ANKARA (İHA) - Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın yurt dışı gezilerini eleştirerek, "Eğer Sayın Başbakan bir seyyah olsaydı ve bir dünya gezgini olarak hatıralarını yazsaydı geleceğe çok iyi manzaralar ve hatıralar bırakacaktı. Hanımefendi ile çektirdiği fotoğraflarla zengin bir program ortaya koyuyor" dedi.
BBP Genişletilmiş İstişare Toplantısı, TES-İŞ Konferans Salonu'nda gerçekleştirildi. Toplantının açılışında bir konuşma yapan Yazıcıoğlu, BBP'nin Türkiye'nin içinden geçtiği zor günlerde, milli kaygılarla, milletin geleceğini yeniden inşaa etmek düşüncesiyle ve idealist bir kadro ile kurulduğunu belirtti. Bu kadronun, yozlaşan siyasette değer kaygısı taşımayan, şahsi çıkarlarını düşünen siyaset anlayışına karşı, milletin mutluluğunu ve refahını hedeflediğini ifade eden Yazıcıoğlu, "Biz bireysel çıkarlarımızı geride bıraktık. Toplumcu bir anlayışla milletimizin çıkarlarını herşeyin üzerinde tuttuk" dedi.
Siyasetin gerektirdiği dolambaçlı yollardan gitmek yerine en az zararla milleti badirelerden kurtaracak kararlara imza attıklarını belirten Yazıcıoğlu, "Çok şükür ki elimizde hiçbir kir yoktur. Çok şükür ki, Türkiye Cumhuriyeti'nin milleti ile bölünmez bütünlüğüne aykırı hiçbir davranışta bulunmadık. Türkiye Cumhuriyeti'nin aleyhine hiçbir karara elimizi kaldırmadık" diye konuştu.
"SANDIKTA KARŞILIĞINI GÖREMEDİK" Türk milletini hiçbir zaman kandırmadıklarını dile getiren Yazıcıoğlu, "Meydanlarda ve mecliste başka şeyler söylemedik. İktidar gibi davrandık, hep sorumluluk taşıdık. İktidar gibi ağırbaşlı olarak, millet ana muhalefet görevi vermiş gibi her meselenin çözüm yollarını aradık. Millet tarafından çok sevildik ancak, sandıkta karşılığını göremedik. Ama hiçbir zaman milletimize küsmedik. Kendimizde eksik aradık. Bugün yine rozetimizle, şerefimizle milletimizin karşısındayız" şeklinde konuştu.
Türk milletinin BBP'ni çok iyi tanıdığını ve sevdiğini ifade eden Yazıcıoğlu, milletin Türkiye'deki sermaye-medya-siyaset ilişkilerinin meydana getirdiği zorluklar nedeniyle BBP'ye hakettiğini vermediğini söyledi. Daha önceki iktidarlar döneminde, ortaya çıkan ekonomik krizler, insan hakları ihlalleri ve Türkiye'nin yığılan sorunlarının getirdiği bunalımlar nedeniyle Türk siyasetinin dibe vurduğunu kaydeden Yazıcıoğlu, "Milletimiz, geçen iktidarların tümünü cezalandırmak için yeni arayış içine girmişti. Milletin önüne AK Parti diye bir parti çıktı. Bu parti 'yenileyeceğim, değiştireceğim, kaygılarınızı gidereceğim' dedi. Millet aslında partinin programına bakmadı. Bu siyasi kadronun nasıl kurulduğunu, nerede, kimlerle ilişkiler kurduğunu pek anlayamadı. Çünkü geçen iktidarlar halkı çok bıktırmıştı. Çölde insanın serap gördüğü gibi, milletimiz de AK Parti serabını gördü, peşine takıldı ve şimdi başı kuma çarptı" dedi.
"ŞİMDİ ÇOĞUNLUK DİKTATÖRLÜĞÜ YAPIYORSUNUZ" İktidarın başörtüsü sorununu çözeceğini söylediğini ancak, başörtüsü mağdurlarının her zamankinden daha çok hırpalandığını belirten Yazıcıoğlu, "Avrupa'da efelik yapıp, Türkiye'de inkar ediyorlar. Avrupa'daki demeçler inkar edilerek bu kesimlerle dalga geçilmektedir" diye konuştu.
İmam Hatip Liseleri ile ilgili sorunun da çözülmediğini ifade eden Yazıcıoğlu, "Anadolu'da buna 'Karakolda doğru söyler, mahkemede şaşar' denir" dedi. İktidarın, ekonomik sorunların çözüldüğünü söylediğini ancak, rakamlarla oynadığını savunan Yazıcıoğlu, "Hiçbir iktidar bunlar kadar rakamlarla oynayarak ve milleti kandırma başarısı gösterememiştir" şeklinde konuştu.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın yurt dışı gezilerini de eleştiren Yazıcıoğlu şunları kaydetti:
"Eğer Sayın Başbakan bir seyyah olsaydı ve bir dünya gezgini olarak hatıralarını yazsaydı geleceğe çok iyi manzaralar ve hatıralar bırakacaktı. Hanımefendi ile çektirdiği fotoğraflarla zengin bir program ortaya koyuyor. Ama Türkiye'ye gelmiyor. Türkiye'de sorunlarını dile getiren çiftçiyi azarlıyor. İşçi sorunlarını dile getirince 'sizden başka kimse yok mi?' diyor. Memurlara 'isterseniz sokağa gidin' diyor. Milletvekilleri halkın sorunlarını anlatmak isteyince 'Otur, ne diyeceğini biliyorum' diyor. Milletvekillerini azarlıyor. Sen kral mısın? Krallık mı getirdin? Hani, dün insan hakları diyen, kendi partisinde demokrasi isteyen, minaresi, camisi, kışlası diye şiir okuyan siz değil miydiniz? Şimdi çoğunluk diktatörlüğü yapıyorsunuz. Camileri Amerikan kışlası yapan, Coniler'in camileri kışla yapmasına izin veren bir program ortaya koydunuz."
"TÜRK DÜNYASINDAN KOPARILDIK" Köylünün ve esnafın unutulduğu bir ülkede kimsenin işsizleri hesaba katmayacağını da dile getiren Yazıcıoğlu, "Amerika'ya yandaşlık yaptılar, yaranamadılar. Avrupa'ya yandaşlık yaptılar, yaranamadılar. Türk dünyasından kopartıldık" dedi.
İktidarın bir an önce işsizliğe çare üretmesini istediklerini belirten Yazıcıoğlu, yolsuzlukların da üzerine gidilmediğini, sadece bir ailenin üzerine gidildiğini kaydetti. "Birçok kurumdan 'pis kokular' geliyor" diyen Yazıcıoğlu, "Yapılan operasyonlar, bu iktidara rağmen yapılan operasyonlardır. Hala dokunulmazlığa dokunulmamıştır. Hala mecliste bekleyen dosyalar yargıya gitmemiştir" şeklinde konuştu.
Yargının yolsuzlukların üzerine gitme çabasında olduğunu ancak siyasi engellerle karşılaştığını belirten Yazıcıoğlu, "BBP olarak biz, tüm kurumlar, kuruluşlar ve kişiler açısından dokunulmazlıkların sınırlandırılmasını ve kesinlikle yolsuzluklarla ilgisi olanların yargılanmasının önünün açılmasaetimiz, geçen iktidarların tümünü cezalandırmak ını istiyoruz" diye konuştu.
"İKTİDAR DIŞ POLİTİKADA GAYRI MİLLİ BİR POLİTİKA İZLİYOR" İktidarın dış politikada gayrı milli bir politika izlediğini öne süren Yazıcıoğlu, "Bir an evvel Avrupa Birliği hayalinden vazgeçilsin. Bir an evvel gayrı milli politikalardan vazgeçilsin ve Türkiye kendine dönsün. Orta Asya birliğini oluştursun" dedi.
Sorunların bu şekilde daha kolay çözüleceğini belirten Yazıcıoğlu, "AB bizim her şeyimizi isteyerek, karşılığında hayal vaat eden sanal bir alem. İktidar bu sanal alemle milleti oyalamakta ve kandırmaktadır. Ortaya koydukları tek gerekçe olarak, 'AB'ye tam üye yapmasalar bile, hiç olmazsa askeri devre dışı bırakarak, darbeleri önlemiş oluruz. Türkiye'de demokrasi kesintiye uğramaz' diyorlar. Bu korku ve vehim dolayısıyla dışa bağlanan bu mandacı iktidar içerdeki korkuları dolayısıyla dışarıya teslim olduğunu söylemektedir. BBP olarak biz ne içerde kamçı istiyoruz, ne dışarı da kamçı istiyoruz. Biz BBP olarak demokrasi istiyoruz. Hukukun üstünlüğünü istiyoruz. Türkiye'de gelir dağılımında adalet istiyoruz" şeklinde konuştu.