Başbakan Erdoğan, İzmit Körfez Köprüsü Ayağı Keson Batırma Törenine Katıldı

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, karşılarına yargı engelleri, çeteler, siyasete yönelik engeller çıkmasına rağmen, dik durarak o engelleri aştıklarını söyledi.Başbakan Erdoğan, İstanbul-Bursa-İzmit otoyolu İzmit Körfez Köprüsü keson batırma törenine katıldı.Başbakan Erdoğan, dik durarak engelleri aştıklarını belirterek, "Biz 12 yıl önce 15 bin kilometre bölünmüş yol yapacağımız dediğimizde buna ihtimal vermeyenler vardı. Çünkü bizden önceki 79 seneye bakıyorlardı. 79 senede 6 bin km bölünmüş yol yapılmıştı. Dağları delerek 122 tünel inşa ettik. Bunlar öyle sıradan kişilerin yapacağı iş değil. İş bilenin, kılıç kuşananın. Biz Fatih’in torunlarıyız. O karadan gemileri yürüttü, biz de denizin altından Marmaray’ı geçirdik. Yeri geldi karşımıza yargı engelleri, çeteler, siyasete yönelik engeller çıktı. Dik durarak o engelleri aştık".Her zaman yaşatmanın siyasetini savunduklarını belirten Erdoğan, "Faili meçhullere biz son verdik. İşkenceye sıfır tolerans dedik. İnsana insan gibi muamele edilmesini 81 vilayete hakim kıldık. Çözüm süreci için mücadele ederek, bedenimizi ortaya koyarak gençleri yaşatmak için mücadele verdik. Yeni gerilimlere, yeni ölümlere asla tahammüle demeyiz. Sokakların çatışma alanına dönmesine asla tahammüle demeyiz. Sandıktan ümidini kesenlerin sokaklarda medet aradığını görüyoruz. Bir kez daha herkesi sorumlu davranmaya çağırıyorum. Siyasi partilerin Genel başkanlara sorumluluk çağrısı yapıyoruz. Kışkırtıcı dil ve üsluptan uzak durmalarını istiyorum. Medyanın çatışmayı körükleyici sorumsuz dili terk etmesini diliyorum. Gençlerimizin sokaklara molotofla, döner bıçaklarıyla salıverilmesini doğru bulmuyoruz. Ak Parti gençliğinin elinde kalem, kitap, tablet bilgisayarı görürsünüz. AK Parti’nin gençliği çatışmanın, kavganın gençliği değildir. İş dünyasının huzurunu zedeleyecek bu tür tahriklerden uzak durmasını temenni ediyorum" dedi.Yurtdışından Türkiye’yi karıştırmaya çalışanlar olduğunu kaydeden Erdoğan, "Perde gerisine saklanıp namertçe saldıranlar var. İsmini, yüzünü saklayıp ortaya montajlar atıp Türkiye’de huzur ve istikrarı bozmaya çalışanlar var. Bu saldırılara siyasi partiler sahip çıkmamalı, medya çanak tutmamalı, iş dünyası prim vermemeli. Türkiye’de istikamet verecek olan sadece millet ve sandıktır. Bu saldırıları yapanlar 2 hafta sonra çok büyük mahcubiyet yaşayacaklar. Birileri siyaset yapmak istiyorsa bu ülkenin dışından değil, er meydanı burası. Gelir burada siyasetini yapar. Ama o yüreği olmayanlar sadece mikser görevi görür. Bunlara gerekli ders hukuk içinde verilecektir".