Başbakan rest çekti
ANKARA (İHA) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 24 Avrupa Birliği (AB) üyesinin Güney Kıbrıs'a uyması halinde, ne Dışişleri Bakanı'nın ne de Başmüzakereci'nin Lüksemburg'a kesinlikle gitmeyeceğini vurguladı. Erdoğan, siyasi bir yaklaşımla tarama sürecinin gölgelenmesi halinde, bundan sonraki sürece yaklaşımlarının farklı olacağını kaydetti.
Başbakan Erdoğan, Hırvatistan ve Makedonya'yı kapsayan 3 günlük resmi ziyaret için bugün Hırvatistan'ın başkenti Zagreb'e gitti. Hareketinden önce Esenboğa Havaalanı'nda bir açıklama yapan Erdoğan, Balkanlar'ın iki ucunda yer alan Türkiye ile Hırvatistan arasındaki ilişkilerin, Hırvatistan'ın bağımsızlığını kazandığı günden itibaren sürekli geliştiğini söyledi. Hem Türkiye'nin hem Hırvatistan'ın Balkanlar'da yaşanan her türlü istikrarsızlıktan en çok etkilenen ülkelerin başında geldiğine işaret eden Erdoğan, iki ülkenin AB ile müzakerelere aynı tarihte başladıklarını da hatırlattı.
Hırvatistan ziyareti sırasında Türkiye-Hırvatistan Hükümetlerarası Karma Ekonomik Komisyonu toplantısı ve Türk-Hırvat İş Konseyi toplantısına katılacağını ifade eden Erdoğan, Hırvatistan Cumhurbaşkanı ve Parlamento Başkanı ile de biraraya geleceğini belirtti. Hırvatistan ziyaretinin ardından Makedonya'ya geçeceğini kaydeden Erdoğan, Balkanlar'ın ortasında yer alan Makedonya'nın bölgesel barış ve istikrar açısından önemli bir ülke olduğunu söyledi. Makedonya kökenli Türk vatandaşlar ile Türk kökenli Makedon vatandaşların iki ülke arasındaki bağların derinliğini oluşturduğunu dile getiren Erdoğan, ziyareti sırasında Makedonya'nın üçüncü büyük halkı durumda olan Türklerle biraraya geleceğini ve taleplerini dinleyeceğini belirtti. Türkiye olarak Makedonya'nın Avrupa Atlantik kurumlarıyla bütünleşme çabalarını her zaman desteklediklerini hatırlatan Erdoğan, bu çabaları bundan sonra da desteklemeye devam edeceklerini bildirdi. Erdoğan, ziyareti sırasında yapacakları görüşmelerde ekonomik ve ticari işbirliğinde yeni açılımlar üzerinde duracaklarını kaydetti.
Açıklamalarının sonunda gazetecilerin sorularını cevaplandıran Erdoğan, AB'nin Genişlemeden Sorumlu Komiseri Oll Rehn'in Türkiye'nin reform sürecinde düşüş yaşandığı yönündeki açıklamalarının hatırlatılması üzerine, "Sayın Rehn bunu neye dayanarak söylüyor, anlamakta zorlanıyorum. AB Komisyonu olarak kendilerinin hazırladıkları takvim şu anda aynen çalışmaktadır. Bu takvimde herhangi bir aksama yok. Bu takvim noktasında söylüyorsa burada bir yanlış var. Ama uygulamayla böyle bir düşünceleri varsa bu bir zihniyet değişimidir" şeklinde konuştu. Zihniyet değişiminin bir takvimle gerçekleşemeyeceğine işaret eden Erdoğan, dünyanın hiçbir ülkesinde böyle bir şeyin olmadığını vurguladı.
"AB'nin hangi üye ülkesinde uyum yasalarıyla uygulama belirlenen takvim içerisinde oldu?" diyen Erdoğan, bunun mümkün olmadığını ifade etti. Uyum yasalarıyla ilgili takvimde herhangi bir aksama olmadığına dikkat çeken Erdoğan, şu anda müzakere süreci öncesi taramayı yaptıklarını dile getirdi.
Erdoğan, taramayla ilgili takvimde de aksama olmadığına işaret ederek, 20 tane tanıtıcı tarama, 18 tane de ayrıntılı taramanın gerçekleştiğini hatırlattı. Erdoğan, "Bunların hepsi belirlenen takvimde sürüyor, uygulamada zaten belirlenmiş bir takvim yok. Bizim öyle verilmiş bir sözümüz de yok. Bu bir zihniyet değişimidir. Tabi ki bu zaman alacaktır. Tabi biz samimiyetle, bütün gayretimizi ortaya koymak suretiyle bu süreci de işletiyoruz" diye konuştu.
Erdoğan, 'Fiili müzakerelerin başlaması için Rum kesiminin vetosu aşılmaya çalışılıyor. Bu konuda bir mesajınız var mı?' sorusu üzerine, şöyle konuştu:
"Biz tabi şu anda Lüksemburg'da yapılan toplantıdan olumlu bir netice çıkmadıkça, 24 AB üyesi eğer bir Güney Kıbrıs'a uyacaksa, onun bilgisini alırız, ondan sonra da ne Dışişleri Bakanım ne Başmüzakerecim kesinlikle oraya gitmeyecektir. Bu kesin kararımızdır. Çünkü bizler şu anda taramayla ilgili bir fasılda ne yapılması gerekiyorsa onu yaptık. Bunların hepsi kabul görmüştür. Herhangi bir sıkıntı söz konusu değildir. Ama siyasi bir yaklaşımla tarama süreci gölgelenirse böyle bir durumda bundan sonraki sürece bizim yaklaşımımız da çok farklı olur. Çünkü hiçbir zaman ne tarama sürecine ne müzakerelere siyaset bulaştırılmamıştır. Burada eğer siyaset bulaştırılacak olursa bizim de tavrımız ona göre değişir."
Erdoğan, 'Böyle bir sonuç çıkarsa süreç kilitlenmeyecek mi?' sorusuna, "Yeni politikalar üretiriz, problem değil" karşılığını verirken, 'AB'den vaz mı geçeceksiniz?' sorusu üzerine ise, "O çok farklı bir şey. Eğer İngiltere'nin AB'ye giriş sürecini inceleme zahmetinde bulunursanız oralarda buna benzer olayları çok görürsünüz" dedi.
Erdoğan, açıklamalarının ardından eşi Emine Erdoğan, kızı Sümeyye Erdoğan, Devlet Bakanı Beşir Atalay ve bir grup milletvekiliyle Hırvatistan'a hareket etti. Erdoğan'ı Esenboğa Havaalanı'ndan Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin ve diğer yetkililer uğurladı. Erdoğan ve beraberindekileri taşıyan ANA Uçağı saat 11.30'da havaalanından hareket etti.
