"Bankalar birleştirilsin"

GAZİMAĞUSA (İHA) - KKTC Merkaz Bankası Başkanı Erdoğan Küçük, 200 bin nüfuslu bir ülkede 27 bankanın optimal olmadığını belirterek, bankaların birleşme yoluna gitmelerini önerdi.

Banka evliliklerini teşvik etmek için yasal çalışmaların sürdüğünü ifade eden Küçük, bu konudaki yasal altyapıyı tamamlamak üzere olduklarını söyledi.
KKTC Merkez Bankası Başkanı Erdoğan Küçük, DAÜ İşletme ve Ekonomi Fakültesi Bankacılık ve Finans Bölümü'nün düzenlediği bir konferansta Gazimağusa'daki banka müdürleriyle üniversitenin öğretim üyeleri ve master öğrencilerine bankalar krizi ve bankacılık sektörüyle ilgili alınan önlemler hakkında bilgi aktardı.
Bankacılık sektöründeki krizlerin hemen hemen bütün ülkelerde ortak benzerlik gösterdiğini söyleyen Küçük, krizin nedenlerini, ekonomideki istikrarsızlık, ciddi kamu açığı, kamu bankalarının etkisi, özkaynak yetersizliği, bankaların küçük ölçekli kurulması, kredilerini grup şirketlerine kullandırması ve şeffaf olmaması olarak özetledi.
Bankaların denetimi ve gözetiminin siyasi otoritede olmasının bankalar üzerinde karar alınmasını önlendiğini söyleyen Küçük bunun sonucunda da gerekli tedbirlerin alınamadığını belirtti.

KKTC ekonomisinin kırılma noktasının 1994 yılı olduğunu kaydeden Küçük, sürdürülebilir mali sektör politikası olmadığı için KKTC'nin krizlere maruz kaldığını kaydetti.

"MERKEZ BANKASI MÜDAHALE EDECEK" KKTC ekonomisinin kırılma noktası olan 1994 yılında en çok bankanın bu dönemde kurulduğunu ve bu bankaların en az sermayeyle ve grup bankaları olarak kurulduklarını ifade eden Küçük, bu dönemde devletin bankalar üzerindeki denetim ve gözetim yetkisini iyi kullanamadığını ileri sürdü.
Bankaların tahsilatı gecikmiş (batık) kredilerinin toplam içindeki oranı %7 iken bu dönemde %40-45'lere çıktığını bunun da büyük bir oranının grup bankalarından kaynakladığını söyleyen Küçük, bu durumun bankalar krizini tetiklediğini ifade etti
Bankalar krizinin ardından alınan bir dizi önlemleri aktaran Küçük, tek düzen hesap sisteminin getirildiğini, banka bilançolarını daha şeffaflaştırmayı hedefleyen bu sistemin sektörün geleceğine yönelik riskler konusunda önlem alınmasına olanak sağlayacağını söyledi.
Bankalarla ilgili siyasi yetkinin Merkez Bankası'nda toplandığını, hazineye borçlanma yapılmadığını ve hazine borçlarının bir kısmının tasfiye edildiğini kaydeden Küçük, "Bundan sonra mali sektörde problem çıktığı zaman Merkez Bankası müdahale edecek" dedi.
Mali sektörle ilgili alınan tedbirlerin ve uygulamaların AB normlarına yüzde yüze varan oranda yakın olduğunu belirten Küçük, mali sektörün uluslararası standartlara uygun hale getirildiğini ifade etti.
Ülkede 37 olan banka sayısının bir kısmının tasfiye edilmesi veya fona devredilmesinin ardından 27'ye düştüğünü söyleyen küçük bu rakamın da 200 bin nüfuslu bir ülke için fazla olduğunu, bankaların birleşme yoluna gitmelerini benimsediklerini kaydetti.