Bakan Yılmaz: Devletin Karşısına Silahla Çıkan, Cevabını Silahla Alacak

Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, “Bir yandan hukuka bağlı insan hak ve hürriyetlerini öne alan bir anlayışla diğer yandan silaha sarılan eşkıyaya hak ettiği cevabı verecek şekilde yolumuza devam edeceğiz. Devletin, milletin karşısına silahla çıkan cevabını silahla alacak.” dedi.

İsmet Yılmaz, bazı gezi ve açılış programları için geldiği Sivas’ta Cumhuriyet Üniversitesi'nin 2012–2013 Akademik Yılı açılış törenine katıldı.

Bakan Yılmaz, törende yaptığı konuşmada, birilerinin nemalandığı, rantını yediği bir sektör haline gelmesiyle, ona yol açan asıl etkenlerin ortadan kaldırılması halinde bile terörün bir şekilde varlığını sürdüreceğini belirtti.

Terörün gerekçesi olarak gösterilen taleplerin yerine getirilmesi halinde bile terör örgütünün hiçbir şey olmamış gibi yoluna devam edeceğini kaydeden Yılmaz, "Terör, birileri için artık bir meslek, bir geçim kapısı, Kürt insanının sırtından rant yeme vasıtası haline gelmiştir. Terör örgütünü açılım da durdurmaz demokratikleşme de. Ancak şu noktayı özellikle vurgulamak gerekiyor. Terör örgütünü açılım durdurmaz fakat onun insan kaynaklarını giderek azaltır, uzun vade de kurutur.” diye konuştu.

"BUGÜN TERÖR ÖRGÜTÜNÜN NASIL TASFİYE EDİLECEĞİ SORUNU VAR"

“Bugün sorun, terör örgütünün nasıl tasfiye edileceği sorunudur. Bugün sorun, tasfiye sonucunda örgüt yöneticileri olan tasfiye memurlarına ne pay verileceği sorunudur.” diyen Bakan Yılmaz, “Şundan emin olun ki milletten aldığı destekle bu hükümet milletin zerre kadar hakkına halel getirecek hiçbir çalışma yapmaz. Demokratikleşme yolunda atılan adımların terör örgütünün amacının üzüm yemek değil bağcıyı dövmek olduğu gerçeğini yalın bir şekilde gözler önüne sermiş olması bile terörle mücadele psikolojik boyut açısından önemli bir başarıdır. Bugün artık terörün insanın menfaatini ve huzurunu değil birilerinin rant heveslerinin olduğu gün gibi ortaya çıkmıştır. “ ifadelerini kullandı.

"PKK TAŞERON OLARAK KULLANILIYOR"

Terör örgütünün aynı zamanda taşeron olarak da kullanıldığına değinen Bakan Yılmaz, ”Bu örtülü operasyonları yürütenler kendi elemanlarıyla Türkiye’ye karşı bir terör eylemi yapmak isteseler, her profesyonel elemanın maliyeti 5 ile 10 bin dolar tutar. Türkiye’deki veya komşulardaki eğitimsiz veya dünyadan habersiz Kürt çocuklarını alıp kullandıklarında onlara aylık maliyeti aylık 50 bilemediniz 100 dolardır. Taşeronların patronları kendi profesyonel elemanını kaybettiği pozisyonda bunun toplumsal bir etkisi olacaktır. Ama terör elebaşlarına aldanan genç vatandaşımız öldüğünde onların ardında bir güç kaybı yok. PKK’nın tepesindekiler için de yok, onların umurunda da değil. Bir yandan hukuka bağlı insan hak ve hürriyetlerini öne alan bir anlayışla diğer yandan silaha sarılan eşkıyaya hak ettiği cevabı verecek şekilde yolumuza devam edeceğiz. Devletin, milletin karşısına silahla çıkan, cevabını silahla alacak.” şeklinde konuştu.

"TERÖRLE MÜCADELEDE TAVİZ VERMEYECEĞİZ"

Terörle mücadelenin birbirinden ayrılmaz iki boyutu olduğuna işaret eden Yılmaz, "Birisi suçlu ile suçsuzu ayırma hassasiyeti, diğeri kararlılık. Terörle mücadelede asla gevşeklik göstermeyeceğiz. Biz hükümet olarak bu ikisini hayata geçirmek azmindeyiz. Bir taraftan bir masumu incitmeme diğer taraftan teröre taviz vermeme kararlılığı içerisindeyiz. Terör var diye demokratikleşme yolundaki adımlardan da vazgeçmeyeceğiz. Güvenlik yoksa özgürlüklerde risk altındadır. Tam olarak kullanılamaz hatta yok olur. Amacımız hem ekmeği büyütmek hem özgürlükleri artırmak.