Bakan Yazıcı: Son 4 Yılda 15 Bin 500 Ton Kaçak Çay Ele Geçirildi

Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, son 4 yıl içerisinde 15 bin 500 ton gümrük kaçağı çay ele geçirdiklerini söyledi.

Bakan Yazıcı, memleketi Rize’de gazetecilerle bir araya gelerek gündeme ilişkin soruları cevapladı. Konuşmasında, 31 Aralık’ta son bulacak olan 5084 sayılı Teşvik Kanunu hakkında bilgi veren Bakan Yazıcı, “Yasanın yenilenmesi konusuna ihtimal vermiyorum. Biz Türkiye'nin en yaygın, en etkin bir yatırım teşvik programını hazırladık ve yürürlüğe koyduk. Dolayısıyla biz iş dünyasına sağlayacağımız kolaylıkları bu yatırım programında oluşturduk. Yeni yatırım programımızda istihdam sorununa da çözümler getirdik.” dedi.

KAÇAK ÇAYI İHRAÇ ETTİK

Bakan Yazıcı, bir gazetecinin sorusu üzerine ülkeye yasa dışı yollarla sokulan kaçak ürünler hakkında şunları söyledi: “Kaçak ele geçirdiğimiz malzemelerde tütün ve tütün mamulleri, belli bölgelerde elektronik eşya, nitelikli gıda malzemeleri ve kaçak çay ağırlıklı olmuştur. Kaçak çay tasfiyesine ilişkin bu yıl mayıs ayında bir toplantı yaptık ve el konulan kaçak çayları piyasaya sürmeyi kaldırdık. Bu çaylardan sağlığa zararlı olmayanları ihraç ettik. Bir kısmını da Kızılay aracılığıyla muhtaç ailelerimize ulaştırdık. Yıl sonu rakamları tam elimize gelmedi ama son 4 yılda bakanlığımız, emniyet ve jandarma rakamları dahil 15 bin 500 ton kaçak çay ele geçirdik.”

“BAŞBAKANIMIZIN YAKLAŞIMI DOĞRU”

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın “Ben dağa çıkmam, bizim yolumuz bu değil.” sözünü değerlendiren Yazıcı, “Sayın başbakanımızın açıklaması üzerine açıklama yapmam doğru değil ama başbakanımızın yaklaşımı doğrudur. Bir şeyi bir şeyle kıyaslarken bir doğru bir yanlış şeklindeki bir değerlendirme doğru bir yaklaşım değil.” şeklinde konuştu.

Geçtiğimiz günlerde vatandaşların ÇAYKUR önünde yaptıkları eylemleri hatırlatan Hayati Yazıcı, “İslampaşa Mahallesi'nde bulunan fabrikamız Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi’ne devredilmişti. Fabrikanın Veliköy ve Gündoğdu fabrikalarına nakline karar verilmesinin ardından vatandaşlarımız yeni fabrika yapılmadan fabrikanın nakledilmesine karşı çıkmak adına birtakım eylemlerde bulundu. Hemşehrilerimizin tepkileri doğal olabilir; ancak hiçbir vatandaşımıza yakışmayacak şekilde dile getirmelerini üzüntü ile karşıladım. Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Rize'nin geleceği açısından çok önemlidir. En hızlı büyüyen üniversiteler arasında yer alıyor. Böyle bir üniversitenin mevcut fabrikanın yerinde faaliyette bulunması ilimiz ve bölge açısından çok önemlidir. Fabrikanın RTEÜ’ye verilerek başka yere devredilmesi son derece yararlı olacaktır. Fabrikanın taşınması hiçbir olumsuz duruma mahal vermeyecek.” dedi.