HABER

Başbakan kızıyla ilgili o gerçeği ilk kez açıkladı

İçerik devam ediyor
İçerik devam ediyor

Trabzon Araklı’da halka seslenen Başbakan, "Benim kızım imam hatip okuyamamayla karşı karşıya kaldı. Ben kızımı Araklı'ya gönderdim, burada okuttum. İlk defa açıklıyorum" dedi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, kızının İmam Hatip okuyamamayla karşı karşıya kaldığını belirterek, "Ben kızımı Araklı'ya gönderdim, kimseye duyurmadan, burada okuttum. Kimseye duyurmadan, ilk defa açıklıyorum. Burayı bitirdikten sonra da Amerika'da okudu. Ondan sonra gitti, İngiltere'de mastır yaptı. Bak, demek ki başörtülü de okuyabiliyormuş" dedi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, kızının İmam Hatip okuyamamayla karşı karşıya kaldığını belirterek, "Ben kızımı Araklı'ya gönderdim, kimseye duyurmadan, burada okuttum. Kimseye duyurmadan, ilk defa açıklıyorum. Burayı bitirdikten sonra da Amerika'da okudu. Ondan sonra gitti, İngiltere'de mastır yaptı. Bak, demek ki başörtülü de okuyabiliyormuş" dedi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Araklı Sahil Parkı'nda düzenlenen toplu açılış töreninde konuştu.

"KIZIM İMAM HATİP OKUYAMAMAYLA KARŞI KARŞIYA KALDI"

Erdoğan, kızının İmam Hatip okuyamamayla karşı karşıya kaldığını belirterek, şunları söyledi:

"Benim kızım İmam Hatip okuyamamayla karşı karşıya kaldı. Ben kızımı Araklı'ya gönderdim, kimseye duyurmadan, burada okuttum. Kimseye duyurmadan, ilk defa açıklıyorum. Burayı bitirdikten sonra da Amerika'da okudu. Ondan sonra gitti, İngiltere'de mastır yaptı. Bak, demek ki başörtülü de okuyabiliyormuş. Biz, sizlerle gurur duyuyoruz; çünkü onlara gerekli dersi siz verdiniz, siz. Bize de sahip çıktınız, arkamızda durdunuz. El ele vereceğiz, omuz omuza vereceğiz. Türkiyemizi muasır medeniyetler seviyesinin üstüne çıkacağız. Bize yakışan neyse, biz onu yapacağız. Belli kitlelere değil, 76 milyona hitap ediyoruz. Belli bölgelere değil, 780 bin kilometrekareye hitap ediyoruz. Diyarbakır'ı kucakladık mı? Kucakladık. Barzani geldi, Şivan geldi, İbrahim Tatlıses geldi. Hep beraber milletin birliğini, beraberliğini konuştuk. Biz, herkese insan olmaktan kaynaklanan hakkını teslim ediyoruz. Türkiye'yi normalleştiriyor, kardeşliği pekiştiriyoruz. Başörtülüyü başı açıktan, sünniyi Aleviden, Kürtü Türkten üstün görmüyoruz. Bizim hakkımızda ortaya atılan iftiralara asla kulak asmayın. Biz, siz ne derseniz onu yapar, sizin sakındığınızdan sakınırız. Tek gayemiz, kardeşliği hakim kılmaktır. Ey Araklı, bizden desteğini esirgeme. 30 Mart'ta bizimle yürümeye "Evet' mi? Ama farkı yükselterek, arttırarak yürümeye "Evet' mi? Size can kurban. Trabzon, Araklı arkamızdaysa, bize dur durak yok."

"AYNAMIZ SIRLI AYNA DEĞİL, MİLLETİN AYNASI..."

Türkiye'nin çok hızlı bir şekilde hedeflerine ilerlediğini söyleyen Erdoğan, "Bizim aynamız sırlı camlardan oluşan aynalar değildir. Bizim aynamız milletin aynasıdır. Biz millete bakar orada muhasebemizi yaparız; ama diğerleri sırlı aynalara bakar ve orada kendilerini aldatırlar. Kim ne derse millet ne derse biz onu yaparız" diye konuştu.

"DARBECİ, BİZİM BÜYÜKELÇİMİZİ MISIR'IN DIŞINA ÇIKARIYOR"

Türkiye'nin diğer ülkelere benzemediğini vurgulayan Erdoğan, şunları ifade etti:

"İşte Mısır'da darbe oldu. Türkiye'den başka bunun bir darbe olduğunu söyleyen çıktı mı? Batı dünyası sessiz kaldı. Hiçbir şey söylemedi. Hani demokrattınız. Niye konuşmadınız? Darbecilere niye darbeci diyemediniz? Ama biz dedik. Biz bir ecdadın torunuyduk. Bizim ecdadımız bize dik durmayı öğretti. Omurgalı durmayı öğretti. Eğilip bükülmeyi bize ecdadımız hiçbir zaman öğretmedi. Ecdadımız bize eğilip bükülmeyi değil omurgalı olmayı öğretti. Biri ecdadıma saldırsa boğarım ya da yanımdan kovarım. Ecdadımız bize bunu öğretti. Darbeci bizim büyükelçimizi Mısır'ın dışına çıkarıyor. Hayırlı olsun. Devletler arasında duygular kaybeden duygusuyla hareket eden olur. Biz eğer milli iradeye saygınız varsa diyoruz ki, ordunun yeri bellidir. Sen dış düşmana karşı görev yaparsın. Milli iradeye dayatma yapamazsın. 3 bin 500 tane Mısırlı kardeşimizin acaba katili olarak anılmak mı iyidir, yoksa mazlumun yanında olmak mı iyidir? Biz Mısır halkının yanındayız. Biz onlarla beraber yürüyeceğiz. Darbecilere hiçbir zaman saygı duymayacağız. Biz milletin iradesine saygı duyacağız. Ülkemizde de böyle dünyada da böyle onun içinde burada hassas olacağız."

"HAK SAHİBİNİNDİR, HAKLININDIR"

Erdoğan, özgürlükleri genişletmenin, demokrasinin standartlarını yükseltmenin görevleri olduğuna dikkat çekerek, şöyle konuştu:

"Son 26 maddelik Anayasa paketinde bunları yaptık. Arkadan 26 maddelik bir paket daha. Bunun bir kısmı idariydi. Bunları hemen hallettik. Bunların içinde ne vardı? Başörtülü kardeşlerimizin devlet dairelerinde çalışabilmesi vardı. Şimdi çalışabiliyor mu? Çalışıyor. Artık başörtülü olarak öğretmenlerimiz görev yapabiliyor mu? Yapabiliyor. Ne oldu? Yıkıldı mı ülke, bölündü mü, parçalandı mı? Hak iade edildi, hak. Bu bir lütuf değildir. O bacılarımızın, kardeşlerimizin hakkının kendilerine verilmesidir. Üniversitelerde kızlarımız ne çileler çektiler ya. Kimler çektirdi bu çileleri, biliyorsunuz. İşte bu ana muhalefet partisi, başta CHP her zaman bunun ne yazık ki, baş aktörü oldu. Bir tane başörtülüyü görse, "Bizim size saygımız var', bir tane çarşaflıyı görse, "Bizim size saygımız var' dediler. Hatta gittiler, rozetler taktılar, hatırlayın. Ondan sonra arabadan attılar, dışarı bıraktılar. Samimiyet yok. Bunlar dürüst değiller. Şimdi artık her şey rayına oturuyor. Artık hak sahibinindir, haklınındır ve üniversitelerimizde artık katsayısı yok. Artık başı örtülü de başı açık da, meslek liseli de düz liseli de aynı şartlarda imtihana yürüyorlar. Nereyi kazanırsa oraya gidiyor. Bundan daha güzel ne olur ya? Bütün yavrularımızın ayaklarına kelepçeleri taktılar, ondan sonra da "Yürü' dediler. Nasıl yürüsün? Benim kendi çocuklarım bu ülkede katsayı engeline takıldı, başörtü engeline takıldı, öz vatanında parya muamelesi gördü. Ama şimdi onlar artık geride kaldı."

(ANKA)

En Çok Aranan Haberler