''Barış süreci dinamitlenmek isteniyor''

**KİMSE DİZ ÇÖKTÜREMEZ**

Bize hiç kimse diz çöktüremez, teslim alamaz. Hiçbir saldırı karşısında geri adım atmadık, atmayız. Birileri sadece kendi ırkını seviyor olabilir. Birileri sadece Türkleri, birileri sadece Kürtleri seviyor olabilir. Birileri sadece nefretin, öfkenin, kanın, intikamın diliyle konuşuyor olabilir ama biz farklıyız. Biz bir ırkı, etnik kökeni, inanç grubunu değil, insanı, insanları seviyoruz.

**AĞLAYAN ANALAR OLUYOR**

Bir tarafta kahraman Mehmetçiğimiz şehit oluyor, diğer tarafta dağdaki terörist etkisiz hale getiriliyor. Ama ateş aynı ocağa düşüyor, acı aynı yürekleri kavuruyor, gözyaşı aynı toprağa düşüyor. Kurşun hangi adrese giderse gitsin ağlayan analar oluyor. Bu acıyı sonlandırmanın çabası içindeyiz. Bunu için meşru, yasal her yolu devreye aldık.

**BİZ DE O DUVARA ÇARPTIK**

1980’lerde Diyarbakır zindanlarında neler yaşandığını çok iyi biliyoruz. O işkencecilerin aynadaki görüntüleri dahi kendilerinden utanmıştır. Bu ülkede insanlar düşüncelerinden, inançlarından dolayı sadece Diyarbakır zindanlarında zulüm görmedi, Mamak’ta, Metris’te de yaşandı. Daha ilk gençlik yıllarımızdan itibaren o duvara çarptık. Şiddet ve terör kesinlikle çıkmaz sokaktır, meşruiyeti olamaz. Tek gayemiz var, annelerin gözyaşını dindirmek.

**TEMKİNLİ AMA UMUTLUYUZ**

Daha en başından nasıl bir sürece adım attığımızı, sabrımızın nasıl zorlanacağını, sinirlerimizin nasıl test edileceğini, nasıl yalnız bırakılacağımızı biliyorduk. Ama yılmadık, yalnız da kalsak bu yoldan geri adım atmadık, atmayacağız. Allah’ın izni, miletimizin desteği ve hayır duasıyla, tüm provokasyon ve sabotajları aşıp inşallah bu süreci sona ulaştıracağız. Bu süreç BDP için son derece önemli ve değerlidir. Terör örgütünün silahları bırakması artık BDP’nin bağımsız bağlantısız siyaset üretmesinin önünü açacak, silahın sultasından kurtaracaktır. BDP’nin bu süreçte hassasiyetleri gözeterek, sorumluluk alarak, geçmişteki hataları tekrarlamadan ilerlemesi en büyük beklentimizdir.

**PARİS İFTİRASI DENSİZLİK**

Paris’teki suikastı devlete ve hükümete yıkmaya yönelik iftira, itham ve telkinlerde bulunmak çok büyük sorumsuzluk ve densizlik, gerçek faillere altın tepside fırsat sunmaktır. Faili meçhule, işkence ve derin yapılanmalara en büyük darbeyi biz vurduk. Geçmişteki onlarca cinayetin izini biz sürdük, sürüyoruz. Meydana çıkardıklarımız ve çıkaracaklarımız var.

**SİLAHI ARADAN ÇEKECEĞİZ**

Lütfen kimse kara propaganda bulutlarının etkisi altında kalmasın, iftira, itham ve yalanlara kulak asmasın, yüreğiyle, vicdanıyla bu sürece baksın. Biz aynı kıbleye dönen tek milletiz. İnşallah bu süreçte aradaki fitnecileri çıkarıp, Ezanı Muhammedi’nin gölgesinde daha muhabbetle kucaklaşacağız. Silahı, sıkılı yumrukları aradan çekip kardeşçe muhabbet edeceğiz.

**DİNAMİTLEMEK İSTİYORLAR**

Cenazelerin gideceği illere sesleniyorum. Provokasyonlar hazırlanabilir, malum dar terörist grupların tahrikiyle cenazeler istismar vesilesi olabilir. İnanıyorum ki aklı selim vatandaşlarımız bu oyuna gelmeyecek, oyunu bozacaklardır. Çünkü başlattığımız bu barış süreci dinamitlenmek isteniyor. Buna prim vermemek lazım. Kendi iç hesaplaşmalarının bedelini, faturasını bu millet ödememeli. Onun için uyanık olalım. Onun için teenni ile bu süreci takip edelim, Allah yolumuzu açık etsin, Allah bizlere hayırlı bir sonuç nasip etsin.

**Sağduyuyla barışa sahip çıkalım**

Paris’te öldürülen PKK’lı Sakine Cansız, Fidan Doğan ve Leyla Söylemez’in yarın Diyarbakır’da düzenlenecek cenaze töreniyle ilgili son hazırlıklar tamamlandı. BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir, BDP Kadın Kolları Başkanı Pelin Yılmaz ve BDP İl Başkanı Zübeyde Zümrüt, dün düzenledikleri toplantıda, törene ilişkin bilgi verdiler. Baydemir, cenaze töreninin olaysız geçmesi için tüm hazırlıkları yaptıklarını belirterek şöyle dedi: “Barışa sahip çıkarak herkesin cenaze törenine katılım sağlamasını bekliyoruz. Birlikte barış umutlarına sahip çıkarsak bütün provokasyonlar boşa çıkmış olur. Bu olayı Habur sürecine benzetmek yanlış olur çünkü bu bir yastır. Cenaze töreninde hepimiz karalar giyeceğiz, boynumuza da beyaz şal atacağız. Karalar giyerek yasımızı tutacağız, beyaz şal takarak da barışa sahip çıktığımızı göstereceğiz.” Demirtaş ise “Kürt halkının cenazelere sahip çıkması, katliamı boşa çıkardı. Cenaze töreninin yapılacağı gün halk hayatı durdurarak barışa sahip çıktığını gösterecek. Olayı yapanların arkasında ciddi bir istihbarat örgütünün oldu kesin. Sorunun çözümü için AKP de destek olmalı, yoksa failler karanlıkta kalır. Süreç bozulursa bundan herkes sorumlu olur” diye konuştu. BDP Genel Başkan Yardımcısı Gültan Kışanak da dün partisinin grup toplantısında, “Perşembe Diyarbakır, cuma günü Tunceli, Elbistan ve Mersin’de görkemli cenaze törenleri yapılacak. Herkes gerekli sağduyuyu göstersin, acıya saygı göstermeyi bilin ve bu acıyı paylaşın” dedi.

**Cenaze Habur’a benzemesin**

Önceki gün kardeşi Mehmet Öcalan ile görüşen Abdullah Öcalan’dan “Sakine Cansız, Fidan Doğan ve Leyla Söylemez’in Diyarbakır’daki cenaze töreninde herkes sağduyu sahibi olsun” uyarısı geldi. Mehmet Öcalan, diğer mahkûm yakınlarının da katılımıyla önceki gün İmralı’ya gitti. Abdullah Öcalan, kardeşi aracılığıyla “Cansız ve arkadaşları için düzenlenecek tören, önceki açılım sürecini sekteye uğratan gelişmelerden biri olarak gösterilen 2009’da Habur’da yaşananlara benzemesin. Herkes bu konuda üzerine düşen sağduyuyu göstersin” mesajı gönderdi. Öcalan, “Cinayetin kim ya da kimler tarafından işlendiğinin, en kısa sürede ortaya çıkmasını diliyorum. Cinayetlerin aydınlatılmasının yeni sürece olumlu katkısı olacaktır” değerlendirmesi yaptı.

**Diyarbakır’da olağanüstü önlem**

Paris’te öldürülen 3 PKK’lı kadının cenaze töreni için Emniyet alarma geçti. 2’nci Habur olayı olmaması ve İmralı görüşmelerinin sekteye uğramaması için Diyarbakır başta olmak üzere bölgedeki terör, Özel Harekât, Çevik Kuvvet ve istihbarat birimlerinden oluşan ekipler uyarıldı. Törende provokasyon olmaması için çok sayıda sivil polis de görevlendirildi. Emniyet, cenaze törenini organize edecek BDP ve DTK’nin yöneticileriyle de görüştü, yasadışı gösteri, slogan ve flamalara kalabalığın içinde yer verilmemesi istendi.