Basın İlan Kurumu Genel Müdürü Atalay, Ordu'da

Basın İlan Kurumu Genel Müdürü Mehmet Atalay, "Basın yatırımları destekledikçe, yolsuzlukların üzerine gittikçe, yanlışları dile getirdikçe, inandıklarını yazdıkça herkes de ona göre bir durum alacaktır ve ona göre de bütün insanlar en az hata ile işlerini yapmaya çalışacaktır" dedi. Atalay, Ordu Valisi Kenan Çiftçi ile Belediye Başkanı Seyit Torun'u ziyaretinin ardından kentteki basın kuruluşu temsilcileriyle Aktaşlar restorantta bir araya geldi. Burada konuşan Atalay, devletin, devleti yönetenlerin, özel sektörün ve yatırımcıların en büyük destekçilerinin basın olacağını söyledi. Ordu'ya her gelişlerinde bir farklılık gördüklerini ve bunda basının önemli katkısının olduğunu ifade eden Atalay, şöyle konuştu: "Basın desteği olmadan hiçbir şey yapmak mümkün değil. Bu vesile ile de devletin, devleti yönetenlerin, özel sektörün, yatırımcının, herkesin en büyük destekçisi basın olacaktır. Tabi basın yatırımları destekledikçe, yolsuzlukların üzerine gittikçe, yanlışları dile getirdikçe, inandıklarını yazdıkça herkes de ona göre bir durum alacaktır ve ona göre de bütün insanlar en az hata ile işlerini yapmaya çalışacaktır. Herkesin kendi işini en iyi yaptığı ortamları biz çok seviyoruz, eminim meslektaşlarımız daha çok seviyor. Seviye yükseldikçe, sermaye büyüdükçe, yatırımlar arttıkça, bu meslektaşlarımıza da yeni kaynaklar olarak dönecektir." - "İlanların artması için BİK ciddi çaba gösteriyor" - Atalay, BİK'in kamu ve özel ilanların artması için ciddi çaba gösterdiğini vurgulayarak, şöyle devam etti: "Bu çabalarımız devam edecek. Hep yanınızda olacağız, hep birlikte olacağız. Siz ne kadar başarılı olursanız, biz o kadar mutlu olacağız. Burada tecrübeli gazetecilerde var, mesleğe yeni başlayan gazetecilerde var. Ordu'yu tam bir karma olarak gördük, bu bizim keyfimize keyif katıyor. Demek ki aranıza gençleri alarak yetiştiriyorsunuz. Tabi ki bunların yanında süreçler, değişimler sancılı olur. Eminim ki burada 'Valilik bu işi yürütürken ne de güzel oluyordu' diyen arkadaşlar var ama şu bir gerçek, artık kamu kurum, kuruluşları birer özel teşebbüs gibi çalışıyor. Özerkleşen kurumlar, özelleşen şirketler artık ilanın, reklamın nereye gittiğini ve ne kazandırdığını görmek istiyor."