HABER

Bakanlar Kurulu toplantısı

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bozdağ: (4) - "Türkiye'de kim 'Sandıkta hile yapılıyor.' diyorsa bilin ki kaybetmiş, kaybetmesine bahane arıyor. Şimdiden ana muhalefet partisi 2019 seçimlerindeki kaybına bahane arayışı içerisindedir" - "Bazıları buradan AK Parti'ye istismar üzerinden, siyasal istismar yapmak suretiyle zarar vermek için bunu kullanıyorlar. Sanki AK Parti 12 yaşın üstündekilere karşı farklı bakıyormuş gibi bir algı oluşturma gayreti içerisindeler. Bizim böyle bir bakışımız olamaz"

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ, "Türkiye'de kim 'Sandıkta hile yapılıyor.' diyorsa bilin ki kaybetmiş, kaybetmesine bahane arıyor. Şimdiden ana muhalefet partisi 2019 seçimlerindeki kaybına bahane arayışı içerisindedir." dedi.

Bozdağ, Çankaya Köşkü'nde, Başbakan Binali Yıldırım başkanlığında yapılan Bakanlar Kurulu toplantısı devam ederken gazetecilere açıklamalarda bulundu, soruları yanıtladı.

Anayasa Komisyonu'nun bugün hem uyum maksadıyla yapılan değişiklikler ve ittifaka ilişkin düzenlemeler hem de seçim güvenliğine ilişkin düzenlemeleri görüşmeye devam ettiğini söyledi.

CHP'nin diğer partilere giderek destek aradığı düzenlemelerin tamamının seçmenin sandığa iradesinin hür bir şekilde yansımasını ve sandığa yansıyan hür iradenin de muhafazasını öngören düzenlemeler olduğunu vurgulayan Bozdağ, "PKK terör örgütü, ülkemizin bazı yerleşim yerlerinde seçim dönemlerinde baskı, tehdit ve korkuyla vatandaşlarımızın iradesini sakatlamakta, sandığa giren oyun iradeye uygun olmaması sonucunu doğurmakta ve sandık güvenliği bakımından büyük riskler oluşturmaktadır. Alınan tedbirlerin tamamı sandık güvenliğini sağlayan ve vatandaşın oyunun sandığa özgürce girmesini, sandığa girdiği gibi sandıktan çıkmasını, hangi partiye verdiyse o partiye oyun yansımasını sağlayan düzenlemelerdir." diye konuştu.

- "Bu tamamen seçim güvenliğini sağlamaya yönelik bir adımdır"

Bozdağ, terör örgütlerinin bazı yerleşim bölgelerinde, aynı binada yaşayan ve aynı sandıkta oy kullanan kişileri fişlediğine işaret ederek, şöyle devam etti:

"Aynı binada oturan kişiler, yine aynı binada oy kullanacak ama aynı sandıkta kullanmasınlar. Aile bütünlüğünü koruyarak dağıtalım. Her aile bir sandıkta kullanacak. Onların başka sandıklara dağıtımı yapılacak. Böylelikle terör örgütünün o aileleri şehir merkezlerinde tehdidi ve iradelerini sakatlaması ortadan kaldırılmış olacak. Bunun kararını kim verecek? Bunun kararını da YSK kendi verecek. Bunun neresi seçim güvenliğini ortadan kaldıran bir şeydir. Bu, tamamen seçim güvenliğini sağlamaya yönelik bir adımdır. Seçim güvenliğini yok etmek isteyenlerin atacağı adımlara engel olmak için getirilen bir düzenlemedir."

Bozdağ, cumhurbaşkanı ve milletvekili seçiminde oyların aynı zarfa koyulması, mahalli idareler seçimlerinde de bütün oyların aynı zarfa koyulmasının da seçim güvenliğiyle ilgili olduğunun çok açık olduğunu vurgulayarak, "Vatandaşın sandığa yansıyan iradesine değer vermekle alakalı. Geçen seçimlerde mahalli idareler seçimlerinde özellikle pek çok oyun muhtar oy pusulasıyla diğer oy pusulası karıştığı için iptal edildiğini görüyoruz. Vatandaş, iradesini net ortaya koymuş. Vatandaşın iradesi doğru bir şekilde yansımış mı, yansımış. Bu oy muteberdir. Bu irade de muteberdir. Bunu koruyalım onun tedbirini alıyoruz." diye konuştu.

Seçim çevresine polisin girmesi konusuna getirilen eleştirilere de değinen Bozdağ, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Neden geldi bu? Terörist sivil kıyafette, siz de bilmiyorsunuz. Vatandaş gibi geliyor sandık bölgesine giriyor, karşıdan bakıyor. Vatandaşın ve sandığın bir şey deme imkanı var mı? Yok. Ne yapacağız? O zaman bütün Türkiye seyredeceğiz. PKK'lı teröristler sandığın başına gelecekler, orada duracaklar, herkesin gözü önünde seçmenin iradesini sakatlayacaklar, seçime müdahale edecekler biz buna seyirci mi kalacağız? Güvenlik güçleri böyle bir durum varsa çağrı ya da ihbar üzerine oraya girip, bu teröristi oradan alıp çıkarıp vatandaşı korku ve baskıdan çıkarıp, özgürce oy kullanmasını sağlayacak. Bunların tedbiri alınıyor."

Hükümet Sözcüsü Bozdağ, sandık başkanlarının da ilçedeki kamu görevlileri arasından yapılacak kurayla belirleneceğini, daha önce sandık başkanlarının partilerin bildirdikleri arasından yapılan kuralarla belirlendiğini hatırlattı.

Oy tasnif edecek, tutanak tutacak kişilerin belirli bir eğitimden geçmesi gerektiğini ifade eden Bozdağ, "Şimdi diyoruz ki ilçedeki memurların listesi seçim kuruluna bildirilecek. Seçim kurulu bunların arasından kura çekecek. Memurların içerisinde her tür siyasi eğilimden insanlar var. Bunlar eğitimle oradaki görevlerini daha sağlıklı yapacaklardır." dedi.

Bozdağ, Türkiye'nin en iyi yaptığı işlerin başında seçimlerin geldiğini belirterek, Yüksek Seçim Kurulunun seçim yapmadığını, sadece yapılan seçimlerin organizasyonunu ve denetimini yaptığını söyledi.

- "CHP kendi başarısızlığına bahane arıyor"

Sandık kurulunda her partinin bir üyesinin, her partinin müşahidinin olduğunu dile getiren Bozdağ, vatandaş oy kullanmaya geldiğinde, parti temsilcilerinin vatandaşın kimlik bilgilerini ve imzaları beraber kontrol ettiğini hatırlattı.

Bozdağ, oy pusulasının sayımı ve dökümünde partilerin her şeyi beraber yaptığını, her sandıktaki sonucun siyasi partilerin genel merkezlerine bir link üzerinden YSK tarafından verildiğini, bütün partilerin bir sandıkta anlaşmadan oradaki kamu görevlisinin hile yapma imkanı olmadığını vurguladı.

Herkesin kendi partisinin hukukunu korumak için orada olduğuna dikkati çeken Bozdağ, şu değerlendirmelerde bulundu:

"O yüzden Türkiye'de kim 'Sandıkta hile yapılıyor.' diyorsa bilin ki kaybetmiş, kaybetmesine bahane arıyor. Şimdiden ana muhalefet partisi 2019 seçimlerindeki kaybına bahane arayışı içerisindedir. Geçmişte de her seçim öncesi seçim güvenliğine ilişkin yine ana muhalefetin öncülük ettiği bazı STK'lar çalışmalar yapıyorlardı. Çok net söylüyorum, ana amacı başarısızlıklarına kılıf bulmak, suçu seçim kuruluna atmak, suçu hileye, hurdaya atmak. Türkiye'de hilenin, hurdanın olmadığı yer seçimdir. Gerçekten seçim dünyaya örnek bir şekilde yapılıyor. Yüksek Seçim Kurulu bu anlamda Türkiye'nin güven müesseselerinden birisidir. Ben onları kutluyorum. İnşallah 2019 seçimlerini de başarıyla yürütürler."

Bir gazetecinin, çocuk istismarını önlemeye yönelik yürütülen çalışmalarda, 12 yaşın altında istismara daha ağır cezalar getirileceği eleştirilerinin hatırlatması üzerine Bozdağ, bu konuda hükümetin bir ısrarı olmadığını, ısrarın sebebinin Anayasa Mahkemesi olduğunu söyledi.

Bozdağ, Anayasa Mahkemesi tarafından cezaların suç mağdurlarına göre kademelendirilmesi hususunda bir karar verildiğini anımsatarak, şunları kaydetti:

"2016'da da bu konuda bir kademelendirme yapıldı. Bu çerçevede adım atıldı. Anayasa Mahkemesinin kararını okudukları zaman burada atılmak istenen adımın ne olduğunu hep beraber görürüz. Bizim bundan önceki ceza kanunumuzda bir kademelendirme var. Uluslararası hukukta da suçun mağdurlarına göre cezayı artıran, azaltan bir kademelendirme her yerde var. Burada birilerini koruma kastı yoktur. Birilerinin lehine bir sonuç doğurma yoktur. Ceza adalet sistemine uygun orantılı ve adil bir ceza tespit etme gayreti vardır. Bazıları buradan AK Parti'ye istismar üzerinden, siyasal istismar yapmak suretiyle zarar vermek için bunu kullanıyorlar. Sanki AK Parti 12 yaşın üstündekilere karşı farklı bakıyormuş gibi bir algı oluşturma gayreti içerisindeler. Bizim böyle bir bakışımız olamaz. Bu istismarcıların tamamına biz aynı gözle bakıyoruz, aynı şekilde yaklaşıyoruz. Hukuk da ceza adalet sisteminin evrensel ilkeleri içerisinde bunlara uygulanacaktır."

(Bitti)

En Çok Aranan Haberler