridoru üzerinde kavşak noktasındadır. Bu avantajları ülkemize, milletimize kazandırmalıyız. Bunun için Kanal İstanbul diyoruz, ben büyük bir proje yaptım demek için değil, bunun için Kanal İstanbul’u yapıyoruz” ifadelerini kullandı.
8 yıldır Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla bu projenin içerisinde yer aldığını aktaran Turhan, “Çok gizli olarak ilk 3 yılda 5 adet koridor belirledik, 1 tanesine karar verdik. İşletim ve yapım maliyetleri düşük, çevreye duyarlı en uygun proje olarak bir taneye karar verdik, bunu yapacağız. Çed raporuna yönelik eleştiriler ise, bu eleştiriler her projede vardır. Biz milletimiz için kötü bir şey yapmayız. Onun hayrına be varsa onu yapmaya çalışıyoruz” diye konuştu.
İstanbul’un 15 milyonu aşan nüfusuyla dünyanın sayılı metropolleri arasında olduğunu belirten Turhan, “İstanbul ulaşımındaki temel mesele, ülke nüfusumuzun 3 buçuk, 4 katlık artış gösterdiği son 70 yılda, İstanbul nüfusunun 12,3 katlık artış göstermiştir. Bu duruma şehirde eskiden beri olan yetersiz altyapı ve çarpık kentleşme de eklendiğinde sorunun boyutları daha da yükseliyor. Aslında vizyoner bakışla gidişatın vaktinde farkına varılıp, gerekli altyapı adımları atılsaydı, köklü ulaşım politikaları hayata geçirilseydi bugün sorunu bu denli yakıcı yaşamıyor olacaktık” diye konuştu.
İstanbul’un trafik sorununun bundan 45 yıl önce de haberlere konu olduğunu söyleyen Bakan Turhan, “Şehrin nüfusu o zaman 4 milyon bile değildi. O zaman ki adıyla Boğaziçi Köprüsü’nden günde 26 bin taşıt geçiyordu. Vatandaşlar bir yerden bir yere giderken trafikte bir saati aşkın süre geçirmekten şikayet ediyordu. Bunları şunun için söylüyorum 40 – 50 yıl önce İstanbul’un trafik sorunu haberlere konu olmakla, bir anlamda alarm zilleri çalıyordu ancak duyan çıkmadı. Bugün şehrin nüfusu 16 milyona yakın, trafiğe kayıtlı taşıt 4 milyon 200 bin dolayında. Bugünkü adıyla 15 Temmuz Şehitler Köprüsü’nden bir günde geçen araç sayısı 156 bin. Bunun getirdiği ulaşım sıkıntısı da var” ifadelerini kullandı.
Bugün için ulaşım sorununu hepten çözmenin mümkün olmadığını dile getiren Turhan, “Ancak son dönemde yaptığımız gibi katlanarak artmasının önüne geçmek, etkisini azaltmamız mümkün. Böylesine çetrefilli ve çok boyutlu sorunlar yumağıyla karşı karşıya bulunuyoruz. Özellikle şovdan, günü kurtarma hastalığından, popülist hastalığından uzak durmak lazım. Bu yaklaşımlar ulaştırma politikalarının ruhuna aykırıdır. İş yapacaksınız, proje üreteceksiniz, hizmete sunacaksınız. Son 17 yılda İstanbul’a ve ülkemize ulaştırma, altyapı ve haberleşme konularında bu yaklaşımlardan uzak nice kalıcı eserler kazandırdık” dedi.
İstanbul’un ulaşım altyapısına 78 milyar 876 milyon lirası Yap, İşlet, Devret (YİD) kapsamında olmak üzere toplam 133 milyar 131 milyon lira yatırım yaptık. Bunların içinde İstanbul Havalimanı var. İstanbul Havalimanı kamu bütçesinden tek kuruş para harcanmadan yapılan bir yatırımdır. YİD ihalesini kazan firma, havalimanı açıldığından beri devlete bu araziyi kullanma karşılığında yıllık 880 milyon Euro ödüyor” diye konuştu.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Mehmet Cahit Turhan, “Ülkemizde 2002 yılında 8 milyon 600 bin olan motorlu taşıt sayısı bugün 23 milyon 113 binin üstüne çıktı. Nüfusumuz 82 milyon. Bu araçların yüzde 54’ü otomobil. Görüyoruz ki nüfusta yaşanan her artış daha fazla taşıt trafiğine yol açmış. Yani refahımız artmış. Küçük kapasiteli bireysel taşımacılığın baskın hale gelmesi, bir yanıyla elbette sosyal refahı göstermesi bakımından önemlidir. Ancak diğer yanıyla, kent içi ulaşımda yüksek maliyet demektir, güvenlik zafiyeti demektir, çevre kirliliği demektir, trafik sıkışıklığı demektir” ifadelerini kullandı.
Kaynarca-Sabiha Gökçen metro projesi ile mevcut Kadıköy-Kartal-Kaynarca metrosunu Sabiha Gökçen Havalimanı'na ulaştıracaklarını söyleyen Turhan, “İstanbul Havalimanı’nın ulaşımını rahatlatmak için yapmakta olduğumuz Gayrettepe-İstanbul Havalimanı ve Halkalı- İstanbul Havalimanı metro sistemimizin inşaatı devam ediyor. Amacımız seneye 2020 yılının sonlarına doğru Gayrettepe- İstanbul Havalimanı arasındaki kısmı hizmete açmak. Yine 2021 yılının sonlarına doğru da Halkalı-İstanbul Havalimanı metro hattını hizmete açmak” dedi.
FSMVÜ Mütevelli Heyet Başkanı İsmail Gerçek ise, “Ulaşım her ülkenin gerek ekonomik gerekse siyasi gelişmişliği açısından çok önemli bir gösterge. Gelişmişliğin göstergeleri dikkate alınırken en önemlilerinden bir tanesi de ulaşımdır. Tarihe baktığımız zaman ulaşımda ilgili çeşitli savaşlar, mücadeleler olmuş, bir Süveyş Kanalı’nın açılması bile dünya tarihinde çok önem arz etmiş. Ülkeler açısından ulaşım asla göz ardı edilmeyecek bir husustur. İstanbul ise tarih boyunca toplumlara ve insanlara dokunmuş önemli bir şehir. İstanbul’la ilgilenmek bizim için bir borçtur. İstanbul’u ve ulaşım konusunu güle benzetiyorum. İstanbul bir gülse ulaşım da bir dikendir. Gülü seveceksek, dikeniyle seveceğiz” dedi.
(DHA)