YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Basın Konseyi: Kafa Karışıklığına Son Verilemez Mi?

      İSTANBUL, (DHA) BASIN Konseyi'nce yapılan açıklamada, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun  Davos’ta Türk ve yabancı basın mensuplarının sorularını yanıtlarken, “Sanki birçok gazeteci cezaevinde.

İSTANBUL, (DHA) BASIN Konseyi'nce yapılan açıklamada, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun Davos’ta Türk ve yabancı basın mensuplarının sorularını yanıtlarken, “Sanki birçok gazeteci cezaevinde. Türkiye'de gazetecilerin tutuklu olduğunu söyleyenlerin, bu gazetecilerin adını vermeleri lazım” ifadelerini kullandığı belirtilerek, "Gazeteciliğe yönelik, bu tür söylemler, olayları geçiştirmekten başka bir işe yaramamaktadır. Demir parmaklıkların arkasında, tek bir gazetecinin dahi olması birçok gazetecinin içeride olması demektir ve bu durum demokrasi ayıbıdır" denildi.

Açıklamada şu ifadelere yer verildi:

"Dün bizim kafamız karışmıştı. Bugün de dış basının … Başbakan Ahmet Davutoğlu, Davos’ta gerçekleştirdiği temasların ardından Türk ve yabancı basın mensuplarının sorularını yanıtlarken, 'Sanki birçok gazeteci cezaevinde. Türkiye'de gazetecilerin tutuklu olduğunu söyleyenlerin, bu gazetecilerin adını vermeleri lazım' ifadelerini kullandı.
Dün bizim kafamız karışmıştı. Bugün de dış basının. Bu durumun netleşmesi için, Başbakan Sayın Davutoğlu’nun yanıtlaması istemiyle bir daha soruyoruz;
Sizce;
*İçerideki gazeteciler kimlerdir?
*Gazeteci ya da gazeteci değil kavramları belirlenirken, hangi kıstaslar dikkate alınıyor?
*Sarı basın kartlı ya da henüz basın kartı verilmemiş tutuklu gazetecilerin, düşüncelerini ifade etmekten başka ne gibi suçları bulunmaktadır?
*Sadece 1 Ocak-1 Şubat arasındaki dönemde, 1979-2007 arasında, düşünür gazeteci Abdi İpekçi, Uğur Mumcu, Metin Göktepe, Hrant Dink, Muammer Aksoy öldürülmedi mi? Yoksa yitirdiklerimiz gazeteci değil miydi?
*Gazetecilik ve özgürlükler kavramının içinin boşaltıldığı bu günlerde, tüm sorulara cevap vermesi gereken kurum, kimdir?
Gazeteciliğe yönelik, bu tür söylemler, olayları geçiştirmekten başka bir işe yaramamaktadır. Demir parmaklıkların arkasında, tek bir gazetecinin dahi olması birçok gazetecinin içeride olması demektir ve bu durum demokrasi ayıbıdır.
Demokrasi ayıbına ne yazık ki, her geçen gün yenileri ekleniyor. Şırnak’ın Cizre ilçesinde 12 yaşındaki Nihat Kazanhan’ın öldürülmesinin ardından bile, yayın yasağı kararı getiriliyor. Hiç olmadığı kadar ülkedeki birçok olay, sansürleniyor, kamuoyundan gizleniyor.
Demokrasi’nin ana unsuru olan basın ve ifade özgürlüğüne yönelik bu girişimlere son verilmesi gerektiğini, bir kez daha kamuoyunun dikkatine sunuyoruz.
Ve meslekleri uğruna canlarını vermiş olan ölümsüz gazetecileri, 24 Ocak’ta katledilen Uğur Mumcu’yu saygı ve özlemle anıyoruz…"

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler