Başbakan Erdoğan: “çözüm Sürecini Çok Sıkı Tutalım”

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, terör sorununun bitirilmesi gerektiğini ifade ederek, "Bizi bölmek istiyorlar. Ne olur bu çözüm sürecini çok sıkı tutalım. Şu 30 senede bu iş için harcanan para, yeni bir Türkiye imar eder" dedi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Marmara Üniversitesi’nin 130. kuruluş yıl dönümü törenine katıldı. Törende Erdoğan'a 'fahri doktora' unvanı tevdi edildi. Marmara Üniversitesi Haydarpaşa Kampüsü’nde yapılan törende konuşan Başbakan Erdoğan, akademisyenler ve öğrencilerden çözüm sürecine destek istedi.

Terör sorunun bitirilmesi gerektiğini ifade eden Erdoğan, “Bizi bölmek istiyorlar. Ne olur bu çözüm sürecini çok sıkı tutalım. Şu 30 senede bu iş için harcanan para, yeni bir Türkiye imar eder. Öyleyse bu işi bitirmemiz lazım. Eğer bugün Güneydoğu’da, Doğu’da işsizlik çok daha fazla ise bunun en önemli sebebi terördür” diye konuştu.

Geçen hafta Gaziantep’e yaptığı ziyareti hatırlatan Başbakan Erdoğan, “Orası da Güneydoğu Anadolu. Ama oraya terör giremedi. Giremediği için Gaziantep’e 5 organize sanayi bölgesi yetmedi, 6. ve 7. organize sanayi bölgelerini kuruyorlar. Ve ‘talebi karşılayamıyoruz’ diyorlar. Girişimci bu noktada bu kadar iyi ve işsizlik diye bir şey yok. ‘Biz Suriye’den gelenleri çalıştıralım’ diyorlar. Demek ki terörün olmadığı yerde durum nereden nereye geliyor...İnşallah bunu başaracağız. Yüzlerce yıldır yankılanan bu dayanışma, bu barış sesini, binlerce yıl bu topraklarda hakim kılma zorundayız" dedi.

Milli Birlik ve Kardeşlik Projesine değinen Erdoğan, "Kardeşlik denildiğinde bazıları rahatsız oluyor. Kardeş, anne-baba karşısında, aile içinde eşit olan iki kişidir. Bizim kültürümüzde bu var. Türkiye’de kardeşlik hukukunu güçlendirecek, devlet karşısında 75 milyonun, Türkiye ailesi içinde eşit olmasını mutlaka tesis edeceğiz. Onun için Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığını çok önemsiyorum” diye konuştu. Bu noktada üniversitelere büyük görevler düştüğünü söyleyen Erdoğan, şunları söyledi:

“Bilimi ırkçılığa köle eden rejimler oldu. Gelip geçtiler ve hayırla anılmıyorlar. Bizde de üniversiteleri bu tür ayırıcı ideolojik merkezler haline getirmek isteyenler oldu, onlar da hayırla anılmıyor. Üniversiteler bilim merkezleri olarak, topluma yol gösteren kurumlar olarak kardeşliğin de yüceltildiği, özgür merkezler olacaklar. Türkiye’de kardeşlik hukukunun güçlenmesini, üniversitelerimizin çok daha fazla katsı vermesini yürekten diliyorum”