Özkan ARSLAN/İSTANBUL, Şişli’deki Basın Konseyi Merkezi’nde düzenlenen toplantıda, Basın Konseyi Başkanı Pınar Türenç, ikinci başkan Murat Önok, Basın Konseyi Yüksek Kurulu üyeleri avukat Turgut Kazan, Yaman Törüner ve Turgay Noyan kamera karşısına geçti.
2014 YILINI BİR KEZ DAHA YAŞAMAMAK DİLEĞİYLE
Pınar Türenç, raporun 12 ayın, 365 gününü kapsadığını belirterek raporu özetledi. Konuşmasına “2014 yılını bir kez daha yaşamamak dileğiyle” diye başlayan Türenç, “İfade özgürlüğü ve bunun unsuru olan haber verme hakkı ile halkın bilgi alma hakkı, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi RAPORUN BAŞLIĞI ‘ZOR YIL’ OLDU
Raporda 365 günde nelerin yaşandığını ve gazetecilerin bunlara nasıl göğüs gerdiğini anlattıklarını belirten Türenç, “Sansür, otosansür, akreditasyonlar, yaralama, gazlanma, coplanma, ötekileştirme, yüzlerce işsiz gazeteci, kalemi kırılanlar, tutuklu-tutuksuz yargılananlar ve aralarında yayın yasaklarının da bulunduğu sayısız kısıtlamayı alt alta yazdığımızda, önümüze çıkan tablonun demokratik hukuk devleti açısından çok vahim olduğu gerçeği ile bir daha karşılaştık. Bu sadece gazetecilerin değil, demokrasiye inanmış, hak ve özgürlüğe önem veren herkesin yaşadığı inanılmaz gerçekti. Raporun başlığı bunun için, tartışmasız ‘Zor Yıl’ oldu” dedi.
HALA BİR ‘GAZETECİ AVI’ SİNYALLERİNİ ALIYORUZ
Halkın bilgi edinme hakkının kutsal olduğunu ve bu haktan tümüyle yararlanmaksızın, demokratik bir toplumdan bahsedilemez olduğunu anlatan Türenç, içten ve dıştan gelen eleştirilerin haksız olmadığını gördüklerini belirterek, “Sonuçta 22 TV kanalına Yüksek Seçim Kurulu FREEDOM HOUSE’UN RAPORUNDA ‘KISMEN ÖZGÜR OLMAYAN ÜLKELER’ SIRALAMASINDAN İLK KEZ ‘ÖZGÜR OLMAYAN ÜLKELER’ LİGİNE DÜŞTÜK
2014 yılında sansür, otosansür, akreditasyon, gazete kapatılmaları, yargılamalar, Demokles’in kılıcı gibi gazetecilerin başının üzerinde sallandığını belirten Türenç, özeti şu sözlerle tamamladı:
”Beğenilmeyen sorular karşısında ‘Ben de senin ebeni öperim’ yanıtının kalitesini konuşurken, kadın gazetecilere, ‘edepsiz kadın’, ’haddini bil’, ’militan kılıklı gazeteci’ diye meydanlardan seslenilmeyi, demokrasinin hoşgörü unsurunun neresine koyabiliriz? Yerli yabancı gazetecilere ‘dalkavuk’ benzetmeleri ise dünyada yankı bulmuyor mu sanıyoruz? Uluslararası Sınır Tanımayan Gazetecilerin ORTAYA KONULAN TABLONUN SON CÜMLESİ
Yılın son üç gününde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Dünyanın en özgür basını Türkiye’dedir” şeklindeki açıklamasını hatırlatan Türenç, “Sayın Cumhurbaşkanının dünyaya bu ilanını da, bu tablonun son cümlesi olarak kayda geçiriyoruz” dedi.
İSTANBUL CUMHURİYET SAVCILIĞI’NDAN TELEFONLA AÇIKLAMA
Türenç, açıklamanın ardından İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Hadi Salihoğlu’nun, dün İstanbul Adliye Sarayı önünde güvenlik görevlilerinin basın mensuplarına yönelik tutumu ile ilgili bu sabah kendilerini aradığını belirterek, “Benim böyle bir yönlendirmem olmadı. Talimatı ben vermedim ve benim dönemimde böyle bir talimat olmayacaktır” dediğini söyledi.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz