Balık varlığının sürdürülmesi için hazırlanan yasa teklifi yarın TBMM'ye geliyor

AK Parti Kars Milletvekili Yunus Kılıç, yarın TBMM Genel Kurulu'nda görüşmeleri başlayacak olan, 'Su Ürünleri Kanunu'nda değişiklik öngören ve AK Parti milletvekillerinin imzasını taşıyan yasa teklifinin ayrıntılarını anlattı. Kılıç, 1971 yılında yürürlüğe giren, 'Su Ürünleri Kanunu'nun gelişen teknolojik imkanlar, bilimsel, çevresel, ekonomik ve sosyal hususlar ile sektörün ihtiyaçları da göz önüne alınarak günümüz koşullarına uyumlu hale getirilmesi ihtiyacının ortaya çıktığına dikkat çekti.

Kılıç, balıkların çoğalmasına engel olan bir avcılık sistemi uygulandığına dikkat çekerek, yeni yasal düzenleme ile bu alanların koruma altına alındığını bildirdi. Kılıç, şunları söyledi:

"Özellikle Marmara, Çanakkale, İstanbul Boğazı kısımlarında en büyük sıkıntı trol ile sürütme ağlarla yapılan, balıkların yaşam alanlarına ve çoğalmalarına engel olabilecek şekilde bir avcılık sistemi var. Yaptırımlar daha önce ağır olmadığı için, caydırıcılık yapılmıyordu. Bu kanunla yaptırımlar ağır olacak. Daha teknolojiye uygun şekilde, izlenebilme ve verilerin elde edilebilmesine yönelik teknoloji kullanılacak. Bunları hem üreticiler hem avcılar teknelerinde veya üretim alanlarında kullanmak zorunda olacaklar. Yani ilgili Bakanlık, kim nerede ne iş yapıyor, hangi alanda yapıyor, bunları görecek. Eğer bu sistemleri, kötü amaçlı çalıştırmayanlar varsa, takip edilecek ve o anda sistem sinyal verecek ve bakılacak."

'KIYIYA YAKIN YERLERDE TAMAMEN YASAK'

Kılıç, mevsimsel yasaklar olduğunu vurgulayarak, "Bunu herkes ülke çapında nerelerde nasıl oluyor, yayımlanan tebliğle biliyor. Balıkların ebatlarına göre yasaklar var. Bunlar da tebliğ ile yayımlanıyor. Ülkemizde bazı yerler var ki, balıkların üreme alanları; oraların özellikle kıyıdan derinliklerle alakalı bazı kısıtlamaları var. 24 metre derinlikten daha az derinliklerde serbest bırakılan yerlerde avcılık yapamazsınız. Çanakkale, İstanbul Boğazı ve Marmara Denizi’nin kıyıya yakın kısımlarında avlanma tamamen yasak. En vahşi avcılığın yapıldığı yerler buralar. Zaten vardı; ama yaptırımı yoktu. Bunlarla alakalı yaptırımlar yapılıyor. Artık çok ağır yaptırımlar gelecek" diye konuştu.

'ALTINDAN KALKILMAZ ZARARLAR VERİLİYORDU'

Kılıç, izinsiz balıklandırma çalışmalarının balık varlığına, su ürünleri varlığına zarar verdiğine işaret ederek, "Kurumlar, STK'lar kafasına göre, göllerimize, iç sularımıza balık bırakıyordu. Orada hangi faunayı bozduğunu, ne tür zarar vereceğini çok bilmeden, biyolojik araştırma yapmadan, altından kalkılamaz zararlar veriliyordu. Bunlar artık Tarım ve Orman Bakanlığı'nın iznine tabi olacak. Ayrıca yurt dışına izinsiz, Türkiye’nin hiç haberi olmadan avlanmalara gidiyordu bizim gemilerimiz, dolayısıyla uluslararası problemlere sebep oluyor. Bunlar belli bir düzene, disipline, izne tabi olacak. Türkiye artık hangi balıkçı nerede, onu bilecek ve gerektiğinde savunabilecek. Yeni teklifle bunlar getiriliyor. Aynı zamanda özellikle sürtme, sürütme gibi avcılığın takibini çok iyi yapacağız." şeklinde konuştu.

'AĞIR YAPTIRIMLAR GELİYOR'

Kılıç, yeni düzenleme ile av yasağına uymayan balıkçılara kademeli hapis cezasının da içinde olduğu ağır yaptırımların geleceğine işaret ederek şöyle dedi:

"Avcılıkla ilgili bu kanunun asıl sağlamış olduğu şey; kanunun belirlediği şartlara uymayanlar, 'bize, artık idari para cezalarının ağır yaptırımlarının olacağı, anında tahsil edilebileceği bir süreç işliyor' diyecekler. Eskiden mahkemeye veriyordunuz, mahkemede savcı, hakim bir ceza veremediği için yaptırımsız kalıyordu. Şimdi biz bu kanunun özünde asıl kabahatler kısmını alıyoruz, idari para cezalarını artırıyoruz. İlk defa gelen yeni bir uygulama olacak. O da şudur; kurallara uymayanlara kademeli olarak gemilere el konulması dahil, hapis cezası, daha ağır yaptırımlar getiriyoruz."

Kaynak: DHA