Zonguldak'ın Çaycuma ilçesi Dursunlar köyünde, 21 Kasım 2021’de emekli maden işçisi Mustafa Keleş'in ormanda başsız cesedi bulundu. Keleş'in baltayla kesilen başı ise 1 gün sonra ormandaki çukurda çıktı. Cinayetle ilgili yürütülen soruşturma kapsamında jandarma, bazı şüpheliler ve yakınlarının parmak izleriyle DNA örneklerini alıp, Adli Tıp Kurumu'na gönderdi. Derinleştirilen soruşturmada, geçen yıl mayıs ayında adliyeye sevk edilen Mustafa Keleş'in kardeşi İbrahim Keleş ile 11 kişi serbest bırakıldı. Jandarma ekipleri, ormanda ve İbrahim Keleş’in evinin foseptiğinde cinayette kullanılan baltayı yer altı termal ve manyetik görüntüleme cihazıyla aradı, ancak sonuç alamadı.
Sedat A. imzasını taşıyan ve 15 kadar isim barındıran ancak İbrahim Keleş tarafından yazıldığı tespit edilen, “Vahşice baltayla kestiğim Mustafa Keleş’i öldürdük’ ifadeleri bulunan notlar tarla ve jandarma karakoluna bırakıldı. Dosyaya eklenen yeni delillerle birlikte İbrahim Keleş, tutuklandı. Cinayetle ilgili 8’i tutuksuz, 9 kişi hakkında ‘Canavarca hisle eziyet çektirerek kasten öldürme’ suçlamasıyla ağırlaştırılmış müebbet hapis talebiyle dava açıldı.
‘Kesik baş’ cinayeti olarak anılan olayın Zonguldak 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki ilk duruşması görüldü. Duruşma, 2 gün sürdü. Tutuklu sanık İbrahim Keleş, tutuksuz yargılanan eşi F.K., Cihan T., Ender T., İlyas A., Mevlüt T., Sedat A., Serkan T. ve Soner T. ile öldürülen Mustafa Keleş’in 5 çocuğu ve taraf avukatları salonda hazır bulundu. Duruşmada, 9 sanık ile 5 tanık olmak üzere toplam 14 kişi dinlendi. Tüm sanıklar suçlamaları reddetti.
Mustafa Keleş’in yerde hareketsiz olduğunu görüp köye giderek haber veren tutuksuz sanık İlyas A. “Bizim köyümüz iyi bir köy değil. Ağaçları kestiler, yemişleri kestiler en sonunda insan kestiler. Ölenin ailesi benimle konuşmuyor ama ben bildirmeseydim dağda kurtlar kuşlar yerdi” dedi.
Olay anında cinayet mahalline yakın olduğu tespit edilen tutuksuz sanık Serkan T. ise Mustafa Keleş’in ölümünün ardından medyada çıkan haberlerin bağlantılarını İbrahim Keleş’in eşi F.K.’ye, ‘hayırlı olsun’ yazarak gönderdiği iddialarını reddetti. İbrahim Keleş’in eşi tutuksuz sanık F.K. de suçlamaları reddetti. Olay günü evden çıkmadığını, kimseden de kendisine ‘hayırlı olsun’ diye mesaj gelmediğini söyledi.
Tutuklu sanık İbrahim Keleş ise jandarma karakolu ve tarlalara, tutuksuz sanık Sedat A.'nın imzasıyla bıraktığı ve köyde yaşayan 15 kişinin isminin yer aldığı “Vahşice baltayla kestiğim Mustafa Keleş’i öldürdük. Su kuyusunun yanına gömdük” yazılı notlarla ilgili, “Ben jandarma karakoluna ve ölenin oğlu M.K.’nin bahçesine mektuplar bıraktım. Mektupların içeriğini ben yazdım. Ağabeyimin faillerinin bulunmasını istedim. Beni döverler, diye korkudan yazdım. Ağabeyimi Sedat A. ve R.A.’nın öldürdüğünü düşünüyorum” dedi. Mektuplarda yazdığı isimlerin köyün yaramazları ve sorunlu kişiler olduğunu düşündüğü için yazdığını anlatan Keleş, “Ben bu mektupları kendim yazdım. Yazarken yanımda birisi yoktu” dedi.
Öldürülen Mustafa Keleş’in çocukları sanıkların hepsinden şikayetçi oldu. Mustafa Keleş’in kızı Ayten Keleş, “Babamı İbrahim'in öldürdüğünü düşünüyorum. İbrahim Keleş, eşi F.K.’den izinsiz eşikten dışarı adımını bile atmaz. Bunu İbrahim yaptı, F.K. ve amcam K.K. yönlendirdi. F.K.’nin, İbrahim'i yönlendirdiğini düşünüyorum. Ayrıca kimse doğru konuşmuyor. Hepsi yalan söylüyorlar. Gittikleri yere gitmedik diyorlar. Sanıkların hepsi beyanlarında yalan konuşuyorlar” diye konuştu.
İbrahim Keleş’in avukatı, müvekkilinin engelli ve hasta olduğu, cezaevinde defalarca hastaneye kaldırıldığı, dosya içerisinde şüpheden ve bıraktığı notlardan başka somut delil olmadığını belirterek tahliyesini istedi.
Savcı, İbrahim Keleş’in kuvvetli suç şüphesi bulunduğundan ve tanıkların henüz dinlenmemiş olmasından dolayı tutukluluk halinin devamını, diğer tüm sanıkların adli kontrol tedbirinin kaldırılmasını talep etti. Mahkeme heyeti somut delil bulunmamasından ve sağlık durumu göz önüne alınan İbrahim Keleş’in tahliyesine, diğer sanıkların adli kontrol tedbirinin kaldırılmasına karar verdi. Duruşma, tanıkların dinlenmesi için ileri bir tarihe ertelendi.
(DHA)
