Balyoz'da yeni tutuklamalar

Buradan askeri minibüsle Çağlayan Adliyesi’ne getirilen sanıklardan Deniz Kurmay Albay Levent Ergün ailesiyle son kez vedalaştı. Albayın yakınları minibüs Hasdal Cezaevi’ne hareket ettiği sırada minibüsün arkasından uzun süre el salladı.

21 Eylül Cuma günü karara bağlanan Balyoz Davası’nda tutuksuz yargılanırken hapis cezası alarak haklarında yakalama kararı çıkarılan sanıklar teslim olmak için sabah saatlerinde Merkez Komutanlığı’na gitti. Komutanlığa bağlı 3 minibüsle adliyeye gelen Tuğgeneral Suat Dönmez ve Tümgeneral Ayhan Gümüş ile Albaylar Levent Ergün, Ali Cengiz Şirin, Namık Sevinç, Erdinç Altıner, Fahri Yavuz Uras, Engin Kılıç ve Erdoğan Koçoğlu yakalama kararları yüzlerine okunduktan sonra nöbetçi İstanbul 13’üncü Ağır Ceza Mahkemesi tarafından tutuklanarak Hasdal Cezaevi’ne götürüldü.

Ailesiyle uzun süre konuştu

İlk minibüsle 15.00 sıralarında Çağlayan Adliyesi’ne getirilen Ayhan Gümüş, Levent Ergün ile Ali Cengiz Şirin uzun süre adliye bahçesinde sohbet etti. Gazetecilere görüntü vermemek için minibüsün arkasına geçerek uzun süre sohbet eden 3 subaydan Levent Ergün ailesiyle uzun süre sohbet etti. Basın mensuplarının kendisini ve ailesini görüntülemesinden rahatsız olan Ergün minibüse bindirilirken ailesine son kez sarıldı. Ayhan Gümüş, Erdinç Altıner, Fahri Yavuz Uras, Engin Kılıç, Erdoğan Koçoğlu, Namık Sevinç 16 yıl, Levent Ergün, Ali Cengiz Şirin, Suat Dönmez de 13 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırılmıştı. Öte yandan emekli Astsubay Tuncay Küçük, sabah erken saatlerde avukatıyla birlikte Çağlayan Adliyesi’ne gelerek teslim oldu. 20.30 sıralarında sanıklar adliyeden ayrılırken, bir sanık albay rahatsızlandı. Adliyeye gelen sağlık ekipleri tarafından ilk müdahalesi yapılan albay daha sonra hastaneye kaldırıldı.
“Bana zul geliyor”

Balyoz davasında tutuksuz yargılanan Deniz Hâkim Albay Ali Cengiz Şirin, dava sırasında yaptığı savunmasında 28 yıllık meslek hayatı boyunca doğruluktan ayrılmadığını, yasal ve yasadışı hiçbir oluşumda bulunmadığını belirterek, “Askeri hâkim olarak sanık sandalyesinde yer almak onurumu ziyadesiyle zedelemiştir. Darbeci olmadığımı ispatlamak bile bana zul geliyor” demişti.