Başbakan Yardımcısı Bozdağ: “allah'ı Sevenler Peygambere Tabii Olmak Zorundadır"

İstanbul Müftülüğü tarafından düzenlenen Kutlu Doğum Haftası programına katılan Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Allah’ı ve dini anlamak için Peygamberi anlamak gerektiğini belirterek, “Allah’ı sevenler, Peygambere tabii olmak zorundadır” dedi.

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, İstanbul Müftülüğü’nün Kutlu Doğum Haftası nedeniyle düzenlediği programa katıldı. Sinan Erdem Kapalı Spor Salonu’nda gerçekleştirilen programa, Bozdağ’ın yanı sıra İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, İstanbul Müftüsü Doç. Dr. Rahmi Yaran, Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanı Prof. Dr. Raşit Küçük, ilçe müftüleri, din alimleri ve çok sayıda kişi katıldı. Program, dünya Kur’an-ı Kerim okuma yarışmasında birinci olan Hafız Yaşar Çuhadır Hoca Efendi’nin Kur’an-ı Kerim okumasıyla başladı. Kur’an-ı Kerim tilavetinin ardından şef Hadi Duran’ın yönetiminde sahne alan grup, Kutlu Doğum Haftası’na özel konser verdi. Birbirinden güzel ilahileri seslendiren grup, programa katılan konuklara unutulmaz anlar yaşattı.

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, programda emeği geçen herkese teşekkür etti. Bozdağ, besmeleyle başladığı konuşmasında, “Biz iman edenler biliyoruz ki Allah resulü alemlere rahmettir ve biliyoruz ki; Cenab-ı Allah: ‘Ey habibim sen olmasaydın alemleri yaratmazdım’ hitabıyla bütün alemleri onun yüzü suyu hürmetine yaratmıştır” dedi.

Bozdağ konuşmasını şöyle sürdürdü: "O Allah’ın resulüdür, aynı zamanda Allah’ın habibidir. O, Allah’tan aldığı emirleri insanlara tebliğiyle vazifelendirilmiştir. Vazifesini de layıkıyla yapmıştır. İnanıyoruz ki, o arzusuna göre konuşmaz, onun bildirdikleri vahiyden başka bir şey değildir. Cenab-ı Allah habibine o kadar kıymet verir ki, ona itaatı kendisiyle itAatla eşdeğer bir biçimde değerlendirir, Kur’an’da öyle takdim eder. Allah resulü ne verirse onu almayı, neyden men ederse ondan uzak durmayı insanlara tavsiye eder. O nedenledir ki, Allah resulünü iyi anlamak, Kur’an-ı iyi anlamak adına gelir. Kur’an-ı iyi anlamak Allah resulünü iyi anlamak anlamına gelir. Zaman zaman görürüz ki, bazıları Kur’an’la Allah resulü arasına duvarlar örmeye, hadislerle Kur’an arasına engeller koymaya kalkanlar çıkar. Onlar Kur’an-a dönüp, bu ayetlere bakmalı. Allah’ın habibine ve onun sözüne verdiği değerleri çok iyi görmektedir. Bilmeliyiz ki, Kur’an’sız Allah’ın resulünü doğru anlamamız mümkün olmadığı gibi hayatıyla, söyledikleri ve yaptıklarıyla Kur’an-ın en güzel tefsirini yapan ve en büyük müfessiri olan Hz. Muhammed’i anlamak da mümkün değildir. Onsuz kuranı anlayamayız.

Veda Hutbesi’nde Hz. Peygamber’in insanlığı doğru yoldan ayırmayacak şeylerin Kur’an-ı Kerim ve Peygamberin sünneti olduğunu belirten Bozdağ, bu iki ilkeye bağlı kalanların doğruluktan şaşırmayacağını söyledi. “Allah’ın sevenler peygambere tabii olmak zorundadır” diyen Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, “Çünkü Allah’ın insanları, Allah’ı sevdiğini iddia edenlerin sevebilmesinin ön şartı insanların, inananların peygambere tabi olmalarıdır” diye konuştu.

Hz. Muhammed (S.A.V)’in ümmetine ve insanlığa düşkün olduğunu dile getiren Başbakan Yardımcısı Bozdağ, “Çünkü bakıyorsunuz Kur'anın pekçok ayetinde bu düşkünlüğü anlatılıyor. Öte yandan insanların iman etmeleri için mücadele ederken; ‘Resulüm onlar iman etmiyorlar diye neredeyse kendine kıyacaksın’ ifadesiyle Cenab-ı Allah başkalarının iman etmemelerini kendisine dert edinen Allah resulünün halini anlatıyor. Çünkü O, dünyada da ahrette de iyiliği arayan, dünyada ve ahrete onurlu yaşamanın yolunu gösteren bir anlayışı temsil ediyor” şeklinde konuştu.

BOZDAĞ: “İNSAN ONURU NEREDEYSE AYAKLAR ALTINDA”

Kur’an-ın insan hakları konusunda en doğru kaynak olduğunu belirten Bozdağ, “İnsan hakları nerede başlıyor, nerede bitiyor onu hep beraber değerlendirmemiz lazım. Kur’an’da insana verilen değerleri bulabilirsiniz. Kur’anda insanın dünya ve ahretini daha onurlu bir şekilde yaşaması için ortaya konan ilkelerden ibaret olduğunu görebilirsiniz. Yeteri kadar doğru kaynaklardan, yeteri kadar bilgi sahibi olamadığımız için bugün dünyanın birçok yerinde sıkıntı var. İnsanlık onurunu ayakta tutmak için ciddi sıkıntı var. İnsan onuru neredeyse ayaklar altında” dedi.

Başbakan Yardımcısı Bozdağ, Hz. Muhammed’in kadınların hor görüldüğü, çocukların diri diri gömüldüğü karanlık bir dünyaya insanlık onurunu yükseltmek için gönderildiğini söyledi.

İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, yaptığı konuşmada Hz. Peygamber’den sevgi, dostluk ve karelik mesajları kaldığını söyledi. “Ondan bize kalan mesajların tümü güzel ahlak üzerinedir. Peygamberi efendimizi, o büyük peygamberi anıyoruz, hatırlıyoruz. Peygamberi Efendimiz, kadınlara zulmedildiği, çocukların diri diri gömüldüğü, insanlık onurunun yok edildiği karanlık içerisine nur olarak geldi” dedi.

Vali Mutlu, Hz. Peygamber’in ümmeti oldukları için gurur duyduklarını belirtti.

Programa ev sahipliği yapan İstanbul Müftüsü Doç. Dr. Rahmi Yaran ise Kutlu Doğum Haftası etkinliklerine gösterilen ilgiden büyük memnuniyet duyduğunu dile getirdi. Hz. Peygamber’in güzel ahlakından bahseden Yaran, O'nun Peygamber olarak gönderilişinin insanlık onurunun yeniden hak ettiği yere oturtmak için olduğunu söyledi.

Programın ardından Bozdağ, Kur’an-ı Kerim okuma yarışmasında dünya birincisi olan Hafız Yaşar Çuhadır’a plaket takdim etti. Müftü Yaran ise programa katılan konuklara gül hediye etti.