HABER

Başbakan Erdoğan'dan TÜSİAD'a sert cevap

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Grubu Dostluk Derneği'nin iftar yemeğine katıldı.

Başbakan Erdoğan'dan TÜSİAD'a sert cevap

TOBB, TÜSİAD,KESK, TÜRK-İŞ, bütün altında imzası olan kuruluşların Anayasa Değişikliğine yönelik evet kampanyası vardı. Orada "evet" dediler. Ben de bugün konuşmamda dedim ki, ' burada tavrınızı ortaya koyun dedim, açıkca tavrınızı belirtin' dedik. TÜSİAD hemen açıklama yapmış,' bizden kimse irade bekleyemez' diye. Peki 2000-2001'deki irade beyanını nasıl yaptın ? Bu noktadan sonra TÜSİAD'a yönelik eleştirilerini daha da sertleştiren Başbakan Erdoğan, " Bu ülkeyi biz, sermayenin hegomanyasına terk etmeyeceğiz. Bunu çok acık söyleyeyim bunu. Siz geçmişte, iktidarlarla kedi köpekle oynar gibi oynayabilirdiniz. Ama bu iktidarla oynayamazsınız. Herkes yerini bilecek. Bir şeyde, evetse evet derdi, hayırsa hayır derdin. Karşımızda farklı, dışarıda farklı, biz bu tip şeylere alışık değiliz.

NUMAN KURTULMUŞ'UN ELEŞTİRİSİNE CEVAP

Aynı programa katılan Saadet Partisi Genel Başkanı Numan Kurtulmuş, Başbakan Erdoğan'dan önce kürsüye çıktı. Konuşmasınının ilk bölümünde Kurtulmuş mensubu olduğu siyasi hareketten bahsederken Necmettin Erbakan'dan söz etti. Bu sırada salondan büyük bir alkış kopması dikkat çekti. Anayasa Değişiklik Paketiyle ilgili referandumda tavırlarının Evet yönünde olacağını tekrarlayan Kurtulmuş, Anayasa referandumunun siyasi rekabete dönüşmemesi gerektiğini söyledi. Kurtulmuş, Hükümet partisinden bazı yetkililerinin, Referandumda verilecek Evet oylarının AK Parti'ye verilecek oylar olduğunu söylemelerinin, Evet kampanyasını baltaladığını da öne sürdü. Kurtulmuş, 12 Eylül'de halkın önüne gelecek anayasa metninin büyük bir reform olmadığını, ancak Demokratik bir adım olduğunu söyledi. Kurtulmuş'un son olarak söylediği, " 12 Eylül 2010'de Evet diyeceğiz. 13 Eylül'de hayır diyeceğiz" sözleri, Başbakan Erdoğan tarafından eleştirildi. Erdoğan, " Değerli Numan kardeşimin, 12 Eylül'e kadar Evet, 13 Eylül'de Hayır, demesini anlamakta zorlandım. 12 Eylül'de Evet, 13 Eylül'de Hayır olmaz " sözleriyle sitemini dile getirdi. İsim vermeden KESK'in toplu görüşmelerdeki tavrını Kurtulmuş'un sözleriyle benzeştiren Erdoğan, " Bir sivil toplum örgütü, memurlarla müzakerelerde şöyle bir ifade kullanıyor: ' Ne zaman yapalım. Bunu 12 Eylül'de yapalım. O zaman nasıl olsa toplu sözleşme olacak'. İlanlar vermiş. Orda ne diyor ? ' Anayasa paketine Hayır. Toplu görüşmeye Evet '. 12 Eylül'e biz şuanda 'Evet' diyorsak, kafa bulandırmaya gerek yok. Burda el ele verelim. Bu işi bir defada bitirelim. 2011'in genel seçiminde onların gereği neyse, hepsi yapılır" diye konuştu.

ERDOĞAN: BENİM SÖZÜM GEÇER

Hükümet olarak bugüne kadar çok yıprandıklarını söyleyen Erdoğan," İçerde çok enerji kaybettik. Bu enerji kaybına bu milletin tahammülü yok. Arkadaşlar kusura bakmayın ama buradaki arkadaşların bilmediklerini bizler biliyoruz. Ama biz bunları her yerde konuşamayız. Böyle bir durumun içerisindeyiz. Ben bir Genel başkan olarak olarak, ülkemin başbakanı olarak kalkıpta " bu bir güven oylamasıdır ifadesini" kullanmadım. Arkadaşlarımdan bulunan olabilir, yanlış yapmışlardır. Benim sözüm geçer. Bunun Ak Parti projesi olmadığını defalarca meydanlarda söylüyorum" şeklinde konuştu.

ERDOĞAN : KAPIYI AÇACAĞIZ

12 Eylül öncesinde Çorum ve Kahramanmaraş'ta, 12 eylül sonrası İstanbul Gazi Mahallesinde, Sivas'ta yaşanan olayların etnik bir çatışma olmadığını söyleyen Başbakan Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: 12 Eylül olayını biz ihtilal günü olanrak değerlendirmiyoruz. Bu olayın geçmişine gitmek durumundayız, 27 Mayıs'a yok farzedemeyiz. Olayın demokrasi açısından, hak ve özgürlükler noktasında bu ülkede bir ayağa kalkış varsa, işte 27 Mayıs patlak vermiştir. Orada Menderes idam edilmiştir. 12 Eylül bunun değişik bir versiyonudur. Ondan sonra ara bazı denemeler olmuştur. Şimdi atılan bu adım, 27 Mayıs anayasanın bütününü değiştiren bir adım değildir.Bu süreç içerisinde bizim birşeye dikkat etmemiz gerekiyor. Anayasanın bütününün, daha geniş tabanlı anayasa değişikliğine, bizler 26 maddelik değişiklikle ilk adamını atacağız. kapıyı açacacağız.

"EVETLE YANLIŞ DÜZELECEK"

Ne Anayasa Mahkemesi'nin yapısında ne de HSYK'nin yapısında hükümetin herhangi bir tahilinin olamayacağını belirten Başbakan Erdoğan, " Çıkıp ne diyorlar? 'Hükümet kendine göre yargı oluşturuyor'. Hani nerde? Anadolu'nun her köşesindeki hakim ve savcı oy kullanacak. Ne diyor beyler bize? 'Oraya biz sizi sokmayız'. O yıkılıyor. O yıkıldığı için, karşılar. Niye onların tercihlerine saygı göstermiyor. Eskiden, istedikleri istedikleri yere atıyorlardı da ondan" şeklinde konuştu. Başbakan Erdoğan,sözü üniversitelerdike Türban yasağının düzenlemesiyle ilgili değişikliğin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesine getirerek, " 411 olayı Türkiye için tarihi bir ayıptır. Bugün Çorum'da da söyledim. Ana Muhalafet bunun dışında. AKP-MHP'yle işbirliği yapıyor. Üniversiteye giden kızlarımızla ilgili düzenleme, 411 oyla Meclisten çıkıyor. Az önce söylediğim Grubun gazetesi, " 411 el kaosa kalktı, manşetiyle çıkıyor " şeklinde konuştu. Sözlerini, " sizin neye benzediğiniz belli değil. Size özel turnasol lazım" diye sürdüren Başbakan Erdoğan, " Bu evet oyları bunun düzeltiyor. Rahatsızlık burada. Aynı şeyi 368'de yaşadık. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde daha önce ne uygulandıysa ' aynısı uygulanacak' dedik. 'İstemuzuk' dediler. Ne istersiniz ? ' Millete gidelim' . Milletten cevabı aldılar. Yine bu evetle bir yanlış daha düzeltilecek" diye konuştu.

YARSAV'A YİNE YÜKLENDİ

Başbakan Erdoğan'ın eleştirilerinden Yarsav'da nasibini aldı. Erdoğan, " YARSAV 'bizi hedef olarak gösteriyor' diyor. Sen bu kadar Başbakana söylüyorsun da biz söyleyince neden rahatsız oluyorsun? Bak şimdi karşında bir dernek daha kuruldu. Siz arkadaşlar yargıyı birbirine mi düşürmeye çalışıyorsunuz" diye konuştu. Geçmişteki polis arasında yaşanan Pol-der, Pol-Bir bölünmesini örnek gösteren Başbakan Erdoğan," bunlar kalkıp Cumhurbaşkanını yargılama cüretinde bulunan insanlar " dedi. AB'nin istediği dernek ve vakıf bu değil " diyen Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: Milleti aldatmayın. Şu işleri düzelttikten sonra onu da düzelteceğiz. Gazetelerde bazı haberler çıkmaya başladı.Bu itirafcılar falan. Bunlar durup dururken olmuyor. Kurumlarımızın içinde sıkıntılar var. TSK'dan tutunda hepsinin içinde var. Bu kurumların elden geçip, temizlenmesi lazım. Bağımsız kurumlar, hepsi. IMF geldi bize, 'Gelir İdaresi Kurumunu bağımsız hale getirin' dedi. 'Hayır olmaz ' dedik. ' Olmazsa bu iş olmaz ' dediler. 'Olmazsa olmaz' dedik. 2.5 yıl, gittiler geldiler. IMF'yle stand by anlaşmasını İmzalamadık. Bunlar Türkiye'nin ne denli başarılı gittiğini alemetidir. Bunu aynı kararlılıkla sürdüreceğiz. Erdoğan, " üstünlerin hukukundan, hukukun üstünlüğüne geçiyoruz" diyerek sözlerini tamamladı.

17 AĞUSTOS'UN YILDÖNÜMÜ: İNSANIMIZLA İLGİLİ SIKINTILARIMIZ VAR

17 Ağustos depreminin üzerinden 11 yıl geçtiğini söyleyen Başbakan Erdoğan, " ölenlere Allah'tan rahmet diliyoruz. O çöken yerler, unutulmuz felaket manzarasına rağmen, umutsuzluğa kapılmadık. 'Daha iyisini yaparız' dedik" diye konuştu. Bu noktada yaşanan sıkıntılara da değinen Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: " insanımızla ilgili sıkıntılarımız var. Bizim insanımız, yarın bu ev yıkılacak desende, 'ben taşınmam' diyor. Biz bunu aşamıyoruz". Bu konuda topyekun bir işbirliği çağrısı yapan Erdoğan, " Aslında umutsuzluk bizim kitabımızda asla kendisine yer bulamaz. Biz bahanelerin arkasbanıa sığınan bir millet değiliz. Bizim anlayışımızda hiç bir mazeret başarının yerini tutumaz" şeklinde konuştu.

PAKİSTAN İÇİN YARDIM ÇAĞRISI

Pakistan'da yaşanan sel felaketine ilişkin Türkiye olarak ilk etapta ellerinden gelen yardımı yaptıklarını söyleyen Başbakan Erdoğan, dost ve kardeş ülke olarak tanımladığı Pakistan için herkesi yardım yapmaya çağırdı.Yardım kampanyası için Başbakanlık Acil Durum Merkezinin Ziraat Bankasında bir hesap açtığını söyleyen Erdoğan, Toplanan yardımların süratle Pakistan'a ulaştıracağını söyledi.

DHA

En Çok Aranan Haberler