YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Başbakan Erdoğan, “terör Bittiğinde Türkiye Şahlanacak”

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, terörün demokrasiye olduğu kadar kalkınma için de bir tehdit oluşturduğunu belirterek,...

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, terörün demokrasiye olduğu kadar kalkınma için de bir tehdit oluşturduğunu belirterek, “Türkiye’de terör bittiğinde sınırsız bir şahlanışı kazandırmış olacağız. Türkiye artık enerjisini bütün kalkınma sürecine harcayacaktır” dedi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Borsa İstanbul’un “Gong Töreni”ne katıldı. Törende konuşan Başbakan Erdoğan, “Dersaadet Tahvilat Borsası’nın kurulmasıyla başlayan Türkiye sermaye piyasaları tarihinde çok önemli bir dönüm noktasına hep birlikte sahip oluyor ve heyecanını yaşıyoruz” dedi.

Bugün yaşanan tarihi güçbirliğinin İstanbul’u finans merkezi yapma hedefini ciddi şekilde güçlendireceğini söyleyen Erdoğan, “Yola çıkarken böyle bir sözümüz vardı. İstanbul Türkiye’nin tarihi itibariyle zaten bir finans merkezi idi. Bunu bu dönemde fiziki şartlar itibariyle de oluşturacağız demiştik. New York gibi Tokyo gibi İstanbul’un da finans merkezi olma vasfını bu güçlü borsa ile perçinleyeceğiz. Borsanın bu yeni yapısı 2013 hedeflerine ulaşma konusunda bizi daha da heyecanlandıracak ve motive edecektir” diye konuştu.

Konuşmasında büyüme rakamlarını değerlendiren Erdoğan, “Türkiye gelişmiş Avrupa ekonomilerinin çok üzerinde bir gelişme kaydetti. Görevi devraldığımızda Gayri Safi Milli Hasıla 230 milyar dolar seviyesinde idi, 2012 yılı sonunda 786 milyar dolara yükseldi. 2009 yılında bütün dünyada ağırlığını hissettiren dünyanın en güçlü ekonomilerinin bile ağır yara aldığı küresel kriz sebebiyle yaşanan kısmen daralma dışında Türkiye ekonomisi Allaha şükür sürekli büyüdü. Satın alma gücü paritesine gire düzeltilmiş fert başına milli gelir 2002 yılında 8 bin dolar düzeyinde idi bugün ise 15 bin doları aşmış durumda. O dönemde kritik bir enflasyon sorunu yaşıyorduk. Öyle ki bir ürünün fiyatı akşam başka sabah başkaydı. Akşamdan sabaha zamlar o günler için son derece normal hadiselerdi. Bizi buna alıştırmışlardı. Bugün ise bez enflasyonu da dizginlemek suretiyle kontrol altına almayı başardık” şeklinde konuştu.

Avrupa ülkelerinin kamu borçlarına ilişkin önemli problemler yaşadığına dikkat çeken Erdoğan, “Biz Avrupa Birliği (AB) üyesi henüz değiliz ama şöyle bir ele aldığımızda mastrik kriterlerinin ötesinde yüksek borçluluk oranlarının Avrupa’da yaşandığını görüyoruz. Bizde ise 2002 yılına baktığınızda AB tanımlı borç stokunun milli gelire oranı yüze 74 seviyesinde idi. Bu oranın yüzde 36’ya kadar gerilediğini gördük. Bir yandan kamunun borçlanma ihtiyacı azalırken, faiz oranlarında tarihi düşüşler yaşandı. Yüzde 63’ten aldığımız faizleri yüzde 6’lara kadar çekmiş durumdayız. Ben bu yüzde 6’yı da fazla görüyorum. Bu yüzde 6’lık faizin de bir baskı olduğunu ifade etmek istiyorum. Bunu daha da düşürmek suretiyle özellikle faiz baskısını bu ülkenin tüketicilerinin üzerinden kaldırmış oluruz” ifadelerini kullandı.

OECD tarafından açıklanan rakamlara göre 2012 yılında dünya genelinde dış yardımların ciddi şekilde düştüğünün altını çizen Erdoğan, Türkiye’nin dış yardımlarının ise bir önceki yıla göre yüzde 98 artış gösterdiğini kaydetti.

Son on yıllık sürede İstanbul Menkul Kıymetler Borsası’nda (İMKB) yaşanan büyümeye de dikkat çeken Erdoğan, 2002 yılında 10 bin 369 seviyesinde olan İMKB 100 endeksinin on yıl sonunda yüzde 652 oranında artış ile 78 bin seviyesini aştığını, borsanın piyasa değerinin ise yüzde 800 artış ile 309 milyar dolara ulaştığını söyledi.

“Şüphesiz güçlü bir finansal sisteminin önemli ayağı güçlü bir sermaye piyasasının varlığı ile paraleldir” diyen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Güçlü bir sermaye piyasası altyapısı için önemli adımlar attık. Dedik ki ‘finans merkezi Ankara olamaz. Ankara siyasetin merkezidir’ Onun içinde finans merkezi olarak eğer İstanbul diyorsak o zaman biz finansın biz en önemli kontrol mekanizmaları olan kamu bankalarını da İstanbul’a çekmemiz gerekir. Buna merkez bankası da dahil dedik. Baktım ki ana muhalefet, ‘bu yeniden Türkiye’nin başkentini İstanbul’a taşımak istiyor’ dediler. Benim böyle bir derdim yok. Türkiye’nin finans merkezi tarihi itibari ile zaten İstanbul. Zaman zaman siyasi merkez de olmuştur ama şu anda Türkiye’nin bir siyasi merkezi var bu Ankara’dır. Finans merkezi olarak da biz İstanbul’un bu ticari hareketliliğini bir merkez olmaya laik olduğu için burada değerlendirmenin faydalı olduğuna inandık. Anadolu yakasında biliyorsunuz çalışmaları devam ediyor. Bittiğinde İstanbul çok daha farklı bir sıçramanın içerisinde olacak”

Başbakan Erdoğan, borsanın rekor üstüne rekor kırdığını belirterek, İstanbul Borsası’nın dünyadaki diğer borsalara göre önemli başarı sağladığını ifade etti. Borsa binasının yenileneceği müjdesini de veren Erdoğan, “Bu mekanı çok daha modern ileri teknoloji ile donatmak suretiyle burası dünyada örnek bir Borsa İstanbul olarak hizmet verecek. Çünkü bize yakışan neyse onu yapmak durumundayız. Dünyanın zorlu bir süreçten geçtiği şu süreçte ekonomimizi büyütmek bu noktada gerçekten başarılı bir performans sergiliyoruz” ifadelerini kullandı.

Türkiye’nin elde ettiği başarının kredi notları ile ölçülemeyeceğinin altını çizen Erdoğan, “Kredi notlarına da pek önem vermiyorum. Orada gizli bir hesap yapılıyor. Gizli bir ideoloji yürütülüyor. Açık net adil bir şey asla ortaya konmuyor. Adil olanı konsa biz daha yukarılarda oluruz. Türkiye’nin gerçek durumu bu değil. Kredi notları boyutuyla da Türkiye’nin notunu isteme istemeye de olsa arttırıyorlar. Onlara kalsa düşürecekler. Batan biten ülkeler bakıyorsunuz 6 kat birden dereceler arttırıyor. Herhalde matematik bilmiyorum ya da istatistikleri değerlendirmede zayıfız. Şu büyüme sürecini muhafaza etmek konusunda son derece kararlı, tedbirli ve sağ duyuluyuz” dedi.

Başbakan Erdoğan dün gerçekleşen Akil İnsanlar Heyeti toplantısı ile ilgili olarak da şunları söyledi: “Çözüm sürecini başlattık. Başarılı şekilde ilerliyoruz. Akil İnsanlar ile bir araya geldik. 4.5 saat süreci ve neler yapabileceğimizi. Toplumun her kesiminde olduğu gibi Akil İnsanlar Heyeti’nde umudun heyecanın olduğunu gördük. İnşallah sürecin hızlanmasına yardımcı olacaktır. Ülkemde 780 bin kilometrekarelik vatan toprağında yatırım arttığında Türkiye sıçramasına farklılık kazanacaktır Çözüm sürecinin en önemli sorucu ekonomik göstergeler olacaktır. Terörün Türkiye’ye maliyeti yaklaşık 300 milyar dolardır. Terörle mücadeleye harcanan ciddi maliyet var. Tahrip edilen okullar, hastaneler, barajlar var. Terör bir yandan canları hedef alırken, malı ekonomiyi hedef aldı. İnşallah içinden geçtiğimiz çözüm süreci ile canları tehditten kurtardığımız kadar ekonomiye can suyu olacak yeni bir süreci başlatmış olacağız. Derin demokrasiye tehdit olduğu kadar, terör, kalkınmaya da tehdit. Türkiye’de terör bittiğinde sınırsız bir şahlanışı kazandırmış olacağız. Türkiye artık enerjisini bütün kalkınma sürecine harcayacaktır. Huzura güvene kavuşacağız. Hele hele Güneydoğu’da, ‘Acaba nerede ne olacak’ bu soruyu sormayacak. Anaların gözyaşı dinecek, babalar tüm evladı ile aynı masanın etrafında mutluluğu paylaşmış olacak.”

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler