Başbakan Binali Yıldırım, AK Parti Grubu olarak, anayasa değişikliği ve başkanlık sistemini içeren tekliflerini Meclise getireceklerini bildirdi. Yıldırım, "Herkesle görüşürüz, Yenikapı ruhu devam ediyor" dedi. Başbakan Yıldırım, Musul operasyonu ile ilgili olarak da ''Koalisyon güçleri içerisinde havadan müdahalede bizim hava kuvvetlerimiz de yer almıştır. 'Musul’da Türkiye’nin işi yok' diyenler cevabını almıştır'' ifadelerini kullandı.
Parti grup toplantısında konuşan Başbakan Yıldırım'dan satır başları şöyle:
Partimizin en güçlü yanı beraber düşünmek, beraber karar almak, siyasetimizi bu istişareler sonucunda ortaya çıkan ortak akılla belirlemektir.
Dünyada finans konusunda maalesef, terör örgütleri terör kaynaklı paralar bahane edilerek bazı ülkelerde ciddi kısıtlamalara gidiliyor. En son olarak ABD’de kongre bir karar aldı. Suudi Arabistan hakkında alınan bu karar, esas itibariyle tamamen hukuk faciasıdır. Neden? 9 – 11 yani 11 eylül olaylarında gerçekleştiren teröristlerin hesabını Suudi Arabistan’dan sormak ve orada hayatını kaybedenlerin tazminatlarını Suudi Arabistan’dan tazmin etmek gibi bir hukuki süreç başlattı. Bu ne anlama geliyor? Amerika diyor ki, senin paralarına el koyacağım buna bir kılıf hazırlıyorum.
Böyle bir şey ne evrensel hukuka ne de insanlığa sığan bir iştir. Eğer böyle bir süreç başlatırsanız, her ülke başka bir ülke hakkında hesap sormaya kalkar. Bu haksız yersiz bir karardır ve bu kararın ne kadar yanlış olduğunu en önce sayın cumhurbaşkanımız BM Genel Kurulu’nda bütün dünyaya açıkça beyan etmiştir.
EFSANELER UYDURULAN DABIK GÜVENLİ HALE GELDİ
Bugün Fırat Kalkanı operasyonunun 56’nci günündeyiz. 1250 kilometre karelik bir güvenli hale getirildi. Yani DEAŞ, YPG unsurlarından temizlendi, burada artık Cerabluslu ve civarda yaşayan köylüler tekrar dönüp yerleşmeye başladılar, normal hayata geçtiler. Önce Cerablus’u ardından Rai’yi ve Dabık’ı da DEAŞ’tan temizledik. Böylece üzerine efsaneler uydurulan Dabık da güvenli hale geldi. Dabık da kontrolün sağlanmasıyla birlikte büyük ölçüde DEAŞ teröristleri tarafından ülkemize Kilis’e atılan roket saldırılarının önlenmiş oldu. Büyük ölçüde önledik. Ama başka silahlar ele geçirirlerse, uzun menzilli, tehdit olmaya devam eder. Ama ellerindeki silahlarla atacakları füzeler menzilin dışında kalmış oldu.
MUSUL'DA KONUŞULAN OPERASYON NİHAYET BAŞLADI
Gözümüzü kırpmadan yaparız. Bunun için de kimsenin iznine icazetine ihtiyacımız yok.Türkiye hudutlarının güvenliğini her şart altında korumaya devam edecektir. Musul’da konuşulan operasyon nihayet başladı. Olan biteni yakından takip ediyoruz. Her gelişmeye uygun planlarımız, hesaplarımız yapılmıştır. Hazırlıklarımız tamamlanmıştır. Türkiye’nin aleyhine herhangi bir durum ortaya çıkarsa, gereken adım atılacak, misliyle karşılık verilecektir.
HAVADAN MÜDAHALEDE BİZİM HAVA KUVVETLERİMİZ DE YER ALMIŞTIR
Cumhurbaşkanımızın dediği “Operasyonda da olacağız, masada da olacağız” sözünün arkasındayız. İşte şu anda operasyonda ön saflarda olanlar bizim Başika’da eğittiğimiz, oradaki milislerdik, Ninova mücahitleridir. Ayrıca koalisyon güçleri içerisinde havadan müdahalede bizim hava kuvvetlerimiz de yer almıştır. 'Musul’da Türkiye’nin işi yok' diyenler cevabını almıştır.
ABD Irak’a girdi, Saddam’ı devirdi, yeni bir dönem başlattı. Baştan itibaren hem ABD’ye hem BM’ye, AB’ye bölgenin hassasiyetini sürekli anlattık. Etnik hassasiyet konusunda sürekli uyarılarımızı yaptık. Terör örgütleri konusunda uyarılarımızı yaptık. İnanın bütün uyarılarımız ne yazık ki dikkate alınmadı, sonunda haklı çıktık. Özellikle DEAŞ terör örgütünün bu müdahaleden sonra çıktığını bugün bütün dünya biliyor.
SINIRLARIMIZIN DİBİNDE BİR OLDU BİTTİYE MÜSAADE ETMEYİZ
Şu anda Irak’ın yarısı PKK, YPG, DEAŞ gibi terör örgütlerinin kontrolüne geçmiştir. Diğer yarısı da uluslararası güç sayesinde korunmaktadır. Bunu görmeyenler ülkelerini teröre teslim edenler, terör karşısında diz çökenler çıkmışlar bize koca koca laflar ediyorlar. Neden? Çünkü hesap başka. Kimse kusura bakmasın, sınırlarımızın dibinde, bir oldu bittiye asla müsaade etmeyiz. Irak’ta yeni yezidlere de, yeni kerbala’lara da asla göz yummayacağız.
PKK İLE FETÖ ORTAK HAREKET ETTİ
PKK ile FETÖ ortak hareket ettiler. Çünkü ikisi de maşa, bu iki maşayı aynı el tutuyor. Bunların ne dinle, ne milletle alakaları var. PKK da FETÖ de tek bir amaca, kendi sahiplerine efendilerine hizmet ediyorlar. İşte bu aziz millet bu kirli bu alçak bu hain oyuna 15 Temmuz’da geçit vermedi.
KİMSENİN TOPRAĞINDA GÖZÜMÜZ YOK
Türkiye’nin bekası için, istiklalimiz ve istikbalimiz için içerde ne gerekiyorsa yapacağız, dışarda da ne gerekiyorsa aynen yapacağız. Bunları yaparken adaletten uluslararası hukuktan ve meşruiyetten ayrılmadan, terörle mücadele devam edecek. Hem de bölgenin barışı için Türkiye olarak katkı sunmayı sürdüreceğiz. Kimsenin toprağında gözümüz yok. Derdimiz tektir, akan kan dursun, zulüm son bulsun.
ASIL MAĞDUR MİLLETTİR
15 Temmuz’da bu millete yaşatılanları asla unutmayacağız. Şehitlerimizi ve gazilerimizi daime gönlümüzde taşıyacağız. Darbe yapan, ülkemizi yıkmaya çalışan hiç kimse ama hiç kimse ben mağdurum edebiyatı yapmasın. Asıl mağdur şehityakınlarıdır, asıl mağduru gazilerdir, asıl mağdur millettir.
Kimse bu konuda aksi davranışa girmemizi bizden beklemesin. Devleti tehdit eden, devleti esir almak isteyenleri savunmaya kalkmak bir başka ihanettir.
PKK, SİYASİ CİNAYETLER İŞLEMEYE BAŞLADI
PKK bölücü terör örgütüyle mücadelemiz hız kesmeden devam ediyor. Güvenlik güçlerimiz örgüte ağır darbeler vurmaya devam ediyor. Köşeye sıkışmış olmanın psikolojisiyle bölücü terör örgütü siyasi cinayetler işlemeye başladı. Bölgedeki AK Parti yöneticilerine karşı suikastlar düzenliyor, kahpece cinayetler işliyor. Bu mücadeleye başlarken liderimiz ne dedi? “Kefenimizi giyerek yola çıktık”
TERÖRE DESTEK VEREN BELEDİYELERİ PAKETLEDİK
Teröre destek veren belediyeleri tek tek tespit ettik, paketledik. Şimdi yeni görevlendirdiğimiz başkanlar teröre değil, halka hizmet ediyor.
EN KISA SÜREDE ANAYASA TEKLİFİMİZİ MECLİS'E SUNACAĞIZ
Türkiye’nin yeni bir anayasa ihtiyacı olduğu her zeminde konuşuldu, 14 yıldır. Peki nereden geldi anayasa ihtiyacı? AK Parti 2002’de tek başına iktidara geldi, bir yandan ülkenin gecikmiş hizmetlerini yapıyor, yolları köprüleri barajları hastaneleri okulları. Türkiye’nin doğusuyla batısı arasındaki kalkınmış farkları ortadan kaldırıyor. Bir yandan da vesayet örgütleriyle mücadele ediyor. Cumhurbaşkanı seçilecek, bir 367 icadı çıkardılar. Meclis’in en büyük partisini, 363 vekili olan AK Parti ‘Efendim, siz tek başınıza cumhurbaşkanı seçemezsiniz…”
Nereden çıktı kardeşim? Seçilen cumhurbaşkanlarına bakın, hep bunun altında bir sayıyla seçilmiştir. Bunlar yok sayılarak, o gün AK Parti’yi sandıkta alt edemeyenler, vesayet odaklarını kullanarak yeni bir icat çıkardılar. Bu işin öncülüğünü de yine ana muhalefet partisi çekti ve bir sistem krizinin başlangıcını yaptı. O kördüğümü yine vatandaş açtı. Hatırlayın bu durum olunca biz sandığa gitme, millete gittik. Ve millet desteğini daha da artırarak çözümü gösterdi.
Madem siz seçtirmiyorsunuz, o halde cumhurbaşkanını halk kendisi seçsin dedik. Vatandaş bir kez daha soruna el koydu, çözümü üretti ve 2010 referandumuyla artık cumhurbaşkanı halk tarafından seçilmesi anayasamıza bir hüküm olarak girdi.
Böyle olunca ne oldu? Şimdi cumhurbaşkanı halk tarafından seçiliyor. Yüzde 52 oyla seçilmiş cumhurbaşkanımız var, mevcut durum bu. Biz diyoruz ki, mevcut durumu anayasaya uygun hale getirelim. Bu sürdürülebilir bir yol değil. Yüzde 52 oy almış cumhurbaşkanının halka karşı siyasi sorumluluğu vardır. Artık her şey, cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesiyle değişmiştir. Cumhurbaşkanının siyasi sorumluluğu doğmuştur. Bu kargaşanın ortadan kalkmasını istiyoruz biz, istediğimiz budur.
Bunun yolu da artık mevcut durumu, anayasadaki durumla uygun hale getirmektir. Bunun başlangıcını yapmış bulunuyoruz. En kısa sürede AK Parti grubu olarak anayasadaki gerekli değişiklikleri ön gören teklifimizi yüce Meclis’e sunacağız.