IKBY Başkanı Mesud Barzani, Erbil'in Selahaddin kasabasındaki başkanlık konutunda, yarın yapılacak referandum hakkında gazetecilere açıklamalarda bulundu. Halkın yarın sandık başına gitmesini isteyen Barzani, referandumun, IKBY halkının nasıl yaşamak istediğini belirleyecek ilk adım niteliğinde olduğunu ifade etti.
"BAĞDAT İLE YAPICI GÖRÜŞMELER YAPMAYA HAZIRIZ"
Referandumun uzun bir süreç olduğunu dile getiren Barzani, 26 Eylül sonrasına ilişkin şunları söyledi:
"Bağdat ile uzun sürecek ve yapıcı görüşmeler yapmaya hazırız. Referandum, sınırların çizilmesi ve emrivakinin dayatılması anlamına gelmiyor. Elbette Bağdat ile görüşmelerimiz başarısızlığa uğrayan ortaklık üzerinde olmayacaktır. Bu saatten sonra Bağdat ile yapacağımız görüşmeler daha çok nasıl iyi komşu kalabiliriz üzerinde olacaktır."
Barzani, "Acı felaketlerin bir daha yaşanmayacağı garantisini sadece bağımsızlığın verebileceği kanaatine vardık." dedi.
"IRAK İLE ORTAKLIĞIMIZIN BİTTİĞİNİ SÖYLEMİŞTİK"
Uluslararası toplum ve Bağdat ile Irak'ın sorunlarının çözülmesi için birçok yolu denediklerini dile getiren Barzani, şunları kaydetti:
"Bizi bu yola iten Bağdat'ın kendisidir. Geçen yıl Bağdat'ta yaptığımız ziyarette, 'ülkede gerçek bir ortaklığın kalmadığını, bunun başarısızlığa uğradığını' söyledik. İki iyi komşu olabiliriz dedik. Bunu çok iyi bir şekilde kabul ettiklerini söylediler. Daha sonra referandum kararı alınca bazı taraflar bunu bir sürpriz olarak kabul etti. Çaresiz kaldığımızdan dolayı, herkese 25 Eylül'de referanduma gideceğimizi, Irak ile ortaklığımızın bittiğini söylemiştik."
"Neden böyle bir karar aldıklarının" sorgulanmadığını ve doğrudan tehditler savrulduğunu savunan Barzani, "100 yıl içerisinde ortaya çıkan, Kürt halkının varlığının inkarından başka bir şey değildir. Demokratik bir şekilde Kürt halkının ne düşündüğünü öğrenmek neden suç olsun? Enfal kampanyası ve savaş uçakları Kürtleri bombalarken referandumdan mı bahsettik?" diye konuştu.
"OTOKRATİK VE MEZHEPSEL BİR HÜKÜMET KARŞIMIZDA"
Barzani, konuşmasına şöyle devam etti:
"2005 yılında hazırlanan anayasa ile Iraklılara çok iyi bir ümit verip, sonunda ülkede bir anayasanın olduğunu düşündük. Bunun hazırlanmasında Kürtlerin çok önemli rolü vardı. O dönem Diyala, Anbar, Selahaddin ve Musul anayasaya ret oyu verdi. Çok uzun sürmedi, Bağdat'taki yetkililerin daha önceki Enfal katliamı yapanlarla aynı zihniyete sahip oldukları ortaya çıktı. Anayasa ihlal edildi, Peşmerge'nin bütçesi ve maaşı gönderilmedi. Ortaklık bitti. Bunun üzerine memur maaşlarının ödendiği bütçe kesildi. Bu şekilde nasıl yaşayacağız? Tehditler de başladı. Daha önce üzerinde karar verilen Irak, demokratik ve federal idi. Şimdi ise otokratik ve mezhepsel bir hükümet karşımızda."
"GEREKİRSE CANIMIZI VERİRİZ"
Barzani, açıklamalarını şöyle sürdürdü:
“Bu karar ile biz kimsenin toprağını işgal etmiyoruz, hiç kimseye bir zarar vermiyoruz. Halkımız geleceğini belirlemek için irade beyanında bulunacak ve hiç kimse buna engel olamaz. Bedeli ne olursa olsun, gerekirse canımızı veririz ”
"KİMSENİN ÇIKARINA OLMAYACAKTIR"
Gazetecilerin, "Referandumun gerçekleştirilmesinden ötürü sınırların kapatılması halinde Erbil'in ne yapacağı" sorusuna Barzani, "Kapatılmaması temennisinde bulunuyoruz. Bunu görmek istemiyoruz çünkü kimsenin çıkarına olmayacaktır." yanıtını verdi.
"Bağdat'ın referandumdan sonra görüşmeleri reddetmesi durumunda nasıl davranılacağı" sorusu üzerine ise Barzani "Bir müddet bekleyeceğiz. Çocuk gibi davranmayacağız. Ne yapacağımızı biliyoruz. Eski duruma dönelim denilmesi halinde bizim yapacağımız başka şeyler olacaktır." diye konuştu.
"GERİ DÖNÜŞ OLMAYACAK"
Ofisinden yapılan açıklamada, Barzani'nin Erbil'in Salahaddin kasabasındaki başkanlık konutunda Birleşmiş Milletler (BM) Irak Temsilcisi Jan Kubis'i kabul ettiği belirtildi. Açıklamada, Barzani ve Kubis'in yarın yapılması planlanan referandumu ele aldıkları ifade edildi.
Açıklamaya göre, uluslararası toplum ve BM'nin referandumun iptal edilmesi çağrıları hakkında Barzani, Kubis'e, referandumun demokrasinin en sade hali olduğunu belirterek, halkın kararını verdiğini, bundan geri dönüş olmayacağını ve 25 Eylül'de referandumun sonuçlanacağını söyledi.
Barzani ayrıca "Bağdat ile görüşmelere açık olduklarını, kapıların kapatılmadığını, sınır ve diğer meseleleri çatışmadan uzak barışçıl bir ortamda görüşebileceklerini" kaydetti.
"FELAKETLERE SEBEP OLACAK BİR REFERANDUMDUR"
Türkiye Barzani'nin refedrandumdan vazgeçmesi için peş peşe uyarılar yaptı. Dün Başbakan Binali Yıldırım vazgeç çağrısı yaparken bugün de son uyarılar Başbakan Yardımcıları Fikri Işık ve Bekir Bozdağ'dan geldi. Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, "Türkiye Cumhuriyeti Devleti referandumun iptalini istemektedir, ertelenmesini değil. Ertelemek demek ileriki bir tarihte yeniden yapılmasına rıza demektir. Bizim bu referandumun ileriki bir tarihe yapılmasına da rızamız yoktur. Referandumun tekrarlanmamak kaydıyla iptalini talep ediyoruz çünkü böylesi bir referandum, bugün de yarın da ileriki bir tarihte de bölgede çok büyük sıkıntılara, önü alınmaz yangınlara, felaketlere sebep olacak bir referandumdur" dedi.
"ÇABALARIMIZ HER YÖNÜYLE SÜRÜYOR VE SÜRECEK"
Referandumun Kuzey Irak'a da, bölgemize de özellikle bizim coğrafyamıza da hiç bir fayda getirmeyeceği çok açık" diyen Başbakan Yardımcısı Fikri Işık ise şunları söyledi:
"Referandumun kısa vadede iç siyasi tartışmaların belki ötelenmesi açısından bir faydası olabilir. Kuzey Irak yönetimin ama bunun bölgeye ve bölge halkına hiç bir şekilde faydasının olmayacağını düşünüyoruz. Bakınız Bölgede yeni nifak tohumları ekmenin, bölgeyi yeni bir kan deryasına çevirmenin, başta Kuzey Irak halkı olarak hiç kimseye bir faydası yok. Bu çok açık ki bölge üzerinde oynana oyunların iyi niyetle de olsa, bu bölgeye taşınmasıdır. Burada; siz düşünün ki dünya da devletler birleşik, birleşik devletler olma noktasına doğru yürürken, birliktelikler artarken, bölgede daha fazla devletçikler oluşturmanın ne kadar büyük tenakus olduğunu hepimizin görmesi lazım. Bu referandumu açıkça destekleyen bir tek ülkenin İsrail'in olmasının da aslında başlı başına düşünülmesi gereken bir durum olduğunu özellikle Kuzey Irak yönetiminin düşünmesi lazım. Türkiye Kuzey Irak'ın dostudur, Kuzey Irak halkı bizim bin yıldır kader birliği yaptığımız bir halktır. Türkiye'de dosttur hem de kara gün dostudur. Şunu unutmayın cehennemin taşları iyi niyet taşları ile örülür. Hiç kimse ben yanlış yapıyorum diye bir yola çıkmaz. Hiç kimse bu yolun sonu karanlıktır diye çıkmaz, ama tarih göstermiştir ki pek çok adım, sadece o adımları atan insanların içinde yaşadığı toplumları da bölgeyi de felakete sürüklemiştir. O açıdan yeni bir felakete sürüklenememek için bizim ülke olarak tavrımız bu referandumdan bir an önce vazgeçilmesi. Bununla ilgili temaslarımız, gayretlerimiz, çabalarımız her yönüyle sürüyor ve sürecek."
BİR UYARI DA ABD'DEN
ABD'nin Bağdat Büyükelçiliği, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'nin (IKBY) yarın "anayasaya aykırı" referandumu düzenlemesi halinde bölgede karışıklık çıkabileceği uyarısında bulundu. Büyükelçiliğin resmi internet sitesinden yapılan açıklamada, "Irak'taki ABD vatandaşlarını, Kürdistan Bölgesel Yönetimi'nin 25 Eylül'de bağımsızlık referandumunu düzenlemesi halinde çıkabilecek muhtemel karışıklığa karşı uyarıyoruz." ifadeleri kullanıldı. Olası bir duruma karşı, ABD'nin Irak'taki diplomatik misyonunun sınırlanacağı bilgisine yer verilen açıklamada, "Özellikle ABD vatandaşları, Irak merkezi hükümeti ve Kürdistan Bölgesi arasındaki tartışmalı bölgelerde seyahat etmekten kaçınmalıdır." uyarısı yapıldı.
KYB'DEN ÇAĞRI
KYB'nin Kerkük Teşkilatı, Irak Federal Mahkemesi tarafından "anayasaya aykırı" bulunan sözde referandumun kentte düzenlenmesi hakkında yazılı açıklama yaptı. Kerkük ve diğer tartışmalı bölgelerde böylesi bir süreçte referandum yapılmasına karşı çıkılan açıklamada şunlar kaydedildi: "Kürdistan Bölgesinin geneli, Kerkük ve diğer tartışmalı bölgelerde referandumun daha uygun bir zamana ertelenip, dış ve iç destek garanti altına alındıktan sonra yapılmasından yanayız."
Öte yandan Kürdistan Demokrat Partisi'ne (KDP) yakınlığıyla bilinen Basnews'in haberine göre, İran Devrim Muhafızları Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani, Kerkük kentinde KYB'li yetkililerle bir araya geldi. Süleymani'nin referandumun özellikle Kerkük'te yapılmasına karşı çıkılmasını istediği iddia edildi. Irak Parlamentosu tarafından geçen hafta görevden alınan KYB'li Vali Necmeddin Kerim ise dün gazetecilere yaptığı açıklamada referandumun kentte de düzenleneceğini belirtmişti. KYB Politbüro Sorumlusu Mela Bahtiyar dünkü yazılı açıklamasında, "KYB olarak, dünya, Irak ve Kürdistan Bölgesi'nin içerisinde olduğu durumu göz önünde bulundurarak, dost ülkeler ve Birleşmiş Milletler'in (BM) sunduğu teklifin dikkate alınması gerektiği kanaatindeyiz. Teklifin dikkate alınması, halkımızın gerçekleştirmek istediği stratejik hedeflere hizmet ediyor." ifadelerini kullanmıştı.
İRAN HAVA SAHASINI KAPATTI
İran'ın, Bağdat'ın talebi üzerine Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'ne (IKBY) uçuşları durdurduğu açıklandı. Yarın IKBY'de yapılması planlanan bağımsızlık referandumu öncesi verilen kararla ilgili konuşan İran'ın en üst düzey güvenlik birimi sözcüsü Keyvan Hosravi, IKBY'den yapılacak uçuşlara da hava sahalarını kapattıklarını aktardı.
Husrevi, "İran'dan Süleymaniye ve Erbil kentlerine ve aynı zamanda hava sahanlığımızdan Irak Kürdistan Bölgesine doğru uçuşlar durdurulmuştur. Referandumun yapılması halinde kara sınırları da kapatılacaktır." açıklamasını yaptı.
Haberde Irak merkezi yönetiminin İran'ın IKBY'ye sınırlarını kapatması talebinde bulunduğu ifadelerine yer verildi.
IKBY'NİN REFERANDUM KARARI
IKBY Başkanı Barzani, 7 Haziran'da siyasi partilerle bir araya geldikten sonra 25 Eylül'de Kerkük ve diğer tartışmalı bölgeleri de kapsayacak şekilde referandum yapacaklarını duyurmuştu. Irak Başbakanı Haydar el-İbadi, IKBY'nin tek taraflı referandum kararının "anayasaya aykırı" olduğunu belirterek sonucu tanımayacaklarını söylemiş, Irak Federal Mahkemesi de aynı gerekçeyle referandumun geçersiz olduğuna ve durdurulmasına karar vermişti. ABD ise büyük tartışmalara neden olan referandum kararı hakkında "seçilen yolun çok riskli olduğunu" kaydederek kararın ivedi bir şekilde iptal edilmesini istemişti.