HABER

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bozdağ: (2)

-"(ABD'nin güvenli hat teklifi) Eğer bu güvenli bölge Afrin'e devam eden Zeytin Dalı Harekatı'nı durdurmayı hedefliyorsa bunu durduramaz. Ok yaydan çıkmıştır artık. Afrin'deki Zeytin Dalı Harekatı, Afrin bölgesi teröristlerden temizleninceye, son terörist etkisiz hale getirilinceye kadar devam edecektir" -"Bölgedeki teröristlerin, terör örgütlerinin güvenli bir şekilde orada varlıklarını devam ettirecek sonucunu doğuracak bir güvenli bölgeye Türkiye'nin rıza göstermesi mümkün değil" -"(ÖSO'ya yö

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, ABD'nin güvenli hat teklifine ilişkin, "Eğer bu güvenli bölge Afrin'e devam eden Zeytin Dalı Harekatı'nı durdurmayı hedefliyorsa bunu durduramaz. Ok yaydan çıkmıştır artık. Afrin'deki Zeytin Dalı Harekatı, Afrin bölgesi teröristlerden temizleninceye, son terörist etkisiz hale getirilinceye kadar devam edecektir." dedi.

Bozdağ, TGRT Haber canlı yayınında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu, soruları yanıtladı.

Fırat Kalkanı Harekatı'nda da buradaki gelişmelere izin verilmeyeceğinin söylendiğini anımsatan Bozdağ, şöyle devam etti:

"Afrin ile ilgili açık açık söyledik. Hatta bizi eleştirdiler. Bu kadar aleni söylenir mi? 'Ansızın bir gece geliriz' diye. Biz bunları aleni söylerken uluslararası topluma Türkiye'nin buraya girmesini ve burada operasyon yapmasını doğuran sebepleri ortadan kaldırın, Türkiye buraya girmek zorunda kalmasın. Perde arkasında yaptığımız görüşmeler...Bir nevi Türkiye'nin ve dünya kamuoyunun dikkatine çektik. 'Burada hassas olduğumuz konular bunlar, uymazlarsa biz gireceğiz' dedik. Gizlemedik. Şimdi aynı şeyiMünbiç için söylüyoruz, Fırat'ın doğusu için söylüyoruz. Gizlemiyoruz niyetimizi. Hem ABD'li yetkililerle hem başka ülkelerin yetkilileriyle konuşurken de aynı söylüyoruz. Burada PKK/PYD/YPG, DEAŞ terör unsurlarının varlığı devam ettiği sürece Türkiye'ye tehdit devam ediyor demektir. Türkiye bu tehditle yaşayamaz. Bunları bölgeden biz temizleriz. Ya siz bunların bölgeden temizlenmesinde bize yardımcı olun, yoksa biz kendi imkan ve kabiliyetlerimizle kendi adımlarımızı atarız."

Bozdağ, "Fırat'ın doğusu veya batısı gibi bir ayrım yok mu?" sorusuna, "Ayrım yok. Terör örgütü neredeyse, nereden Türkiye'ye tehdit ve saldırı yöneltiyorsa oraların tamamının terörden temizlenmesi Türkiye'nin hedefidir." karşılığını verdi.

ABD'nin güvenli bölge önerisine ilişkin soru üzerine Bozdağ, Türkiye'nin bu konuda 2012'de öneride bulunduğunu anımsatarak, o zaman bu öneriye ABD dahil destek veren çıkmadığını söyledi.

- ABD'nin güvenli hat teklifi

Bekir Bozdağ, ancak gelinen noktada ABD'nin, "Sınır boyunca bir güvenli bölge oluşturalım" teklifi getirdiğini anımsatarak, şu değerlendirmede bulundu:

"Zeytin Dalı Harekatı başlamadan önce Suriye'de sınır güvenlik gücü adı altında 30 bin kişilik bir askeri yapı oluşturmak, daha doğru bir ifadeyle teröristlerden güvenlik gücü oluşturmayı ilan ettiler. 'Biz bunu yapacağız' dediler. Ne demek? Orada hangi sınırı koruyacak? Güvenlik gücü neyi koruyacak? O sınır teröristlerle Türkiye'nin sınırı değil, o sınır Suriye devleti ile Türkiye Cumhuriyeti devletinin ortak sınırı. Zaten sınırın Türkiye tarafını Türkiye koruyor. Sınırın öbür tarafını da Suriye devletinin koruması gerekir. Ama şu anda orada devlet otoritesi olmadığı için teröristler var. O zaman o teröristleri oradan temizlemek lazım."

Ancak Amerika'nın orada sınır güvenlik gücü adı altında terörist ordusu oluşturduğuna dikkati çeken Bozdağ, "Bölgede PYD/YPG'ye biat etmeyen Kürtler, Türkmenler, Araplar göç ettirildikten, bölgedeki demografik yapı değiştirildikten sonra ve bu teröristlerin hakimiyeti sağlandıktan sonra burada bir PKK devleti yapılanmasının sağlanması için bir güvenlik gücüne ihtiyaç var. Bu güvenlik gücünü oluşturacaklar. Ondan sonra da 30 bin kişi, belki 50'ye çıkacak ve o alanın güvenliğini bunlar sağlayacak. Düzenli bir terörist ordusuna dönüştürülerek ve onların elinde o alanın kalması için mücadele edilecek." ifadelerini kullandı.

- "Türkiye'nin rıza göstermesi mümkün değil"

Bunun Türkiye'ye büyük bir tehdit olduğunun altını çizen Bozdağ, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Biz, 'bu güvenli bölge şeyine şimdi gelmeniz iyi bir şeydir.' dedik. Ama bu niyet iyi bir niyet değil. Bizim bunu kabul etmemizi kimse beklememelidir. Bölgedeki teröristlerin, terör örgütlerinin güvenli bir şekilde orada varlıklarını devam ettirecek sonucunu doğuracak bir güvenli bölgeye Türkiye'nin rıza göstermesi mümkün değil.

Eğer bu güvenli bölge Afrin'e devam eden Zeytin Dalı Harekatı'nı durdurmayı hedefliyorsa bunu durduramaz. Ok yaydan çıkmıştır artık. Afrin'deki Zeytin Dalı Harekatı, Afrin bölgesi teröristlerden temizleninceye, son terörist etkisiz hale getirilinceye kadar devam edecektir. Bu, bunu durduramaz. Biz bunu söylüyoruz. Eğer bu güvenli bölge PKK/ PYD/YPG/ KCK/DEAŞ gibi terör örgütlerinin orada varlığını devam ettirmesi ve bunların PKK devletine dönüşmesi için güvenli bir alan yaratmayı hedefliyorsa Türkiye'nin buna rıza göstermesi mümkün değildir."

Bozdağ, güvenli bölgenin, o bölgedeki teröristlerin ve terör örgütlerinin varlığına son verilmesiyle olacağını, DEAŞ ile birlikte diğer terör örgütlerinin de bölgeden temizlenmesiyle oluşacağını vurguladı.

- "Akşam biriyle yatıyor, sabah biriyle kalkıyor"

CHP'nin ÖSO ile ilgili açıklamalarının hatırlatılması üzerine Başbakan Yardımcısı Bozdağ, şöyle konuştu:

"İşin doğrusu CHP adına üzülüyorum. Çünkü CHP marjinal zihniyetlerin işgali altına girmiş durumda. Zeytin Dalı Harekatı bölgeyi teröristlerden arındırmak için yapılıyor, inşallah başarıyla da bitecek. Ama Türkiye için hayırlı olan işlerden birisi de CHP'nin bu marjinal ve terörist sevici zihniyetlerin işgali ve tasallutundan kurtulması lazım. Bunu kim yapacak? CHP'li delegeler yapacak. Şu andaki CHP Atatürk'ün kurduğu CHP gibi davranmıyor. Yani HDP mi, CHP yoksa PYD/YPG mi CHP yoksa başka terör örgütleri mi? FETÖ mü CHP, anlamakta zorlanıyoruz. Bir onunla, bir öbürüyle. Akşam biriyle yatıyor, sabah biriyle kalkıyor. Sen kimsin, sen hangi partisin, neyi temsil ediyorsun? 'Ben Atatürk'ün partisiyim.' Atatürk mezarından kalksa bu PYD-YPG/FETÖ ve diğer terör örgütlerine karşı CHP'nin PKK dahil tutumuna baksa ne der bu yönetime?"

Bozdağ, harekatın başladığı ilk gün halkın da bu harekatın karşısında duracağını hesap ederek farklı bir pozisyon ortaya koyan CHP'nin, milletin Kurtuluş Savaşı ve 15 Temmuz'da olduğu gibi birlik içindeki tutumu nedeniyle harekata destek verdiğini ifade etti.

Ancak bunun fazla sürmediğini belirten Bozdağ, "Niye sürmedi? Çünkü CHP marjinalleşmeye doğru gidiyor ve marjinal zihniyetlerin işgali altında patlak verdi." dedi.

- "Zeytin dalını kırmak için art niyetli yaklaşımlardır"

Şimdi de ÖSO'yu, DEAŞ'laştırmak için gayret sarfettiklerini ifade eden Bozdağ, "Türkiye'nin, CHP'nin ne menfaati var? ÖSO'yu DEAŞ gibi lanse etmek kimin amacına hizmet eder? Bunu kim yapıyor? 17-25 Aralık sürecinde taşeron FETÖ terör örgütü yaptı. MİT tırlarını DEAŞ terör örgütüne yardım götüren Türkiye'nin tırları olarak Türkiye'yi uluslararası alanda teröre destek veren bir ülke halinde gösterip, Türkiye'ye yönelik yaptırımlara, Türkiye'yi yönetenlerin yargılanmalarına yol açacak bir süreci başlatmak istedi." diye konuştu.

Bozdağ, o zaman da CHP'nin bunlara destek verdiğini vurguladı. ÖSO'yu DEAŞ olarak göstermenin Türkiye'ye zarar vereceğine dikkati çeken Bozdağ, "Esasında bunlar zeytin dalını kırmak için çalışan art niyetli yaklaşımlardır." dedi.

ÖSO'yu iyi tahlil etmek gerektiğinin altını çizen Bozdağ, ÖSO'nun uluslararası toplumun meşru kabul ettiği Suriye muhalefeti olduğunu belirtti.

ÖSO'ya uluslararası toplumun tamamının destek verdiğine işaret eden Bozdağ, "Amerika ve diğer ülkeler destek veriyor. Astana, Soçi, Cenevre sürecinde meşru muhalefet olarak kabul ediliyor, orada görüşmelere katılıyor." açıklamasında bulundu.

-"Türkiye'ye ihanet ediyorlar"

ÖSO içerisinde yer alan unsurların tamamının yerli olduğunu ve rejime karşı mücadele ettiklerini vurgulayan Bozdağ, şunları kaydetti:

"DEAŞ'e baktığınızda yabancı savaşçılar var. Her ülkeden ve onlar orada bir terör yapılanması, terör örgütünün hedefine göre işlev yapıyor. Ama ÖSO'nun içinde yabancı savaşçı yok. ÖSO hem PKK/PYD-YPG, DEAŞ ile mücadele eden bir meşru muhalefet. Ama Türkiye'nin yanında yer almasından dolayı şimdi ÖSO'yu DEAŞ'laştırma çabaları yapılıyor. ÖSO Fırat Kalkanı harekatı sırasında TSK'nin yanında yer aldı. O zaman niye bunu söylemediniz? Ama şimdibunu söylüyorlar. Bu resmen ve alenen ÖSO'yu itibarsızlaştırarak TSK'nin başlattığı Zeytin Dalı Harekatı'nı itibarsızlaştırmak, başarısızlığa uğraması için uğraşanlara yardım etmektir. Bu Türkiye'ye düşmanlık eden politikaların Türkiye'nin ana muhalefet partisi tarafından dillendirilmesidir. Bu Türkiye'ye ihanettir. Bu PKK/PYD-YPG, DEAŞ terör örgütlerinin hedeflerine hizmettir. Türkiye'nin ayağına sıkmaktır. Bunun kime faydası var? Bunun PYD-YPG, DEAŞ ve PKK'ya faydası olduğunu, Türkiye'nin başarısızlığı için uğraşan bütün güçlere yaradığını herkesin görmesi lazım. Ama bunlar görmüyorlar ve yaptıklarıyla PKK/PYD-YPG'nin hedeflerine hizmet ve Türkiye'ye ihanet ediyorlar."

(Sürecek)

(AA)

En Çok Aranan Haberler