YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Bakan Yılmaz'dan Kaliteli Büyümeye Yeşil Şart

Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, kaliteli bir ekonomik büyüme olması gerektiğini belirterek, “Bir taraftan büyürken bir...

Bakan Yılmaz'dan Kaliteli Büyümeye Yeşil Şart

Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, kaliteli bir ekonomik büyüme olması gerektiğini belirterek, “Bir taraftan büyürken bir taraftan çevreyi tahrip etmemeliyiz. Yeşil büyüme diye bir kavram var” dedi.5. İzmir İktisat Kongresi, ikinci gününde Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz’ın moderatörlüğünü üstlendiği ‘Yüksek ve İstikrarlı Büyüme Perspektifinde Türkiye Ekonomisi’ paneli ile devam etti. Panelistler Hazine Müsteşarı İbrahim Halil Çanakçı, Maliye Bakanlığı Müsteşarı Naci Ağbal, Merkez Bankası Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Mehmet Yörükoğlu, MÜSİAD Başkanı Nail Olpak, TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Memduh Boydak tarafından Türkiye ve dünya ekonomisi ele alındı. İş dünyasından yoğun bir katılımın olduğu panelin açılış konuşmasını yapan Bakan Yılmaz, “Türkiye geçtiğimiz 10 yılda önemli bir performans gösterdi. Cumhuriyet tarihi boyunca baktığımızda yüzde 4'ün üzerinde bir büyüme görüyoruz. Son 10 yılda yüzde 5'in üzerinde bir büyüme sağladı Türkiye. 230 milyar dolarlık bir ekonomiden 786 milyar dolarlık bir ekonomiye ulaştı. Kişi başına gelirimizi 10 bin 500 dolarlara kadar çıkardık” dedi.2014’DE KİŞİ BAŞINA GELİR 16 BİN DOLARGeçtiğimiz Temmuz ayında TBMM'de kabul edilen 10. 5 Yıllık Kalkınma Planı perspektifinde 2023 vizyonunu kapsayan bir plan hazırladıklarını söyleyen Bakan Yılmaz, şöyle konuştu:“2023 çerçevesinde önemli hedeflerimiz var. 10'uncu planımızı 2023 vizyonumuzun ilk dilimi şeklinde hazırladık. 2014-2018 dönemini kapsıyor. 2018 yılına geldiğimizde 1,3 trilyon dolarlık bir ekonomi, 16 bin dolarlık bir kişi başına gelir, 277 milyar dolarlık ihracat öngördük, istihdamı artırmayı, işsizliği düşürmeyi öngördük. Bütün bu hedeflere ulaşabilmemiz için 'Nasıl?' sorusuna da cevap vermemiz gerekiyor. Nerede olduğumuzu iyi bileceğiz, nereye gitmek istediğimizi iyi bileceğiz, üçüncü ve önemli soru ise bulunduğumuz noktadan ulaşmak istediğimiz noktaya nasıl ulaşırız?' sorusuna da cevap vermek durumundayız.”“YEŞİL BÜYÜME DİYE BİR KAVRAM VAR”Kaliteli bir ekonomiyle büyüme ivmesinin gerçekleşmesi gerektiğini ifade eden Bakan Yılmaz, “Türkiye, bugünkü dünya şartlarında küresel kriz sonrası yeniden yapılanan dünyada yüksek, sürdürülebilir büyüme hızını nasıl devam ettirecek. Demokrasimizden şehirleşmemize, hukuk düzenimizden adalet sistemimizin işleyişinden kamu denetimimize, makro ekonomik politikalarımızdan sosyal politikalarımıza çok geniş bin yelpazede tartışmamız gerekiyor. Bütün iktisat politikalarının odağında yer alan büyüme hadisesi. Büyümeyi yüksek tutmadığınız sürece, büyüme sağlayamadığınız sürece birçok politikanız arzu ettiğiniz ölçüde gelişmiyor. Büyümeyen bir ekonomide istihdam yaratmanız, vergi gelirlerini artırmanız, kamu harcamalarını düzenli biçimde gerçekleştirmeniz mümkün değil. Büyümeyen bir ekonomide sosyal politikaları arzu ettiğiniz şekilde uygulamanız mümkün değil. Politikanın odağında yer alan, çok dikkatle ele alınması gereken bir konudan, büyüme hadisesinden bahsediyoruz. Türkiye, büyümeye devam etmek durumunda. İki ileri, bir geri şeklinde değil. 1990'lı yıllardaki istikrarsız bir büyüme değil, sürekli bir büyüme. Her yıl üzerine koyarak devam etmiş. Bunu sağlamak zorundayız. Geçtiğimiz 10 yılda küresel krizin yoğun etkileri olan 2009 yılını dışarıda bırakacak olursak, Türkiye bunu başardı. Demek ki yapılabiliyormuş. İstikrarlı bir ortamda, yüksek bir büyüme hızı sağlanabiliyormuş. Bunu önümüzdeki 10 yılda da devam ettirmemiz ve 2023 hedeflerine ulaşmamız gerekiyor. Büyümeyi sağlamanın ötesinde büyümenin kalitesi de çok önemli. Kaliteli bir büyüme sağlamalıyız. Bu da büyüme ile istihdam üretmek, büyüme ile bir takım sosyal dengelerin oturmasıyla yakından ilgili. Bir taraftan büyürken bir taraftan çevreyi tahrip etmemek. Yeşil büyüme diye bir kavram var. Çevre ile büyümeyi eşzamanlı biçimde yürütebilmek. Bunu da ele almamız gerekiyor” diye konuştu.Panelde söz alan Hazine Müsteşarı İbrahim Halil Çanakçı, yüksek ve istikrarlı büyümenin G20 ülkelerinin önemli gündem maddesi olduğunu belirtti. Dünya ülkelerinin büyüme odaklı bir strateji izlediğini ve ticari iş birliklerde artan bir trend söz konusu olduğunu aktaran Çanakçı, “AB ile Amerika ve Japonya arasında yapılan görüşmeler küresel bir eğilimi ortaya koyuyor. Finansal sektör düzenlemeler artık büyüme politikalarının önemli bir parçası haline geldi. Eğer gözetim denetim ve risk yönetimi etkin ve baskın şekilde yapılamazsa büyüme üzeninde önemli bir etkisi olabiliyor” dedi.Yüksek ve istikrarlı büyümenin önemine dikkat çeken Çanakçı, Türkiye’nin dalgalı büyüme parametrelerine sahip olduğunu söyledi. Özellikle son 10 yılda Türkiye’nin ekonomik tablosunu değerlendiren Çanakçı, “Türkiye için birçok açıdan önemli yüksek ve istikrarlı büyüme. Türkiye’de son 10 yılda büyüme çok daha dalgalı görünüme sahip. 1999-2012 döneminde ortalama standart büyümeye göre istikrarlı büyümeye ihtiyacımız var. Çünkü dalgalı yapı sarsıcıdır. Yüksek büyümeye ihtiyacımız var” şeklinde konuştu.“TÜRKİYE’NİN MALİ POLİTİKALARINDA İYİLEŞME SÖZ KONUSU”Maliye Bakanlığı Müsteşarı Naci Ağbal da, 2003-2007 yılları arasında faiz dışı maliye politikalarının kararlılıkla sürdürüldüğü dönemlerin olduğunu ve sürecin devam ettiğini açıkladı. Bütçe açığının çeşitli alanlarda olumlu gelişmelere neden olduğunu dile getiren Ağbal, “Bütçe açındığındaki gelişmeler kamu borç stoğundaki iyileşmelere neden oldu. Bütün olumsuz koşullarını olduğu dönemden 10 yıllık dönemde Türkiye’nin mali politikaları döneminde iyileşme, normalleşme olduğunu söylemek mümkün” dedi.Konuşmacılardan MÜSİAD Başkanı Nail Olpak da, Türkiye'de güven ortamının sağlandığını, demokratikleşme adımlarıyla birlikte huzur ortamının oluşmasının kendilerini mutlu ettiğini söyledi. Siyasi istikrar sayesinde ekonomide dengelerin Türkiye’yi artık yatırım yapılabilir ülke konumuna eriştirdiğini ifade eden Olpak, “Son 10 yıldaki siyasi istikrar sayesinde yakalanan ekonomik istikrar bizi iyi noktalara taşıdı. Tekrar yatırım yapılabilir ülke durumuna geldik. İşadamları olarak yatırım için huzur, güven ve istikrar ortamının olmasını isteriz” diye konuştu.Kaliteli finansmana kolay erişimin çözülmesinde önemli bir faktör olduğunu kaydeden Olpak, bankacılık sistemini eleştirdi. Bankaların ticari işletmeler olmalarına rağmen risk taşımaz bir konumda olduğunu dile getiren Olpak, teminata dayalı bankacılığı posta memurluğuna benzetti.

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler