Başbakan Yıldırım'dan Kudüs açıklaması

Başbakan Binali Yıldırım, AK Parti Grup Toplantısı'nda açıklamalarda bulundu. Başbakan Yıldırım, Kudüs'le ilgili açıklama yaptığı sırada bir vatandaşın konuşması dikkat çekti. Salondaki partili, İbrahim Suresi'nin 42. ayetini okudu. O anlar kameralara da yansıdı.

Yıldırım'ın açıklamaları:

Gazze sınırında silahı olmayan gençler, sivil insanlar kararı protesto ettiler. Barışçı bir gösteri yapan mazlum Filistin halkına kurşun yağdıran İsrail'i şiddetle, lanetle kınıyoruz. Aynı şekilde, bölgede barış iklimine benzin döken Amerikan yönetimini de kınıyoruz. Şu ana kadar 60 civarında kardeşimiz şehit oldu. 3000'e yakın yaralanan insan var.

3 günlük yas ilan ettik. Washington ve Tel Aviv büyükelçilerimizi çağırdık. Ayrıca TBMM'de bugün, Kudüs meselesi üzerine özel bir oturum gerçekleştirilecek. Türkiye ve 81 milyon vatandaşımız Filistin'in haklı davasına bugüne kadar sahip çıktığı gibi bundan sonra da sahip çıkmaya devam edecek. Bu kurşunlar insanlığın vicdanına atılmış kurşunlardır. Amerikan elçiliğinin Kudüs'e taşınmasını bir sabotaj olarak görüyoruz. 128 ülke taşınmaması yönünde oy kullandı. Amerikan yönetimi BM'nin 128 ülkenin iradesini yok sayarak bu yanlış kararında ısrar etti, sonuç 60 insanın hayatı, binlerce insanın yaralanması. Açılış, Müslüman kanı dökülen bir gün olarak tarihe geçmiş bulunmaktadır.

Elçilikler ilişkileri geliştirmek için açılır. Amerikan elçiliğinin kan dökülerek açılması kaygı verici bir gelişmedir. İsrail'in linç politikasını lanetle kınıyoruz, lanetliyoruz. Filistinli kardeşlerimizin sonuna kadar yanında olacağız.

EMEKLİLERE BAYRAM İKRAMİYESİ

Buradan bir kez daha bu tezviratları yapanlara şunu söylüyorum. AK Parti'nin sözü senettir. Söz ağızdan çıktı mı o yerine gelir. Bunun kararı alınmıştır ve yılda 2 sefer emekli maaşı kaç para olursa olsun, bakılmadan, her bir emeklimize 1000 lira bayram ikramiyesi verilecektir, nokta. Net, eline geçen para, brüt değil, evirip çevirmeye lüzum yok.

24 HAZİRAN SEÇİMLERİ

24 Haziran tarihi bir seçim olacak. Bu seçimde 16 Nisan 2017'deki halk oylaması, yani parlamenter sistemden, cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçişi öngören anayasa değişikliğine göre ilk seçimi yapıyoruz. Seçimin en önemli özelliği, artık idaredeki vesayet kalıntıları tamamen ortadan kalkmış oluyor. 24 Haziran'da önümüze bir cumhurbaşkanlığı için sandık konacak, bir de milletvekilleri için sandık konacak. Ben vekilleri seçeyim, Ankara'ya göndereyim, vekiller aralarında toplansınlar, hükümet kursunlar meselesi yok. Orada katakullü dönüyor. Artık yeter dedi, vatandaş. Söz de benim, karar da benim. Yeni sistemde Cumhurbaşkanımızı, Recep Tayyip Erdoğan'ı seçeceğiz, 24 Haziran'da. Bu seçimin başka bir özelliği daha var. Artık güçlü iktidar sürekli istikrar dönemi başlıyor. Çünkü iktidar olmak isteyen milletin yüzde 50'den fazla oyunu almak mecburiyetinde. 'Cumhurbaşkanımızı seçelim de gerisi önemli değil' deniyor. Meclis de bu dönemde Cumhurbaşkanlığı kadar önemli hale geliyor.