Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Ermeni soykırım iddialarını reddedenlere suç getiren yasayı kabul eden Fransa’yı eleştirdi. Türkiye’nin siyasi ve ekonomik gücünden rahatsız olanların Türkiye’yi sıkıştırma gayretinin içine girdiğini belirten Erdoğan, bu ülkelerin hem terör meselesine hem de 1915 meselesine sarıldıklarını ifade etti. Bu anlayışlara karşı Türkiye’nin anlık reaksiyon yerine bilimle cevap vereceğini belirten Erdoğan, "Unutmayalımk bilimin boş bıraktığı alanı popülist siyasetçiler ırkçı ve ayrımcı anlayışlar dolduracaktır." dedi.
Gölbaşı Vilayetler Evi’nde Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu’nun 23. toplantısına katılan Erdoğan, bilim ve teknolojiye verilen önemin arttırılması gerektiğini söyledi. Taklidin asla avantaj getirmeyeceğini ifade eden Erdoğan, "Biz milletçe her konuda her alanda 2. 3. 4. olmayı değil 1. olmayı hedefliyoruz. 1. olma idiasıyla hareket etmek zorundayız. Biz bu özgüvene sahibiz. Tarih boyunca ekonomiden siyaset alanına katdar her alanda ilkleri başardık. Her alanda medeniyete katkılar sağladık." diye konuştu.
Bilim ve bilginin yüzyılların birikiminin bir neticesi olduğunu kaydeden Erdoğan, bilginin sonu gelmeyecek olan bir fetih olduğunu, hiçbir buluşun kendiliğinden neşet etmediğini ifade etti. İnsanlık tarihinden Bağdat’ın, Kurtuba’nın ve önemli diğer şehirlerdeki kütüphanelerin çıkarılması halinde eksiklik oluşacağını aktaran Erdoğan, "Harazmiyi, Ali Kuşçu’yu, Akşemseddin, Farabi’yi isimlerini anmadan bilim tarihi yazılamaz. Astronomi denildiğinde akla Koparnig’in gelmesi Ali Kuşça’ya haksızlık olur. Kan dolaşımı anastezi verem katarakt ameliyatı mikrop kavramı bizim medeniyetin ismi alnılmadan onların bilime katkıları izah edilmeden olamaz. Hiçbir toplum bilimi kendi tekelinde göremez. Kendinden menkul kabul edemez. Tarihiyle sadece övünmek bizim tercih edeceğimiz bir yol değildir. Biz tarihimize bakarak tarihimizi iyi okuyarak oradan aldığımız güç ve özgüvenle bugünü ve yarını inşaa etmek zorundayız." şeklinde konuştu.
"OKUL AÇMAK, FABRİKA AÇMAKTAN DAHA ÇOK HAYATİYET ARZ EDİYOR"
"Biz milletçe geleceği şekillendirmek zorunda ve sorumluluğundayız. Sahip olduğumuz mirası ne kadar iyi değerlendirebilirsek o kadar başarılı oluruz. Aksi takdirde övünme avunmanın ötesine geçemez.” diyen Erdoğan, bir yerlerden taklit ederek ithal ederek kurulan sistemlerin, fabrikaların gün gelir eskiyeceğini bunların yerine yenisinin koymakta sıkıntılar yaşanacağını dile getirdi. Erdoğan, “Bunun yerine kendi ürettiğiniz bilgiyle kendi elemanlarınız ve beyin gücünüzle eskiyenlerin yerine çok daha yenisini inşaa edebilirsiniz. Burada eğitimin önemi bir kez daha ortaya çıkyor. Okul açmanın eğitime yatırım yapmanın fabrika açmaktan daha hayatiyet arz ettiği görülüyor. Biz de bunu gördük 9 yılda 169 bin yeni dersliği eğitim sistemine kattık. 89 üniversite kurduk.” değerlendirmesi yaptı.
Eğitime bilime yapılan yatırımların kısa vadede neticelenmeyeceğini aktaran Erdoğan, eğitime verilen önemin ardından Türkiye’de donanımlı birikimli dünyayı takip eden ülkesini ve dünyayı yakından tanıyan aydınlık bir nesil yetiştiğinin altını çizdi. Bu neslin Türkiye’nin siyasal sosyolajik ekonomik dönüşümünü daha da hızlandıracağına işaret eden Erdoğan, Türkiye’nin Ar-Ge ve yenilik konularında dünyada da takip edilen bir ülke konumuna geldiğine de vurgu yaptı. Bugün otomobilden beyaz eşyaya, insansız hava araçlarına, NATO’nun kullandığı kripto sistemlerine kadar Türk mühendislerinin imzasınn bulunduğunu kaydeden Erdoğan, “Sadece bir örneği paylaşmak isterim. 85 adet uluslar arası patent başvurusu yapılmışken bu sayısı 2010 yılında 480’e ulaştı. Önümüzdeki 10 yılda dünyanın AR-GE alanında en ileri ülkesi olmayı hedefliyoruz. Türkiye’yi 2023 yılında en büyük 10 ekonomisine ulaştırmamızın en başta gelen bilim ve teknolojiye yapacağımız yatırım olacaktır. Yerli otomobilini, yerli uçağını, yerli helikopterini yapan ve bunları ihraç eden ülke olmalıyız." dedi.
SOYKIRIM İDDİALARINA KARŞI BİLİM ADAMLARINA VE ÜNİVERSİTELERE ÇAĞRI
Fransa’da kabul edilen yasaya göndermede bulunan Erdoğan, Türkiye’nin siyasi ve ekonomik gücünden rahatsız olanların Türikye’yi sıkıştırma gayretinen içine girdiklerini ifade etti. Hem terör meselesine hem de 1915 meselesine sarılanlara karşı Türkiye’nin bilimin ve teknolojisinin tecrübesinden faydalanacağını kaydeden Erdoğan şunları söyledi: "Anlık reaksiyonlar bizi neticeye götürmez. Çok boyutlu düşünmek, son derece sağlam ve etkili çözümler sunmalıyız. Terör konusunda askeri güçlerin yanı sıra sosyolojinin, siyasetin, ekonominin etkisinden yararlanacağız. 1915 olayları karşısında biz popülist kavgacı bir söylem anlık reaksiyon yerine tarihin bilimin faydalanmak zorundayız. Biz haksız hukuksuz art niyetli ırkçı söylemler karşısında belgelerle bilgilerle arşivlerle bilimin diliyle konuşacağız. Biz Parlamentolardaki oylamaları değil, biz kütüphaneleri arşivleri dikkate alacak karşı tezlerimizi sağlam temeller üzerinde dünya kamuoyuyuyla paylaşacağız. Üniversite, bilim adamları ve araşçtırmacılardan rica ediyorum. Lütfen yakın tarihimizle ilgili çalışmaları yoğunlaştırın. Daha cazip hale getirleim. Unutmayalımki bilimin boş bıraktığı alanı popülist siyasetçiler ırkçı ve ayrımcı anlayışlar dolduracaktır. Bzi buna müsaade etmeyeceğiz. Belgelerle bilgilerle cevaplarımızı vereceğiz.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz