Baro Başkanı Ek Bina Açıklaması

Karabük Baro Başkanı Av. Rıdvan Erdoğan, yeni adli yılda fiziki ve personel sıkıntılarının çözülmesini istedi.

Karabük Baro Başkanı Av. Rıdvan Erdoğan, yeni adli yıl açılışının Karabük’e hayırlı olmasını dileyerek, yargı sorunlarına değindi. Mevcut hükümet binasının başka yere taşınarak oranın ek adliye binası olabileceğini belirten Baro Başkanı Erdoğan, “Yargı sorunları dediğimiz zaman, yargını fiziki kapasitesi ile ilgili sorunlar, personel açığa ile ilgili sorunlar akla geliyor. Yargıdaki fiziki kapasitenin iyileştirilmesi ve personel açığının giderilmesi için önemli çalışmalar yapılmaktadır. Fakat kanaatimizce bu çalışmalar beklenen düzeyde değildir. Son dönemde Bakanlık tarafından hakim ve Savcılar için arda arda sınavlar açılmakla beraber köklü çözümün getirilmediğini görmekteyiz. Türkiye’yi şuan Avrupa ülkeleri ile kıyasladığımızda 30 bin civarında hakim ve savcıya ihtiyaç duyulduğu görünmektedir, şuanda 12 bin civarında hakim ve savcı görev yapmaktadır. Bu sorunların giderilmesi için köklü çözümler üretilmesi gerekmektedir. Yargıdaki fiziki kapasiteyle ilgili olarak Karabük’te öne çıkan sorunlar bulunmaktadır. Geçtiğimiz dönemde Yenice ve Safranbolu ilçe adliyeleri yapılırken, merkez adliyede sıkıntı bulunmaktadır. Yeni kurulmuş olan Aile Mahkemesine yer teminin de sıkıntılar yaşanmakta, Baromuzu adliye binamız içindeki alanları oldukça kısıtlıdır. Yeni dönemde bu sıkıntıların aşılmasını talep etmekteyiz. Karabük’teki bu fiziki kapasiteyle ilgili savunduğumuz çözüm Karabük adliyesine ek bina yapılmasının gündeme alınmasını istiyoruz. Yapılacak olan bu ek binada Karabük adliyesine yakın bir yerde olmalıdır. Bununla ilgili kamulaştırmaların bir an önce yapılması gerekmektedir. Şuandaki mevcut hükümet binası da adliyeye ek bina olarak değerlendirilebilir. Hükümet binasının başka bir yere taşınması gündeme alınabilir. Yeni dönemde beklentilerimiz bunlardır. Yargı ile ilgili sorunlar dediğimiz zaman bu sadece personel ve fiziki sorunlar değildirdi. Yargı bağımsızlığı ile ilgili savunma dokunmazlığı ile ilgili ülkemizde son dönemlerde olumsuz gelişmeler yaşanmaktadır. Ülke geçmişine baktığımız zaman siyasi aktörlerin yargı bağımsızlığını işselleştiremediğini görmekteyiz. Çeşitli vesileler ile siyasi aktörler zaman zaman yargıya müdahalede bulunmaktadırlar. Bu müdahalelerin bir an önce son bulması gerekmektedir. Siyasi bir rejimin kalitesinden söz edebilmek için o ülkede savunma hakkına ve avukatına değer verilmesi gerekmektedir. Savunma hakkına ve avukatına değer verilmeyen rejimlerde herhangi bir kaliteden söz etmek mümkün değildir. Avukatlara yapılan saldırıların son bulması gerekmektedir”