Başbakan Binali Yıldırım, anayasa değişikliğiyle beraber başkanlık sistemini referanduma taşınması konusunda dün MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'yle konuşmasının ardından ilk kez bugün konuştu. Yıldırım, "MHP’yle beraber inşallah anayasa yapacağız. Başkanlık sistemini getireceğiz. Meclis’e getireceğiz. Meclis’ten sonra iş bitmiyor. Sahibine getireceğiz. Sahibi kim? Sizsiniz. Millete gelen iş yolda kalmaz. Bunu gördük" dedi.
Yıldırım, "IŞİD'den El Nusra'ya, PKK'dan FETÖ'ye tüm terör örgütlerine yardım eden AKP'dir" ifadesini kullanan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na cevap verdi. Yıldırım, "Allah yardım etsin, ağzından çıkanı kulağı duymuyor. Türkiye'de terörün her türlüsüyle amansız mücadele eden kim? AK Parti... O terör örgütlerine hem avukatlık hem hâkimlik yapmak isteyen kim? Millet biliyor. Bir oraya koşuyor, bir oraya koşuyorlar. Neymiş, tutuklamalar varmış. Darbecilere sahip çıkmak ana muhalefet partisinin işi midir?" diye konuştu.
Yıldırım, aralarında eş başkanlar Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ'ın da bulunduğu HDP milletvekillerinin tutuklanmasıyla ilgili olarak "Mahkeme çağırıyor, gel ifade ver. Geldin mi, ifade verdin mi, dersini aldın mı? Alacaksın. Burası hukuk devleti, Türkiye Cumhuriyeti. Burada terörün borusu ötmez, burada milletin borusu öter" dedi.
Trabzon'da konuşann Yıldırım'ın açıklamalarından satır başları şöyle:
"Darbecilerin önüne göğsünü siper ederek ülkeyi karanlıktan kurtaran bu aziz milletin önünde ancak şapka çıkarılır. 246 yiğidimizi şehit ettiler. 2194 vatandaşımızı gazi ettiler. Bütün şehitlerimizi rahmetle anıyorum, bütün gazilerimize hayırlı ömürler diliyorum.
"Dik dur reis, horon yeni başlıyor"
"Bu şehitlerimiz arasında Trabzonlu Sedat Kaplan, Samet Uslu kardeşlerimiz de vardı. Onlara da Allah’tan rahmet diliyorum. 15 Temmuz bu necip milletin yeniden dirilişi, yeniden yükselişidir. Bugün 79 milyon vatan evladı ayrı gayrı olmadan bir olmuş, beraber olmuş ve birlikte Türkiye olmuştur. Demokrasi nöbeti devam ederken, külliyedeki meydanda bir yazı dikkatimi çekti. O yazıda diyordu ki; 'Dik dur reis, horon yeni başlıyor.'
"O gün bayrak yere düşmedi, ezanlar susmadı. Millet ayakta, alçaklar toprakta. İşte böyle bir Türkiye var. Bu ülkeyle ne kadar gurur duysak yeridir değerli kardeşlerim. (“Asın onları, hainleri idam edin” sesleri) Bir yandan FETÖ’yle, bir yandan BETO’yla amansız bir mücadele veriyoruz. Vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğü için canla başla çalışıyoruz. Devletin bekası için sizin uşağınızı da İçişleri Bakanı yaptık. Gece gündüz demeden memleketin her köşesinde hangi yuvada, hangi mağarada, hangi delikte bir terörist varsa hepsi yok oluncaya kadar bu mücadele devam edecek.
"Burada terörün borusu ötmez, burada milletin borusu öter"
"Ne kadar da sevenleri varmış. Bütün Avrupa ülkelerinden 'Aman o adamlara dokunmayın.' Kardeşim neye dokunmayacaksın? Mahkeme çağırıyor, gel ifade ver. Geldin mi, ifade verdin mi, dersini aldın mı? Alacaksın. Burası hukuk devleti, Türkiye Cumhuriyeti. Burada terörün borusu ötmez, burada milletin borusu öter. Bize hukuk dersi vermeye çalışan Batılı dostlarımız, önce meclislerinin duvarlarındaki teröristlerin fotoğraflarını indirsinler.
"Türkiye kendi kararını kendi verir. Ana muhalefet partisi genel başkanı çıkmış birtakım laflar ediyor. İnsan dinleyince kanı donuyor.
"Darbecilere sahip çıkmak ana muhalefet partisinin işi midir?"
"FETÖ'yü ülkenin başına bela eden AK Parti'dir. Ülkenin ana muhalefet partisi lideri... Allah yardım etsin, ağzından çıkanı kulağı duymuyor. Türkiye'de terörün her türlüsüyle amansız mücadele eden kim? AK Parti... O terör örgütlerine hem avukatlık hem hâkimlik yapmak isteyen kim? Millet biliyor. Bir oraya koşuyor, bir oraya koşuyorlar. Neymiş, tutuklamalar varmış. Darbecilere sahip çıkmak ana muhalefet partisinin işi midir?
"MHP’yle beraber inşallah anayasa yapacağız. Başkanlık sistemini getireceğiz. Meclis’e getireceğiz. Meclis’ten sonra iş bitmiyor. Sahibine getireceğiz. Sahibi kim? Sizsiniz. Millete gelen iş yolda kalmaz. Bunu gördük"