Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, düşündükleriyle yaşadıkları örtüşen gönül erleri sayesinde fikriyle zikri bir olan bir medeniyet ve millet yetiştirdiklerini söyledi. Erdoğan, “Ve şurada bunu özellikle vurgulamak istiyorum. Biz medeniyetimize düşündüğüyle yaşadığını örtüştüren gönül erlerine borçluyuz. Fikri ile zikri bir, kalpleriyle dilleri bir, ruhlarıyla vücutları bir gönül insanları sayesinde bir medeniyet ve bir millet inşa ettik.” dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür A.Ş. tarafından araştırmacı yazar Sadık Albayrak'ın 50. yazarlık yılı için düzenlediği geceye katıldı. Geceye Erdoğan’ın yanı sıra eşi Emine Erdoğan, kızları Esra Albayrak ve Sümeyye Erdoğan, oğlu Bilal Erdoğan ve çok sayıda yazar ve gazeteci katıldı.
Gecede Konuşan Başbakan Erdoğan, sözlerine Arif Nihat Asya'nın, "Biz kısık sesleriz... Minareleri, sen ezansız bırakma Allah'ım! Bize güç ver, cihad meydanını pehlivansız bırakma Allah'ım! Bizi sen sevgisiz, susuz, havasız ve vatansız bırakma Allah'ım! Müslümanlıkla yoğrulan yurdu, Müslümansız bırakma Allah'ım!" dizeleriyle başladı.
Gönül erleri sayesinde fikriyle zikri bir olan bir medeniyet yetiştirdiklerini söyleyen Erdoğan, “Mehmet Akif'i, Necip Fazıl'ı sadece şair olarak görenler yanılırlar. Onlar, yaşamlarıyla adeta kendileri, fikirdirler, kitaptırlar, şiirdirler. İşte Sadık ağabeyimiz de 50 yılını ilme adamış bir çınardır. O, Osmanlı'yla bağımızı kuran bir mimardır. Bizim köklerimizle irtibatımızı kesilmesi istenirken o cesaretle ortaya çıkmış, o irtibatı muhafaza için göğsünü siper etmiştir. Biz onun sayesinde bize anlatılanın çok ama çok farklı olduğunu öğrendik. Kendisinin Cuma cemaatindeydim. Dedim ya; kader planı içinde neler var neler. Onun çabaları sayesinde geçmişin aslını geleceğin tasavvurunu idrak ettik. Ve şurada bunu özellikle vurgulamak istiyorum. Biz medeniyetimizi düşündüğüyle yaşadığını örtüştüren gönül erlerine borçluyuz. Fikri ile zikri bir, kalpleriyle dilleri bir, ruhlarıyla vücutları bir gönül insanları sayesinde bir medeniyet ve bir millet inşa ettik. Mevlana ile bize kalan sadece mesnevi değil sema kalmış, Hak'tan, alıp halka verme anlayışı, sevgi, hoşgörü kalmıştır. Yunus'tan bize kalan güzel Türkçe'si değildir. O bize sabrı öğretmiştir. Mehmet Akif bize edebi, adabı öğretmiştir. Necip Fazıl sadece ‘Çile’ adlı eseri bırakmamıştır; o bize hakikat çilesini, dava çilesini de miras bırakmıştır. İşte Sadık Albayrak da tam da bu zincirin bir parçasıdır. Kitapları ilimle yoğrulduğu kadar hayatı da ilimle yoğrulmuştur. Kitapları gibi hayatıyla da diklenmeden dik durmayı öğrenmiştir. Hayatı mahkemelerde geçmiş, Necip Fazıl gibi davasından geri durmamıştır. Albayrak, hakikat peşinde önce kendisini bilmeyi başarmıştır. Milletten saklanan belge ve bilgileri açıklarken, herhangi bir hesabın içinde olmamıştır. O bilsin ki; gelecek nesiller de sadece kitaplarını değil, hayatını da ibretle okuyacaktır. Rabbim’e bizlere böyle gönül erleri bahşettiği için hamd ediyorum. Böyle alimleri nasip ettiği için hamd ediyorum. Onunla yol arkadaşlığı yapmaktan büyük gurur duyduğum için Rabbime hamd ediyorum.” diye konuştu.
Erdoğan, gecenin sonunda yazar Sadık Albayrak’a, Hattat Kemal Batanay’ın 1975 yılına ait el yazısı tablosunu hediye etti.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz