Başbakan Yardımcısı İşler'den ses kayıtlarına ilişkin açıklama

İşler, "Bu vatana ihanetlik değilse başka ne olabilir? İnternete girdiğiniz zaman hemen hemen birçok internet sitesi ihanetin varmış olduğu boyutu göstermesi bakımından bunu bütün herkes vatana ihanet olarak ortaya koymakta" dedi.

Başbakan Yardımcısı Emrullah İşler, Ankara'nın Kazan ilçesindeki temasları sırasında gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevapladı. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ve MİT Müsteşarı Hakan Fidan arasında geçtiği iddia edilen ses kayıtlarının internete sızdırılmasıyla ilgili açıklamalarda bulunan İşler, "Gerçekten üzücü bir hadise. Öncelikle bu işi yapanları şiddetle kınıyorum. Hakikaten milli güvenliğimizin bu kadar tehdit altında olduğu bir dönem ben hatırlamıyorum. Devletin bakanlığında yapılan çok gizli bir görüşmenin ve milli güvenliğimizle ilgili bir görüşmenin içeriğinin bu şekilde açıklanmasını doğrusu alçakça bir saldırı olarak değerlendiriyorum. Bunu yapanları da şiddet ve nefretle kınıyorum. Bildiğiniz gibi ses kaydının yayınlanmasının tek bir hedefi var, o da 30 Mart'a şurada 3 gün kaldı. 30 Mart seçimlerinin sonuçlarını değiştirmeye, kendi istedikleri şekilde değiştirmeye yönelik bir girişim. Yapılan bu girişim doğrusu milletimizde bizim hükümetimize karşı ilgiyi daha da artıracağı kanaatindeyim. Öncelikle bu bir milli mesele. Milli bir meselede böyle bir ihanetin yapılması, böyle bir casusluk faaliyetinin yapılması bizim 76 milyonun da kabul edecek bir insan çıkacağını tahmin etmiyorum. Fakat, maalesef bu alçaklığı yapan birkaç kimse çıktı ve böyle bir yayını piyasaya sürdüler sosyal medya aracılığıyla. Dışişleri Bakanlığımız gerekli açıklamayı yaptı. Bu görüşülen konu Suriye konusu. Doğrusu birkaç gün önce de CHP Genel Başkan Yardımcısı'nın belki bu konuşmaların açıklanacağı gibi böyle bir açıklama da bulunması da çok manidar. Bildiğiniz gibi 'ülke savaşa girecek ondan sonra seçim sonuçlarını değiştirmeye yönelik birtakım faaliyetler olacak' gibi hükümetimize yönelik ithamları olmuştu. Doğrusu bu kaset de yayınlanınca aklıma o açıklama geldi. Acaba bu kaseti yayınlayanlarla Sayın Kılıçdaroğlu ve CHP yöneticileri arasında ne tür bir ilişki var bunun halkımıza açıklanması kanaatindeyim. Hakikaten bütün internet sitelerine şimdi ben de baktım. Bu paralel ihanetin varmış olduğu boyutu göstermesi açısından son derece manidar" dedi.

İşler, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Sayın Başbakanımızın da uzun zamandır bu olay çıktıktan sonra meseleyi bir istiklal mücadelesi olarak anlatması şimdi halkımız tarafından çok daha iyi anlaşılacağı kanaatindeyim. Bu, Türkiye'nin beka, var olma meselesidir. Bu çeteye milletimiz, Türkiye Cumhuriyeti'ni teslim etmeyecek, onlara bu cumhuriyeti yem etmeyeceğiz. 30 Mart zaten yaklaştı. 30 Mart'ta herkes de bir sonuç alınacağını çok iyi görmekte. Bütün kamuoyu yoklamaları ve yapılan araştırmalar da açık ara AK Parti bu seçimden zaferle çıkacak. Şimdi birilerini telaş sardı. Bu telaş neticesinde, 'acaba ne yaparsak ne edersek' gibi bir çaba içerisine giriyorlar ama bundan sonra ne yaparlarsa yapsınlar kaybeden taraf olacaklardır. Kaybetmeye mahkumdur, biz milletimizin sağduyusuna güveniyoruz. Milli irade inşallah sandıkta tecelli edecek, biz zaten paralel çeteyle mücadelemizi başlattık, sürdürüyoruz. Bürokrasi ayağında diğer ayaklarda olsun gerekli suç duyurularında da bulunduk. Bundan sonra da herhalde yargı süreci yakında başlar. Bunlarla mücadelemizi sürdürüyoruz. 30 Mart'ta alacağımız sonuç elbette ki bu mücadelenin güçlü bir şekilde devam etmesine de yol açacak. Bundan dolayı 30 Mart seçimleri milletimiz için bir kader seçimi haline geldi. Türkiye'nin geleceği oylanacak bu seçimlerde. Milletimiz şunun farkında biz insanlarımızın arasındayız."

YOUTUBE'A ERİŞİM ENGELİ

Youtube'a erişim engelinin gelmesine ilişkin değerlendirmede bulunan İşler, "Bu yayın olduktan sonra benim edindiğim bilgilere göre gerekli girişimler yapılmış bu yayının engellemesi konusunda. Youtube'la gerekli görüşmeler yapılmış, ancak cevap alınamadığı için aslında son yapmış olduğumuz internet düzenlenmesinde ilgili linkin ya da sayfanın engellenmesi söz konusu. Ancak, böyle bir olayın teknolojik olarak sağlanamaması nedeniyle Youtube'a erişim tamamen engellenmiş durumda. Kanun gereği 24 saat içinde mahkeme kararı alınması gerekir. Ben şu an bu talepleri karşılamayan Youtube'un bu gelişme karşısında TİB'in talebini karşılayacağı ve ondan sonra da Youtube'un erişimin tamamen engellenmesinin kaldırılacağı kanaatindeyim. Kesinlikle yasaklardan yana değiliz, sosyal medyaya karşı alıp veremediğimiz söz konusu değil. Mesele mili güvenlik meselesi olunca, mesele kişisel hakların ihlali olunca, özel hayatın gizliliği söz konusu olunca, biz vatandaşlarımızın hakkını korumak durumundayız. Bu konu bütün ülkeyi ilgilendiren bir konu. Milli güvenlikle ilgili bir mesele. Bundan dolayı gerekli tedbir alınmıştır, mesele bundan ibarettir" dedi.

İşler, ses kayıtlarının Davutoğlu'nun makamında yapıldığı ve Bakanlık'ta böcek araması yapıldığı yönündeki haberlere ilişkin, "Bakanlık açıklamasını ben de gördüm. Bakanlık makamında yapılan yazılı açıklamada Bakanlık makamında yapıldığı net bir şekilde ortaya çıkıyor. Ortam dinlemesi böcek vesaire önümüzdeki günlerde netleşir. Bakanlık gerekli tedbirleri alır, gerekli araştırmalarda bulunur" diye konuştu.

Başka bir gazetecinin, "Ses kayıtlarının internet sitelerine sızdırılmasının 'vatana ihanet' olduğu yönünde yorumlar yapıldı. Siz bu yorumları nasıl değerlendirirsiniz" sorusuna İşler, "Bu vatana ihanetlik değilse başka ne olabilir? İnternete girdiğiniz zaman hemen hemen birçok internet sitesi ihanetin varmış olduğu boyutu göstermesi bakımından bunu bütün herkes vatana ihanet olarak ortaya koymakta. Aslında TİB'in iki hafta kadar önce yapmış olduğu açıklamalarda bu dinlemelerin varmış olduğu boyutu göstermesi bakımından rakamlar verildi. 509 bin insanın dinleme yapıldığı söz konusu. 217 bininin de mahkeme kararıyla yapıldığı açıklandı. Öyle bir çete var ki karşımızda öyle bir örgüt var ki 217 bin tane dinleme yapıyor ve mahkeme kararı alıyor bununla ilgili. Yani siz işin varmış olduğu boyutu düşünün. Böyle bir çeteyle karşı karşıyayız. Savcıların, hakimlerin işi gücü yok sürekli dinleme kararı almakla meşguller ve bunu kendi emelleri doğrultusunda da kullanıyorlar, yani ülkede ne kadar insan varsa, siyasetçisinden işadamına herkesi dinlemişler. Böyle bir yapıyla karşı karşıyayız ve bunlar yeri geldiğince de herkese tehdit uyguluyorlar. Muhalefet partisine de tehdit uyguladılar. Şimdi hükümete, Türkiye Cumhuriyeti'ne tehdit uyguluyorlar. Bu, Türkiye Cumhuriyeti'nin beka meseledir ve Türkiye Cumhuriyeti bu çeteyle mücadelesini yapacak. Bu çeteden Türkiye Cumhuriyeti'ni kurtaracağız. İktidara geldiğimizde çetelerden geçilmiyordu, hepsini teker teker temizledik. Bu paralel çeteyle en kısa zamanda gerekli hesaplaşma yapılacak, zaten yapılıyor da" cevabını verdi. (İHA)