HABER

'Başbakan özür dilemeli'

'Başbakan özür dilemeli'

ANKARA (ANKA)- CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın cumhurbaşkanı olmaması gerektiğini yinelerken ilginç bir benzetme yaptı.

Avusturya'daki seçimleri örnek gösteren ve "aşırı sağcı" politikacı Jörg Haider'in hükümet kurmasının engellendiğini anlatan Baykal, "Haider, aşırı milliyetçi birisi, oyunu aldı, hükümet kuracaktı. Ama dediler olmaz. Adamı dışladılar" dedi. CHP lideri, "Başbakan'ın Türkiye'nin anayasal sistemine özünde inanmadığı ortada. Anayasa'nın özü ile kavgası olduğu açık. Türkiye, anayasasının özünü iftal etmeye niyetli kimseyi Anayasa'nın zirvesine getirir mi?" diye konuştu.

CNN Türk'te gündeme ilişkin değerlendirmeler yapan Baykal, Başbakan Erdoğan'ın Avustralya'da bir radyo programında "Sayın Öcalan" dediği iddiası ile ilgili olarak, "Dedim ya da demedim demiyor, hakaret ediyor. Dışişleri Bakanı'na ‘yok' demesini yakıştıramadım. Diplomatlık, gerçekleri ifade etmeme mesleği olarak anlaşılmamalı. Millete karşı yalan söylememeliyiz" dedi.

Sesi dinledim

Baykal, "Sesi dinlediniz mi" sorusunu, "Evet, size de dinletebiliriz. Bir kere de değil iki kere. Dil sürçmesi değil. Olabilir ağzından bal akıyordur, herkese sayın diyorsundur, ama öyle bir şey de yok. Arada zaman farkı ile iki kere diyor" diye yanıtladı. Baykal, Başbakan'ın "Eski defterleri karıştırıyorlar" şeklindeki tepkisine, "2000 yılında olması ile 2007 yılında olması arasında fark yok. Niye şimdi çıkıyor valla bilmem. Biz yeni gördük" dedi.

CHP lideri, kayıtla ilgili "Nasıl ulaştı?" sorusuna ise, "Ortada, basında dolaşıyor, basından, sizlerden, sizin arkadaşlardan geldi" yanıtını verdi.

Başbakan özür dilemeli

Baykal, şunları kaydetti:

"3 yıl önce cinayet işlemiş olsan bunun hesabını senden sormayacak mıyız? Başbakan özür dilemek zorunda. Başbakan bunun cevabını vermekten kaçamaz. Kaset burada. Başbakan, Dışişleri Bakanı inkar ediyor, AKP Grup Başkan Vekili ‘kasetler delil sayılmaz' diyor. Delil sayılsın sayılmasın sen sayın dedin mi demedin mi kardeşim? Özür dile deyince bize hakaret ediyor. Barzani karşısında dut yemiş bülbül gibi, Talabani karşısında sus pus, Apo'ya 'sayın' diyor bize hakaret ediyor".

SHP'den istifa ettim

Başbakan Erdoğan'ın SHP-HEP işbirliği nedeniyle kendisine yönelik eleştirilerine tepki gösteren Baykal, "Belge dediği Meclis albümü. Albümde 550 kişiden birisi olarak ben de bulunmuşum. Bizimle ne alakası var? HEP-SHP işbirliğine daima karşı çıktım, benimsemedim, işbirliğini yaptıktan sonra hemen SHP'den ayrıldım, CHP'yi kurdum. 1991'de seçim yapıldı, onlar geldi, 1992'de CHP kuruldu" dedi.

İstanbul'da havuz şimdi de var

Erdoğan'ın belediye başkanlığı döneminde bir banka şubesinde havuz hesabı oluşturulması ile ilgili iddiaları yineleyen Baykal, Başbakan Erdoğan'ın, dönemin İstanbul Valisi'nin Başbakanlığa gönderdiği "çok gizli" ibareli yazının kendisinde olmasına tepki göstermesi ile ilgili olarak, "Belge herkesin elinde, raporlar ortalıkta. Belgenin aslını inkar edemiyor, niye ortaya çıktı diye şikayet ediyor. Havuz şimdi, şu anda da var, İstanbul'da" dedi.

Rejim krizi

Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun (HSYK) toplanamaması ve yüksek yargı üyelikleri seçimlerinin yapılamaması nedeniyle yaşanan krize tepki gösteren Baykal, "Bunu organize eden kişi yarın cumhurbaşkanı olacak. Bu gidiş iyi gidiş değil. Bu rejim, demokrasi krizidir" dedi.

"Aşırı sağcı" Haider örneği

Cumhurbaşkanlığı seçim tartışmalarına değinen ve Başbakan Erdoğan'ın cumhurbaşkanı olmaması gerektiğini yineleyen Baykal, ilginç bir benzetme yaptı. Avusturya'daki seçimleri örnek gösteren ve "aşırı sağcı" politikacı Jörg Haider'in hükümet kurmasının engellendiğini anlatan Baykal, "Haider, aşırı milliyetçi birisi, oyunu aldı, hükümet kuracaktı. Ama dediler olmaz. Adamı dışladılar" diye konuştu. Baykal, "Benzerlik görüyor musunuz?" sorusuna, "Anayasanın özünü sahiplenmek durumundasınız. 'Çaktırmam, milleti uyuturum' bu olmaz" yanıtını verdi. Baykal, şunları kaydetti:

"Başbakan'ın Türkiye'nin Anayasal sistemine özünde inanmadığı ortada. Anayasamızın özünün tartışılması gerektiğini söyleyen kendisi. Eyalet sistemini öngörmüş olan kendisi. Alt kimlik, üst kimlik tartışmalarını açmış olan kendisi. Anayasa'nın özü ile kavgası olduğu açık. Türkiye, Anayasası'nın özünü iftal etmeye niyetli kimseyi Anayasa'nın zirvesine getirir mi? ‘Canım demokrasinin gereği oluversin', olur mu? 'Sayın Öcalan' demiş bir insan Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı olur mu? Sancak onun önünde eğilir mi?"

Özel istihbaratım yok

Baykal, Erdoğan'ın cumhurbaşkanı olmasının mümkün olmadığını belirterek, "Bunu en iyisi kendisi bilir. Olmayacak. Türkiye kaldırmaz. Hiçbir özel istihbaratım yok, özel temasım yok. Olmayacağını kendi görecek. Aday olursa seçilme riski var. Aday olmayacaktır. Türkiye siyasetini bilen bir insan olarak tespit ve temennim. Ciddi tehlike doğuracağını görüyorum. Bir ülke, bir cumhuriyet bu kadar bilinçsiz olamaz. Türkiye'de çok aymaz var. Bunları görmeyen, görmek işine gelmeyen, teslim olmuş çok insan var" dedi.

Sine-i milleti değerlendiririz

Baykal, "Sine-i millete döner misiniz" sorusunu, "Önümüzdeki dönemde hepsini değerlendiririz. Şimdi yaptığımız çalışmaların etkili olduğunu görüyoruz" diye yanıtlarken, AKP anketleri ve olası aday isimlerinin tartışılması konusunda ise, "Aday yok demek aday benim demektir. Aday ismi ortaya çıkmaya başladığında artık Başbakan dışında arayış başladı demektir. Başbakan'ın gerilemeye başladığının göstergesidir" dedi.

Baykal, AKP içinde cumhurbaşkanlığı adaylığı tartışılan isimler arasında TBMM Başkanı Bülent Arınç ve Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün yer almamasını ise, "Başbakan diyor ki ben olmazsam onlar da olmaz. Benim olmam sıkıntı yaratacaksa gereğini yapıyorsam siz de durun kardeşim diyor" şeklinde yorumladı.

Şener'i destekleriz demedim

Baykal, Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener'in cumhurbaşkanı adaylığını destekleyeceğini söylemediğini de kaydederek, "Şener'i destekleriz dememiştim ‘Arınç, Başbakan ve Şener'in adaylığına karşı çıkmıştınız' dediler. ‘Şener'in adaylığına karşı çıkmadım' dedim. Desteklediğim anlamına hiçbir şekilde gelmez. Gramer düzeltmesi yaptım" dedi.

**Mumcu ve Ağar'la görüşürüm**

Cumhurbaşkanı adaylığı konusunda AKP'den dayatma olması durumunda oylamalara katılmayacaklarını yineleyen Baykal, bu süreçte gerekirse Anavatan Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu ve DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar ile görüşebileceğini söyledi. Baykal, "Müslüman toplumuz ama laik cumhuriyetiz. Bunu korumamız lazım. Ne uğraşıyorsun benim rejimimle. İdeolojik dayatma, kuşatma var. Uygun isim ortaya çıkarsa benimle konuşulmasa da ben uygun derim. Demokrasiyi, cumhuriyeti güvence altına almaya çalışıyorum. Umarım Başbakan aday olmayacağını netleştirir" dedi.

En Çok Aranan Haberler