Ankara (AA) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Mevcut sosyal güvenlik sisteminin en büyük özelliği bürokrasiye göre, memura göre düzenlenmiş olmasıydı. Şimdi bu sistemi radikal bir değişime uğratıyoruz.
Önceliğimiz memur ya da işçi değil, bütün vatandaşlarımızdır" dedi. Erdoğan'ın "Ulusa Sesleniş" programında şu ifadeler öne çıktı:
-"Mevcut sosyal güvenlik sisteminin en büyük özelliği bürokrasiye göre, memura göre düzenlenmiş olmasıydı. Şimdi bu sistemi radikal bir değişime uğratıyoruz. Önceliğimiz memur ya da işçi değil, bütün vatandaşlarımızdır."
-"Reform yapabilmek için elinizi taşın altına koymanız, risk almanız gerekir. Biz bu reformu gerçekleştirerek elimizi taşın altına koymaktan çekinmedik, sakınmadık, popülizmden uzak, ülkemiz gerçeklerine uygun bir reform hazırladık."
-"Emeklilik yaşının yükseltilmesi 2036'dan sonra, yani bundan 30 yıl sonrası için öngörülmektedir. 68 değil 65 yaş olarak planlanmaktadır."
-"TBMM, milli egemenlik sancağının dalgalandığı, milletimizin varoluş iradesinin yankılandığı yerdir."
-"Borcunuzu ödeyebiliyor musunuz, işte o zaman dik durabilirsiniz, işte o zaman milli politikalarınızı uygulayabilirsiniz."
-"Sadece IMF'ye, sadece zorunlu tasarruf, KEY, İmar Bankası gibi hak sahiplerine değil, kime borcumuz varsa, çalışarak, üreterek, kaynak oluşturarak bunları ödüyoruz."
-"2002 yılında bankaların kullandırdığı toplam kredi miktarı sadece 32 milyar 204 milyon YTL düzeyinde iken, Mart 2006 itibariyle bankaların kullandırdığı toplam kredi miktarı 130 milyar 711 milyon YTL seviyesine ulaşmıştır."
-"Vatandaşımızdan toplanan, ancak kelimenin tam anlamıyla hortumlanan paralar, üzerinde devlet güvencesi olması sebebiyle hak sahiplerine ödenmeye başlanmıştır. Bugüne kadar hak sahiplerine 6 katrilyon 273 trilyon TL ödeme yapılmıştır."
-"ABD ile ilişkilerimiz, yarım yüzyılı aşan sağlam bir geçmişe dayanmakta, paylaştığımız ortak değerler ve karşılıklı çıkarlarımızdan güç almaktadır."
-"Ortak hedefler için çalışırken zaman zaman yöntem konusunda gündeme gelebilecek anlayış farklılıklarımızın ise iki egemen ülke arasındaki dostluk ve ittifak ilişkisine gölge düşürmesini kimse beklememelidir."
-"Hem birlik ve beraberliğimizi koruyarak teröre geçit vermeyeceğiz, hem de bu ülkeyi her gün biraz daha özgür, biraz daha demokratik, biraz daha zengin, biraz daha mutlu bir ülke yapmak için bütün gücümüzle çalışacağız."
-"Biz inanıyoruz ki, bir devletin gücü, vatandaşlarıyla kurduğu bağlarla ölçülür. 'Sizi sevmeseler de olur, ama sizden korksunlar' anlayışı artık geçerliliğini kaybetmiştir. Makyavelist felsefenin korku prensibi, baskıcı devletleri felakete sürüklemiştir. Onun için bizim yönetim anlayışımız şudur: size sevgiyle bağlansınlar, adaletinizden de emin olsunlar."