Başbakan Erdoğan, Ankara’da Coşkuyla Karşılandı

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “Faiz lobisi yıllarca benim milletimin alın terini sömürdü. Bundan sonra sömüremeyeceksin. Olay bir banka iki banka kim varsa hepsi için aynı şeyi söylüyorum siz ki bize karşı böyle mücadele başlattınız bunu bedelini ağır ödeyeceksiniz” dedi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 11 gün sonra ‘ANA’ uçağı ile saat 17.20’de Esenboğa Havalimanı’na geldi. Vatandaşlar, Türk bayrakları ve parti bayraklarıyla Başbakan’ı büyük bir coşkuyla karşıladı. Erdoğan, “Balyozla yıkamadınız tencere tava ile hiç yıkamazsınız” sloganları ve Seğmenler ekibi ile karşılandı. Başbakan Erdoğan’a eşi Emine Erdoğan, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, İçişleri Bakanı Muammer Güler, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin ve AK Parti Grup Başkanvekilleri eşlik etti. Özel harekatçılar havaalanı çevresinde geniş güvenlik önlemi aldı.

Başbakan Erdoğan konuşmasında, seçim sürecine ve faiz lobisine vurgu yaptı. “Coşkunuz, heyecanınız ve ahde vefanız için sizlere kalbi şükranlarımı sunuyorum” diyen Erdoğan, “Biz kefenimizi giyerek bu yola çıktık bu can bu tende oldukça Allah’tan başka kimseye verilecek hesabımız yoktur. Bize bazı marjinal gruplar değil bize millet hesap sorar. Milletin hesap yeri sandıktır, sandıkta sorar. Bizi millet getirdi millet götürür. Milletten başka bu noktada kimsenin bizi götürmeye gücü yetmez” diye konuştu.

“7 AY SONRA SANDIKTA SİZLERLE GÖRÜŞELİM”

Başbakan Erdoğan konuşmasında şunları kaydetti:

“Ankara Cuma gecesi İstanbul’un, bugün Adana’nın, Mersin’in coşkusuna farklı bir coşku katıyor. Ankara bugün çok farklı. Uçakta gelirken yol boyu şu anda bu süreci bekleyenleri gördüm. Ankara Hacı Bayram Veli’nin şehridir. Ankara Hüseyin Gazi hazretlerinin şehridir. Ankara Gazi Mustafa Kemal’in şehridir. Ankara merhum Menderes’in, merhum Özal’ın şehridir. İşte bu Ankara bir kez daha Başbakanına sahip çıkıyor muhabbetle karşılıyor. İşte şu Ankara’yı Türkiye görsün Ankara’da terör estirenler Ankara’nın bu gerçek fotoğrafını görsün.”

Havaalanını dolduran vatandaşların, “Vur vur inlesin çapulcular dinlesin” şeklindeki sloganları üzerine Erdoğan, “Hatırlıyorsunuz ben bu ifadeyi kullanınca rahatsız oluyorlardı. Eğer çok rahatsız oldularsa lügate baksınlar. Oraya baktıklarında Başbakan’ın ne kadar isabetli ifade kullandığını anlarlar. Yakan yıkan saldıranlara çapulcu denir. Dolayısıyla kusura bakmasınlar onlara destek verenler de aynı familyada yer alır. Bu topluluk söyleyeceklerini sokak aralarında yakarak yıkarak söylemedi, hep sandıkta söyledi. Yarın da sandıkta söyleyecek, Gezi Parkı’na, Kuğulu’ya çıkacağına 7 ay var sabredin 7 ay sonra sandıkta sizlerle görüşelim. Demokrasi özgürlükler, hak hürriyet diyorsanız bu şiddetle elde edilmez hukuk içerisinde kalarak elde edilir. Şu ana kadar böyle bir şey gördünüz mü yaptıkları şey yakıp yıkmak kamu binalarını yakıp yıkmak” şeklinde konuştu.

Başbakan Erdoğan, başörtülü kadınlara yönelik olarak yapılan saldırıları da ele alarak, “Bununla kalmadılar başörtülü bacılarımıza saldırdılar. Dolmabahçe Camii’ne içki ile ayakkabıları ile girdiler. Bugün Mersin’de benim başörtülü kardeşlerime parya muamelesi gördüler. Üniversiteler alınmadılar ama hiçbir zaman bunların yaptıklarını yapmadılar sabrettiler çünkü sabrın sonu selamet şuna inanıyorlardı sabrın sonu selamet. Avrupa'da AİHM bile siyasallaştı. O da bu yönde karar verdi. Ben İspanya’da inancı sebebiyle onları savundum diye partim nedeniyle kapatma davası açıldı o zamanki ana muhalefetin genel başkanı hamdolsun ki Ankara’da savcılar var dedi bunların inanca saygısı yok” değerlendirmesinde bulundu.

İnançlar ve düşünce özgürlüğü konusunda AK Parti iktidarının getirdiğini hiçbir iktidarın getirmediğini savunan Erdoğan, şöyle devam etti:

“Bugün 27 Mayıs 1960, 12 Eylül 1980, 28 Şubat 1997’de değil, bugün 27 Nisan 2007’de neredeysek işte oradayız. Hükümetimizle partimizle en önemlisi milletimizle demokrasinin hukukun özgürlüklerin en güçlü savunmasın biz yaptık biz yapıyoruz. Türkiye’de egemenlik artık milletin egemenliğindedir. Eğer kendinize inanıyorsanız, demokrasiye hukuka inanıyorsanız, bu ülkede egemenlik artık milletindir eğer mimlete saygınız varsa millet sadece gezi parkının içerisinde olanlar mı? İstanbul Atatürk havalimanında bir anda 1-2 saat toplananlar millet değil mi? Şu anada burada toplananlar millet değil mi?”

“Artık bu ülkede çeteler dönemi bitmiştir” diyen Erdoğan, “Bu ülkede mafya dönemi bitmiştir cunta dönemi geri gelmemek üzere bitmiştir. Faiz lobisi kendine çeki düzen ver. Faiz lobisi yıllarca benim milletimin alın terini sömürdü. Bundan sonra sömüremeyeceksin. Olay bir banka iki banka kim varsa hepsi için aynı şeyi söylüyorum, siz ki bize karşı böyle mücadele başlattınız bunu bedelini ağır ödeyeceksiniz. Utanmadan sıkılmadan borsayı çökertme gayreti içine girenler borsada Tayyip Erdoğan’ın parası yok, çökersen çökersin. Yüzde 10’lardan başladık yüzde 80’lere kadar çıktık. Senin spekülatörlerinin yakaladığımız an senin ümüğünü sıkarız. Geçmişte belki birileri ile anlaşıyordunuz yüzde bin 500'ler faizi ile sömürüyordunuz ama şimdi durum farklı. Ana muhalefetin haddini bilmez kendini bilmez bir milletvekili çıkıp benim polisime hakaret ediyor. Bu polis Türkiye’nin milletlin polisidir. Hatalar olabilir ama bu hatalar polisime hakaret etmeyi gerektirmez polisimizi biz bunlar yedirtmeyiz. Onun da hakkını hukukunu korumak bizim görevimizdir. Dünyanın değişik yerlerinde birçok yerlerinde çok olaylar yaşanıyor bunların görmüyor musun haddini bilmez sen nasıl oluyor da benim polisime hakaret ediyorsun. Bu ülkede Başbakan’a küfredenlerin yanında oluyorsun. Kötü söz sahibinindir. Sabrettik ama sabrında bir sonu var göstericilerin arkasına sığınarak siyaset yapanlar önce siyasetin ne olduğunu görsünler sokaktaki kışkırtmalara biz gelmedik onlar geldi.”